Cemaat önce dış güç oldu, şimdi de dış tehdit oluyor

Uzunca bir süredir, Türkiye içindeki darbeci yapının sadece Türkiye'de deÄŸil dünyada da tehdit olarak algılanabileceÄŸine dair iÅŸaretlere dikkat ediyorum. Cemaat'in ya da 'paralel yapı'nın Türkiye içindeki darbeci çevrelerle kurduÄŸu ittifakın ortaya çıkardığı resim, bir çok ülke açısından hiç de kabul edilebilir deÄŸil.

Ä°ktidarı devirip devleti ele geçirme adına kuralsız, sınırsız, kim varsa ittifak kurmaya ayarlı çabanın, iktidar deÄŸiÅŸiminin ötesinde rejim deÄŸiÅŸikliÄŸi giriÅŸiminin bir süre sonra dünyada rahatsız edici, endiÅŸe verici bir koalisyon olarak algılanıp 'ulusal tehdit' kategorisine alınabileceÄŸi ihtimalini yabana atmamak lazım.

Özellikle kendi ülkesinde devlet iktidarının verdiÄŸi imkanları siyasi iktidara, ülkeye ve devletin kendisine karşı kullanabilen bir yapının meÅŸruiyetini kaybetmesi, siyasi ve idari açıdan darbeci bir 'örgüt' olarak tanımlanması, hukuki açıdan suç örgütü olarak tanımlamasına yönelik çalışmalar yürütülmesi dışarıdan nasıl görülecek?

Kendi ülkesinde bunları yapan bir yapıya, faaliyetlerde bulunduÄŸu ülkede bundan sonra nasıl davranılacak? DoÄŸrudan destek vermeyen her ülke, bu yapıyı tehdit kategorisine sokacaktır. DoÄŸrudan destek veren ülkelerin pozisyonundan rahatsız olan ülkeler ise sadece bu açıdan bile bir tehdit tanımlaması yapabilecektir.

FÄ°NANS VE Ä°STÄ°HBARAT OPERASYONU

Kendi ülkesinde demokratik siyasi iktidara savaÅŸ açan yapının, bunu yolsuzluk gibi kamuoyunun oldukça hassas olduÄŸu bir kamuflajla sunsa da, gerçek niyetinin ne olduÄŸunu anlama konusunda Türkiye'de oluÅŸan kanaat sınırları aşıp bir çok ülkede de etkisini göstermeye baÅŸladı. Söz konusu yapının Türkiye'ye özgü, Türkiye ile sınırlı olmadığını, küresel ölçekte iliÅŸkiler ağına sahip olduÄŸunu, finansal ve siyasi hesapları bulunduÄŸunu, bazı ülkelerle organik iliÅŸkiler içine girdiÄŸini gören bir çok ülkenin baÅŸka türlü de düÅŸünmesi söz konusu olmayacaktır.

Alman basınında son günlerde yayınlanan deÄŸerlendirmelere, Avrupa'nın olaya yaklaşımındaki eÄŸilime bakılırsa; içeride ve dışarıda güç merkezlerine yakın durarak Türkiye ile kavgaya tutuÅŸan yapının kısa süre sonra bu ülkelerle de kavgaya tutuÅŸacağı, daha doÄŸrusu özellikle Avrupa ülkelerinin bu yapıya karşı bir tür tasfiye ve kontrol stratejisi uygulamaya baÅŸlayacağı düÅŸünülebilir.

Bu ülkelerde yaygın çalışması olan Cemaat üzerindeki tartışma biçimi Türkiye meselesi olmaktan çıkıp bir 'iç meseleye' dönüÅŸüyor. Cemaat boyutu deÄŸil finansal ve istihbarat boyutu daha derinlemesine sorgulanıyor.

29 Ocak'ta, 'Cemaat dış güç haline geliyor' diye yazmıştım. Bugün de anlatmak istediÄŸim konu Cemaat, dışarısı için de tehdit haline geliyor. Bu iki boyutu çok iyi analiz etmek, sorgulamak lazım. Gözleri kör eden dezenformasyon, yalan ağından kurtulup Türkiye içi iktidar çatışmasını ve bunun dış baÄŸlantılarını, dışarıdan Türkiye'ye yönelttikleri savaşı, mevzi olarak kullandıkları ülkelerin kendilerini bir iç tehdit gibi algılama eÄŸilimlerini birlikte ele almak lazım.

Türkiye hem içeriden hem dışarıdan saldırı altında. Türkiye, organize darbeci bir yapıyla içeride mücadele ederken, söz konusu yapının mevzilendikleri ülkelerde hiç de güvende olmadıklarını farketmemiÅŸ olmaları mümkün görünmüyor. Asya'dan Avrupa'ya kadar, kendi devletiyle böylesine organize bir çatışmaya giren bir yapıya hiçbir ülke geniÅŸ hareket alanı saÄŸlamaz. Bunun bilinmesi lazım. ABD'de bir çevrenin küresel ve Ä°srail'in bölgesel çıkarlarıyla örtüÅŸen çatışmayı yürütenler dünyanın ezici çoÄŸunluÄŸu tarafından masum görülmeyecektir.

