Sosyal Medya

Güncel

Bayık'tan Erdoğan ve AK Parti iddiası

KCK Eşbaşkanı Cemil Bayık verdiği röportajda, 'Erdoğan'ı ve AKP'yi önder Apo ile PKK geriletti,' dedi...



Kandil'de verdiÄŸi röportajda KCK EÅŸbaÅŸkanı Cemil Bayık, 'çözüm süreci'nde gelinen nokta, gündemdeki son geliÅŸmeler, 7 Haziran Genel Seçimleri'yle ilgili deÄŸerlendirmelerde bulundu. ErdoÄŸan ve AK Parti'nin gerçek yüzünün ortaya çıtkığını söyleyen Bayık, "Åžimdi önder Apo ve PKK, ErdoÄŸan gerçeÄŸini ortaya çıkarmak, topluma gerçeÄŸini göstermek için çok yoÄŸun çaba sarf etti. Oldukça da sabırlı davrandı. Çünkü bu aldatmanın ortaya çıkması gerekiyordu. Åžengal'deki, daha sonra Kobane'deki direniÅŸ AKP ve ErdoÄŸan gerçeÄŸini biraz ortaya koydu. Önder Apo da daha sonra geliÅŸtirdiÄŸi siyasi hamle ile bunu tamamladı," dedi.

KCK EÅŸbaÅŸkanı Cemil Bayık'ın, T24'ten Celal BaÅŸlangıç'ın sorularına verdiÄŸi yanıtlar ÅŸöyle:

Biz bir sehpanın iki tarafına karşılıklı oturmuÅŸtuk ama, "müzakere süreci" için aynı ÅŸeyi söylemek mümkün deÄŸildi. Çünkü masa ya da sehpa daha kurulmadan CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan tarafından "Kürt sorunu yoktur", "Dolmabahçe deklarasyonu yanlıştı" denilerek devrilmiÅŸti. "Çözüm süreci"nin AKP'ye oy kaybettirip MHP'ye kazandırması nedeniyle mi devrilmiÅŸti "müzakere masası", yoksa yolsuzluk iddiaları, sarayın ÅŸatafatı, ekonominin kötüye gidiÅŸi esas oy kaybettiren etkendi de, ErdoÄŸan bunu "müzakere süreci"ne yorup yanlış bir tespitle mi devirmiÅŸti masayı? Seçim sonrası  sürecin normale döneceÄŸini umuyor muydu?

"Daha çok AKP ve ErdoÄŸan yanlısı medya bunu iÅŸledi. 'Seçimdir, taktik yapılır, esasında çözüm sürecine yönelik bir olumsuz yaklaşım söz konusu deÄŸildir, sırf seçimde oy almak için bu söylemler geliÅŸtiriliyor. Seçim sonrası iÅŸler normal biçimde yürütülecek' ÅŸeklinde çok yoÄŸun bir manipülasyon geliÅŸtirildi. Bu kesinlikle doÄŸru deÄŸil. Böyle bir taktik yoktur ortada. Aslında ErdoÄŸan kendi gerçekliÄŸini ortaya koyuyor. Daha önceki seçimlerde ErdoÄŸan ve AKP gerçekliÄŸi toplum tarafından anlaşılmıyordu. Çünkü toplumu aldatabiliyorlardı. Rahatlıkla oyalayabiliyorlardı ve zaman kazanabiliyorlardı. Buna dayanarak kendi anlayışlarını adım adım gerçekleÅŸtirebiliyorlardı ve zaman kazanıyorlardı. En çok da Türkiye toplumunun yüzde 65-70'inin savaÅŸ istememesinden yararlandılar. Bunu ErdoÄŸan ve AKP çok iyi biliyor. Çünkü sürekli anketler yapıyorlar. Akil adamların sunduÄŸu raporlarda da bu çok netti. Bunu bildikleri için toplumun duygularını istismar ettiler. Kendilerini öyle bir gösterdiler ki, sanki Kürt sorununu barışçıl yöntemlerle çözeceklermiÅŸ gibi bir algı yarattılar. Türk toplumu da buna inandı. Türkiye'de demokrasiyi geliÅŸtireceklerine dair bir algıyı da yarattılar. Onun için liberallerden bazı yazarlara birçok kesimin desteÄŸini alarak kendi iktidarını pekiÅŸtirdi. Sonra da otoriterleÅŸmeye doÄŸru daha fazla adım attı."

