Yaşar Kemal'in Edebi Hayatı (Portre)
Türk romanında farklı teknik ve anlayış arayışının bulunduğu 1940 sonrası dönemde, ele aldığı konuyu işleyiş biçimiyle farklılık yaratmayı başaran Yaşar Kemal, ideolojik yaklaşımların da etkisinin bulunduğu, ağa-ırgat, ezen-ezilen, zenginlik-yoksulluk gibi zıtlıklar üzerine şekillenen “Toplumsal gerçeklik” olgusu doğrultusunda eserler vermeye başladı. Yaşadığı coğrafyaya ve toplumsal değerlere sıkı sıkı tutunan Yaşar Kemal, eserlerinde insanın öz değerlerini gerçeklik olgusuyla sunarken aynı zamanda insanı, toplumun var oluş sebebini ve buna benzer toplumsal ve bireysel dinamikleri tüm gerçekliğiyle kaleme aldı.
Toplam 5 / 2. Foto
Yazdığı eserlerle Anadolu’nun ve özellikle Çukurova yöresinin sesi olan, eser içindeki toplumsal ve psikolojik kurgularıyla evrensel bir mahiyete bürünen Yaşar Kemal, ortaya koyduğu çok sayıda yapıtla ve yapıtlarının kırktan fazla dile çevrilmesiyle bir dünya edebiyatçısına dönüştü. Dönemin toplumsal gerçekliğini çok iyi yansıtan ve düzene başkaldıran İnce Memed’iyle, Toros Dağları’ndan Çukurova’ya inen köylülerin yaşadığı sorunları anlatan Orta Direk adlı yapıtıyla ve bütün eserleriyle toplumsal gerçeklik bağlamındaki olguları işleyiş şekli onu Türk edebiyatının en önemli kalemlerinden biri haline getirdi.