Birkaç hafta sonra Almanya'da, Hollanda'da Asya'da bazı ülkeler cemaatin hareket alanını kısıtlar hatta tasfiye operasyonlarına baÅŸlarsa kimse ÅŸaşırmasın. Sandığınız gibi bu 'dini bir cemaat'in hareket alanını kısıtlamak ya da Ä°slam'a karşı önyargıdan beslenmeyecek. Ä°stihbarat ve finansal operasyon boyutu üzerine gidilecek.

NSA VE PARALEL Ä°STÄ°HBARAT

Angela Merkel'i bile dinleyen NSA skandallarından sonra, NSA'nın Türkiye ayağı gibi hareket eden bir yapıdan, NSA dinlemelerinden rahatsız olan, bu yüzden ABD ile kriz yaÅŸayan her ülke rahatsız olacaktır. Bu rahatsızlığını da açıkça ortaya koyacaklar. Daha ÅŸimdiden Türkiye'deki paralel istihbarat operasyonlarının ABD kaynaklı küresel dinleme/istihbarat operasyonlarıyla baÄŸlantılandıran düÅŸüncenin güç kazanması dikkat çekici.

'Cemaat dış güç haline geliyor' derken, Neocon/Ä°srail aşırı sağına mensup yayın organlarına çıkıp, Türkiye toplumunun öfkesini kazanmış bu yapılarla aynı karede görünmenin, konuÅŸulan, söyleÅŸi verilen, seçilen adreslerin temsil ettiÄŸi güç/çevrelerin özenle seçildiÄŸine dikkat çekmiÅŸ ve ÅŸunları söylemiÅŸtim, hatırlatayım:

"Bu güç odaklarına yakın durmak, onlar üzerinden Türkiye'ye mesaj vermek, onların eliyle Türkiye'yi dövmek, onların etkileriyle hükümete operasyon çekmek hiç de hayra alamet görünmüyor.

Görünen o ki; bundan sonra izlenecek mücadele yöntemi de büyük ihtimalle benzer yapılar, odaklar üzerinden sürdürülecek, mesajlar bu çevreler üzerinden verilecektir. Türkiye'ye dışarıdan baskı uygulanacak, siyasi yıpratma ve algı inÅŸası o derin yapılar üzerinden servis edilecektir.

Fethullah Gülen'in mesaj verme biçimi, cemaatinin savaÅŸ yöntemi kararlı biçimde Türkiye dışı aktörlere bel baÄŸlar hale geliyor. Onlarla ittifak kurulması, dayanışma içine girilmesi, 'hükümeti içeriden olmadı dışarıdan yıkalım' hesabına dönüÅŸüyor.

Peki böyle devam ederse ne olur?

Yabancılaşırsınız. Yabancı unsurlarla, ülkelerle, çevrelerle birlikte anılırsınız. Türkiye'den uzaklaşır, Türkiye karşıtı bir cephenin, koalisyonun unsurlarından biri olursunuz. Türkiye'nin zayıf karnı, müdahaleye açık kesimi olur, üzerinden hesap yapılan, operasyon yürütülen bir yapı haline gelirsiniz.

MÄ°T'e yönelik yıpratıcı süreç, 17 Aralık operasyonunun Ä°ran boyutu, 25 Aralık operasyonunun sermaye savaÅŸlarıyla ilgili yönü bu 'dış etki'yi açık etti zaten. Yapılan her operasyonun dışarıda bir iz düÅŸümünün olduÄŸu pekala biliniyor artık. Cemaat içerideki eylem biçimiyle, dışarıda dayanışma içine girdiÄŸi çevrelerle bir 'dış güç' haline geliyor."

ERDOÄžAN NE DEMEK Ä°STEDÄ°?

Ama bu 'dış güç olma', 'dışarıdan aldığı güçle içeride operasyon yapma', daha önce 'Ak Parti'yi kullandığı gibi' bugün de yabancı/derin merkezleri kullanma sürecinin bir adım sonrasını izliyoruz. O derin yapıları tehdit görenlerin Cemaati ya da malum yapıyı da tehdit görmesini de. 'Acaba bizim ülkemizde hangi amaçla faaliyetlerde bulunuyorlar, acaba hangi ülkeler bu yapı üzerinden bize operasyon çekiyor' endiÅŸesini..

Bugüne kadar bütün dünyada hükümet ve devlet koruması altında yayılan, yerleÅŸen yapı; koruma kalkanı kalkıp, üstelik küresel ölçekte bazı merkezlerin operasyon aracı gibi görünmeye baÅŸlayınca nasıl bir duruma düÅŸecek?

Bekleyelim, göreceÄŸiz. Bulundukları bütün ülkeleri Türkiye karşıtı savaşın mevzilerine dönüÅŸtürenler bir süre sonra o ülkelerden kovulabilir, dışarı atılabilir. Maalesef çok yanlış bir hesap yaptılar ve bu yanlışlığı sorgulama ihtiyacı bile duymuyorlar. Ülkeye zarar verirken kendilerini de uluslararası bir 'kart'a dönüÅŸtürmekten çekinmediler.