İslam aleminin son yüzyılda yaşadığı en gizemli olay: 1979 Kabe Baskını
İşte bu durum, Economist dergisi muhabirini şöyle demeye zorlamıştı:
"Suudi Arabistan hükümeti, basın mensuplarına görme izni verecek kadar cömert olamadı. Geçtiğimiz ay Mekke'de meydana gelen şiddet olaylarından sonra bu konuda daha titiz davranılmaya başlandı. Şu anda, Mescid-i Haram'a saldıranların çoğu açıkça gösterildi. Bu olay 10 yıl öncesinde Hava kuvvetlerinin devrim girişiminden bu yana Suudi Arabistan'da meydana gelen en tehlikeli olaydı.
7. Olayın olduğu günden itibaren iç ve dış telefon bağlantıları kesildi. Tunus'ta düzenlenen 10. Arap Zirve Konferansında bulunan Prens Fahd, Cidde ile telefon görüşmesi yapmak ister. Ancak bu, mümkün olmayınca, heyet acilen dönmeye karar verdi.
Haberin doğruluğu etrafinda yetkililer çeliskili sözler ediyorlardı. Haberin yalan olduğuna ilişkin olarak telgraf bakanı şöyle diyordu:
"Dünya haber ajanslarının, Suudi Arabistan'la dış dünya arasındaki uluslararası telefon bağlantılarının kesildiğine ilişkin haberleri doğru değildir. Olay sadece geçtigimiz salı günü meydana gelen ve sadece dört saat devam eden normal teknik arızadır." Ancak Prens Abdullah, olanların dogru olduğunu itiraf ederek:
"O bir hatadır." diyecekti.
Savunma bakanı ise olanın bir hata olduğunu itiraf etmeyerek şöyle yorumluyordu:
"Telefonlara gelince, bir kaç saat durduruldu. Çünkü Kabe'deki silahlı eylemin ne olduğu hakkında bir şey bilmiyorduk. Durumu anladığımızda her şey normale döndü."
İçişleri bakanı Nayif b. Abdulaziz de başka bir şekilde yorumluyordu.:
"Telefonlar bir takım sakıncalar nedeniyle kesildi. Olayların gerçekten saptırılarak dışa aktarılacağından korkuyorduk. Olayın vuku bulusandan 24 saat sonra yayınlanan ilk bildiri ile kesintiyi kaldırdık."
Toplam 15 / 9. Foto