Menderes’in idam sehpasında bile söylemediği ‘devlet sırrı’
"CEZAYİRLİLERİN SİLAHLARA İHTİYAÇLARI VAR"
Dedim ki, "Bütün bu tür iyi niyetli diplomatik çabalardan dolayı size teşekkür ederim. Ancak beni ilgilendiren bu değildir. Beni ilgilendiren sizin maddi yardımda bulunmanız." Ancak Menderes ne demek istediğimi anlamadı.
Dedi ki: "Maddi olarak onlara şu veya bu kredileri vermemizi mi kastediyorsun…"
"Hayır, hayır, bunu kast etmiyorum. Benim kast ettiğim onlara silah vermeniz, onların paraya ihtiyacı yok, Fransızlara karşı savaşacak silahlara ihtiyaçları var" dedim.
Bundan kötü bir şekilde rahatsız oldu. Yüzünün ifadesi değişmiş, yüzünden hiçbir zaman eksik olmayan gülümsemesi kaybolmuştu. Menderes'in şok geçirdiğini hissettim. Bana dedi ki, "Aziz kardeşim Mustafa Bey, bunun ne demek olduğunu biliyor musun? Bizden bir NATO üyesi olarak, başka bir NATO ülkesine karşı kullanılmak üzere silah vermemizi mi istiyorsun?"
Toplam 6 / 4. Foto
Bundan tam 58 yıl önce bugün, Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bazı general ve subaylar, Türkiye’nin en kanlı darbelerinden birini gerçekleştirdiler. Tarihin en haksız yargılamaları ile bir hukuk trajedisine dönüşen Yassıada Yargılamaları, dönemin başbakanı Adnan Menderes’i darağacına götürdü. O yargılamalardan birinde, mahkeme başkanı Adnan Menderes’e “İskenderun'dan yüklenen silahları kime gönderdiniz?” diye sormuş, merhum başbakan ise, “Efendim söyleyemem devlet sırrıdır” diyerek sakladığı sır ile birlikte idam sehpasına yürümüştü…