"ERDOÄžAN VE AKP'NÄ°N GERÇEK YÜZÜ ORTAYA ÇIKTI"

Bu noktada sormak gerekiyordu Bayık'a; "Ä°yi de iÅŸte böyle güzel güzel giderken ne oldu da masayı devirmek zorunda kaldılar?"

"Åžimdi önder Apo ve PKK, ErdoÄŸan gerçeÄŸini ortaya çıkarmak, topluma gerçeÄŸini göstermek için çok yoÄŸun çaba sarf etti. Oldukça da sabırlı davrandı. Çünkü bu aldatmanın ortaya çıkması gerekiyordu. Åžengal'deki, daha sonra Kobane'deki direniÅŸ AKP ve ErdoÄŸan gerçeÄŸini biraz ortaya koydu. Önder Apo da daha sonra geliÅŸtirdiÄŸi siyasi hamle ile bunu tamamladı. Çünkü önder Apo geliÅŸmeleri müzakere masasına kadar getirdi. Müzakereyi dayattı. Artık ya müzakere gerekiyordu ya da müzakere karşıtlığı. BaÅŸka ara yol kalmadı. Dolmabahçe'deki HDP heyeti ve Türk Hükümeti ortak açıklama yapıp 10 madde üzerinde mutabakat saÄŸlanınca, izleme heyetinin önder Apo'nun yanına gideceÄŸi hükümetçe kabul edilince, 'Artık masa yok' dedi. Diyalogla artık yapılacak bir ÅŸey kalmamıştı. Burada ya AKP müzakereye gelecekti ya da gerçek yüzü ortaya çıkacaktı ki müzakereye gelemedi. Çünkü amacında Kürt sorununu çözmek, Türkiye'yi demokratikleÅŸtirmek yoktu. Aldatmaydı. Gerçek yüzü ortaya çıktı. Türkiye'de herkes artık ErdoÄŸan'ın gerçek yüzünü tanımaya baÅŸlıyor. Onun için ErdoÄŸan ve AKP gerilemeye baÅŸladı. EÄŸer bu gerçeklik ortaya çıkmasaydı hâlâ toplumu aldatabilecekti. Ama AKP yanlısı basın bunu örtbas etmeye çalışıp taktik bir manevra olduÄŸunu söyleyerek yine AKP'nin çözümden yana olduÄŸunu söylüyor. Hatta bazı AKP'liler 'Çözüm devam ediyor' diyor."

"DEMOKRASÄ° GÜÇLERÄ° PROVOKASYONA KARÅžI BAÅžARILI"

Ä°yi de bu koÅŸullarda nasıl bir seçimin son virajına giriyordu Türkiye?

Başından beri olduÄŸu gibi tane tane, sakin bir cümle akışıyla yanıtlamaya baÅŸladı bu soruyu da  Bayık:

