Murat Bardakçı: Romanlar’ı eskiden çok sıkardık ata binseler kellelerini keserdik
ELDİKLERİ GİBİ GERİ
Devlet, özellikle de 17. yüzyıldan itibaren sınır komşusu memleketlerin vatandaşları olan Romanlar’ın Türkiye’ye gelmelerini engellemeye çalışmış ve 1800’lü senelerde Fransa ve İtalya gibi ülkelerden İstanbul’a başlayan Roman göçünün de önüne geçmeye uğraşmıştı. Avrupa bandıralı gemiler ile İstanbul Limanı’na gelen Romanlar’ın karaya çıkmalarına izin verilmez ve pasaportları olsa dahi aynı gemi ile geldikleri memlekete gönderilirlerdi. Romanlar, Osmanlı belgelerinde “Çingene”, “Kıptî”, “Puşiyân-ı Müslim”, bazen de “Şopar” diye geçerlerdi. Arşivlerimizde, Romanlar konusunda binlerce yazışma vardır. Bu yazışmaların çoğu Romanlar’ın sebep oldukları asayiş sıkıntılarıyla, geri kalanı da alınacak tedbirlerle ilgilidir. Yandaki ve aşağıdaki kutularda, 16. ve 18. yüzyıllarda İstanbul Çingeneleri hakkında zamanın hükümdarları tarafından çıkartılmış iki fermanın bugünün Türkçesi’ne nakledilmiş metinleri yeralıyor. “Roman açılımı”nın devlet bakımından aslında nasıl büyük bir değişim olduğunu, bu fermanları okuduktan sonra rahatça farkedebilirsiniz.
Toplam 6 / 1. Foto