İslam aleminin son yüzyılda yaşadığı en gizemli olay: 1979 Kabe Baskını
Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat da devrimciler için: "İranli şiiler" diyordu.
Aslında hükümet, nasıl kurtulacağını bilemediği bir çıkmaza girmişti. Hatta o sıralarda Tunus'ta toplantı halinde bulunan Arap Zirve konferansına katılan gazeteciler ve gözlemciler Fahd'ın yüzünde büyük bir huzursuzluğun varlığını sezdiler. Görüşmelere katılmaya son verdi. Suud heyetinin katılmaması nedeniyle önemli karar tasarılarında birisi gündemden kaldırıldı.
Eylemin baslangıcından iki gün sonra devrimcilerin uyruklarına ilişkin esrarengizlik kayboldu. Devrimcilerin dörtte üçü Arap yarımadasından idiler. Yarımadadaki asil Arap kabilelerinden... Uteybe, Yam, Matir Semr ve Arize gibi... Yabancı basında dahi konu açıklandı.
Kahire'de yayınlanan el-Ahram gazetesi: "Silahlılar, geçtiğimiz 35 yıl boyunca Suud ailesine karşı mücadele eden Uteybe kabilesi fertlerindendir." diye yazmıştı.
Suud basını, devrimcilerin uyruklarını karıştırdığı gibi sayılarını da saptırıyordu. Kabe imamı Şeyh Muhammed b. Sebil'in devrimcilerin adetlerinin 1000 kadar olduğunu vurgulamasına rağmen prens Nayif, 8 Ocak 1980 günü Riyad üniversitesi ögrencileri ile yaptığı görüşmede gerçekten gülünç bir açıklama yaptı:
"Sayıları bir elin parmak sayılarını geçmeyen bir gurup Kabe'ye girmeye karar verdiler!"
Bir baska ilginç olay ise, Tunus Zirvesindeki Suud heyeti üyelerinden bir tanesinin Lübnan'da yayınlanan el-Envar gazetesi muhabirine, devrimcilerin sayılarının 30 olduğunu bildiren açıklamayı yaptığı, aynı gün başka bir Suudlu yetkilinin Monte-Carlo Radyosuna 200-300 silahlı diye bilgi vermesiydi.
Toplam 15 / 6. Foto