Sosyal Medya

Biruni ve İbn Sina Arasında 6 Soruluk Mektuplaşma

İbn Sina’nın Cevabı: Cismin zati yönleri; cisim olmak itibariyle yüzlerine karşılık gelen şeyler değildir. Tam tersine o yönler, eğretidir. Çünkü felsefecilerin söylemek istediği altı yön, cismin üç boyutunun sınırlarına karşılık gelen yönlerdir. Bunlar; uzunluk, genişlik ve derinliktir. Şu durumda her cisim sınırlıdır. Bu konu, “es-Sema’u’t-Tabi’i” isimli kitabın sonsuzluk hakkındaki üçüncü makalesinde açıklanmıştır. Her cisim sınırlı olduğuna göre; uzunluğu, genişliği ve derinliğinin sonlu olması zorunludur. Yine bunlardan her birinin ikişer sınıra sahip olması zorunludur. Böylece sınırların toplamı altı olur ve buna karşılık gelen yönler de altıdır. Merkezde son bulan ve alemin merkezine doğru olan uzunluğun sınırına karşılık gelen şey, aşağı’dır. Bunun mukabili ise, yukarı’dır. (*) Geri kalan diğer dört yönün, her cisimde adı yoktur. Aksine bu isim, canlı cismin yönlerine verilen addır. Canlı cismin genişliğinin sınırını gösteren ve hareketinin meydana geldiği yöne “sağ” denir. (**) Bunun karşıtına sol; canlı cismin görme duyusunun yönelişini oluşturan ve yürüdüğü yönü gösteren derinliğinin sınırına karşılık gelen yöne ön ve bunun karşıtına da arka ve geri adları verilir. İşte her cisimde zorunlu olan altı yön bunlardır. Kürede altı yönün bulunmadığını söylemen doğru değildir. (***) Çünkü, eğer küre zorunlu olarak bir cisim ise uzunluğu, genişliği ve derinliği vardır. Ama uzunluğu, genişliği ve derinliği sonludur. Bu üç boyutun ikişer sınırı vardır; toplamı da altıdır. Bu altı sınıra karşılık gelen yönler de altıdır. Temel önermemiz (önceki) doğru olduğuna göre, ikincillerin hepsi de doğrudur ve böylece “kürenin altı yönü vardır” sonucu da doğrudur. Cismin altı zati yönünün, onun yüzlerine karşılık gelen şeyler olması nasıl mümkündür? Oysa gözlem yoluyla bilinmektedir ki kürenin yanlarından çeşitli yönleri vardır. Güney kutup yönü, kuzey kutup yönü olmadığı gibi; doğu, batı ve diğer yönler de değildir ve bunların aksi de böyledir. Küreyi kuşatan yüzey birse, o takdirde açıkladığımız gibi, ne delille ne de varsayım ile kürede bir yön bulunmaz. Halbuki cismin, yukarıda açıkladığımız üzere zati olarak değil arızi olarak yönleri bakımından yüzlere sahip olması gerekir. Köşeli cisimlere gelince, bunların yüzleri zati olmayıp arızi ve farazi olarak düz olduğu için yüzleri bakımından yönlerinin bulunması mümkündür. O halde cisme zati olarak gereken şey, üç boyutunun sınırlarına karşılık gelen yönlerdir. Felsefecilerin söylemek istedikleri şey de budur.

Toplam 18 / 5. Foto