Edebiyatçılarımızın müzeye dönştürülen evleri
“Deniz sanki zift karasıydı. Ay göründüğü halde, yıldızlar yoktu ortada. Ne rüzgâr ya! Karayel! Hem de Yıldız Karayel! Sen bilmezsin bu deli rüzgârı! Adı üstünde Karayel! Rengi olur mu rüzgârın? Karadeniz’de her gördüğün şeyin her işittiğin, kokladığın şeyin bir rengi vardır. Güneyden esen yel sarıdır, nasıl sarı? Müthiş bir Yıldız Karayel hemen bu taşkına eklenmiş, dalgalar kıyılara saldırmaya başlamıştı.”
Toplam 20 / 16. Foto