Nobel Edebiyat Ödülü alan kaleci
Camus, bir filozof, yazar, düşünce insanı olmasının yanında fanatik denilebilecek kadar da futbolla ilgilenmişti. Sadece tribünde bir taraftar olmadı, aynı zamanda sahanın file bekçisiydi. Camus, 1920'lerin sonuna doğru futbol oynamaya başladı. Futbolcular bu dönemde profesyonel değildi ve kimse bu işten para kazanmıyordu.
Toplam 11 / 5. Foto
"Ahlak ve insanın yükümlülükleri hakkında güvenebileceğim ne biliyorsam onu futbola borçluyum. Nihayetinde topun asla beklenen yere gitmediğini öğrendim. Özellikle, söylendiği gibi gerçek olmayan insanların yaşadığı büyük şehirlerde bunun bana çok yardımı dokundu." Bu sözler 1957 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Albert Camus tarafından söylendi. Kaleci olarak oynadığı takımıyla iki şampiyonluk gördü, tüberküloz sebebiyle çok sevdiği futbolu bırakmak zorunda kaldı. Mürekkebiyle ödül alan 'Yabancı', meğer yeşil sahaların da başarılı bir kalecisiymiş.