"Oldukça çatışmalı bir seçim yaşıyoruz. Bu da normaldir bana göre. Çünkü Türkiye'de sistem tıkandı. AKP artık aşılmaya baÅŸlıyor. Bu hem siyasette yeni bir boÅŸluk yaratıyor, hem de hızla bunun doldurulması gerekiyor. Ama demokrasi güçleri tarafından doldurulması gerekiyor. Demokrasi güçleri bu sefer de dolduramazsa kendileri açısından hiç de iyi  bir sonuç ortaya çıkmaz. Ä°ç ve dış koÅŸullar demokrasi güçlerinin bu boÅŸluÄŸu doldurmasını gerektiriyor. Bundan iyi koÅŸulları da sanıyorum ele geçirilemezler. Ä°ddialarını güçlendirmeleri ve mutlaka parlamentoya girmeleri gerekiyor. Bu seçim herhangi bir seçime benzemiyor. Aslında rejim seçime giriyor. Bu yanıyla da daha çok HDP ve AKP arasında geçiyor. Ä°ki parti arasında çeliÅŸki çok yoÄŸun. AKP esas olarak HDP'yi hedefliyor. HDP'nin önünü kesmeye çalışıyor, barajın altında tutmaya çalışıyor. Dikkat edilirse daha önceki seçimlerde AKP ortamın gerginleÅŸmemesini istiyordu. O ortam AKP'nin baÅŸarısına hizmet ediyordu, ama bu seçimde öyle bir ortamın kendisine hizmet etmeyeceÄŸini çok iyi anladı. Onun için gerginlik ve çatışma siyasetini izledi. Hatta yer yer ÅŸiddeti, çatışmayı, ölümleri arttırmayı istedi. Ölümler üzerinden ÅŸovenizmi alabildiÄŸince güçlendirmeyi, böylece demokrasi güçlerinin önünü kesmeyi ve böylece seçimleri kazanmayı esas aldı. Onun için habire ortamı provoke ediyor, gerginleÅŸtiriyor, çatışmalı duruma getiriyor. Ama demokrasi güçleri bu tuzaÄŸa düÅŸmüyor. Seçimlerin baÅŸarısı için de AKP'nin bu tuzağına düÅŸmemesi gerekir. Åžimdiye kadar izledikleri yöntem bana göre baÅŸarılıdır.

"JÄ°TEM VE KONTRGERÄ°LLA DEVREDE"

"AKP'nin gerginlik politikası yürüteceÄŸini, hatta kontrollü bir ÅŸiddeti geliÅŸtirebileceÄŸi, yer yer bazı öldürme ve bombalamalarla seçimi kazanma yoluna gideceÄŸi konusunda aylar öncesinden bazı duyumlar, hatta duyumlardan öte bazı bilgiler aldıklarını" söyleyen Bayık, bu bilgilerin doÄŸru çıkıp çıkmadığı sorusunu da yanıtlıyor:

"Bunu imalı bir biçimde basına yansıttık. Herkesin bunu bilerek hareket etmesi gerektiÄŸini söyledik. Hatta bazı suikastlerin geliÅŸtirilebileceÄŸine dair bilgiler de ulaÅŸmıştı. Nitekim geliÅŸmeler bu bilgilerin doÄŸruluÄŸunu ortaya koydu. AKP gerçekten her ÅŸeyi kendi iktidarına kurban etmek istiyor. Sadece bombalamalar da deÄŸil, birçok yerde eski JÄ°TEM grupları, kontrgerilla grupları dolaşıyor. Yer yer bazı subaylar, kaymakamlar, valiler toplantılar yapıyor. Açık açık halkı tehdit ediyorlar. 'EÄŸer HDP'ye oy verirseniz sizi yaÅŸatmayız buralarda' diyorlar. Büyük bir baskı, sindirme geliÅŸtiriyorlar. Yine bazı yerlerde operasyonlar yapıyorlar. Mesela helikopterler ateÅŸ açıyor. Toplarla, tanklarla, sürekli savaÅŸ uçaklarının keÅŸif uçuÅŸları var. AlabildiÄŸine tahrikler uyguluyorlar. Aslında bununla bir nevi hem bizi , hem demokrasi güçlerini istedikleri noktaya çekmek istiyorlar. Kendileri ortamı provoke ediyor ve bunu bizimle demokrasi güçlerinin üstüne atmaya çalışıyorlar. Böylece yine kendilerini maÄŸdur gösterip maÄŸdurluk edebiyatı yaparak gerçek niyetlerini gizlemek istiyorlar. Elbette ki bu tuzaklara düÅŸmeyeceÄŸiz."

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.