Nobel Edebiyat Ödülü alan kaleci
Futbola da saha dışından öncülük ediyordu. Sıkı bir aktivist, filozof, yazar olarak zamanını geçirdiği 1950'lerde, Fransa'da bir spor dergisi için yazdığı yazısına şu meşhur cümlesini de eklemişti: "Ahlak ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum. Defansta duranın da karşılığı vardır hayatta, sadece santra yaparken topa dokunabilen forvetin de. Hakemi yaratıcıya benzetebiliriz sanırım. Patronunuzun teknik direktörden ne farkı var?" Camus kalecilik yaparken top toplayıcı çocuklardan malzemecisine kadar her şeyi eşleştirebilmiş.
Toplam 11 / 8. Foto
"Ahlak ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum. Nihayetinde topun asla beklenen yere gitmediğini öğrendim. Özellikle, söylendiği gibi gerçek olmayan insanların yaşadığı büyük şehirlerde bunun bana çok yardımı dokundu." Bu sözler 1957 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Albert Camus tarafından söylendi. Kaleci olarak oynadığı takımıyla iki şampiyonluk gördü, tüberküloz sebebiyle çok sevdiği futbolu bırakmak zorunda kaldı. Mürekkebiyle ödül alan 'Yabancı', meğer yeşil sahaların da başarılı bir kalecisiymiş.