Ey bahar şenlikçileri, siz hangi kültürün mahsulüsünüz?

Ä°ÅžTE O YAZI:

Çok mu radikal oldum, çok da itici deÄŸil mi? Bu tarz söylemlerle kimseyi o konserlere gitmekten vazgeçiremem. Çok üzüldüm bak ÅŸimdi.

EÄŸlenmek sizin de hakkınız, içki içmiyorsunuz, günaha bulaÅŸmıyorsunuz sadece müzik dinliyorsunuz deÄŸil mi? Adı üzerinde bahar ÅŸenliÄŸi, baharın geliÅŸini kutluyorsunuz. Çiçeklerin açışını börtü böceÄŸin topraÄŸa çıkışını. GençliÄŸinizin baharında bahara merhaba diyorsunuz. Ne kadar masum ne kadar doÄŸal duygular bunlar.

Zaten bir yıl boyunca çalışıp durdunuz dersler dünya telaşı vs. yoruldunuz, böylesi bir günü gerçekten hakettiniz. Zaten birkaç gün sürecek hep böyle devam etmeyecek ki; Mustafa Ceceli, Halil Sezai… Bir daha nerede göreceksiniz ki?

Ama ÅŸu da bir gerçek ki; kendinizi eÄŸlendirmek adına sadece bahar ÅŸenliÄŸiyle yetinmiyor, her fırsatta hayatınızı güzel kılmak adına farklı farklı aktivitelerde bulunuyorsunuz. Bahar ÅŸenliÄŸi bunlardan sadece biri. Belki de uç bir nokta, tüm herkesin aynı manayla bir araya toplanması, herkeste aynı duyguların canlanması, iÅŸi eÄŸlenceli kılan yanı.

Bahar ÅŸenliÄŸini meÅŸru kılmak adına daha birçok cümle sarf edilebilir. Kendimizi her türlü kandırırız bu hususta, her türlü masumiyet kılıfını uydurur vicdanımızı da susturur, katılmamak gibi bir hataya düÅŸmeyiz. Ama asla ve asla katılmamamız gerektiÄŸinin sebepleri üzerine düÅŸünmeyiz. DüÅŸünecek ortamımız da fırsatımız da ruh halimiz de yoktur çünkü.

"Ä°ÅŸte Allah, size ayetlerini böyle açıklar; ki akıl erdiresiniz. (Bakara Suresi, 242)" diyor Rabbim. Oturup da size bahar ÅŸenliÄŸine katılmamanız gerektiÄŸiyle ilgili sebepler, cümleler yazmayacağım. Gerçekten o cümleleri merak eden insanlar, o hassasiyet sahibi kisiler, o hakikatlere ulaÅŸmışlardır bir ÅŸekilde. Hayatı bir ÅŸenlik havasında yaÅŸayanların ahirete yönelik hesapları ne kadar tutuyor acaba? Hiç mi zorlanmıyorlar, tedirgin olmuyorlar merak ediyorum. Velev ki Ä°slami bir hayatın içinde dahi olsalar, birkaç günlük bahar ÅŸenliÄŸi kaçamağı yapmaktan da vazgeçmeyenler, Müsluman kimliÄŸinin neresine, müzikle coÅŸkulu bir ÅŸekilde eÄŸlenen insan modelini sıkıştırıyor. Sıkıştırmayın boÅŸuna, çünkü o vasıf Müslümana ait olamaz. O konser alanına giden insan, Ä°slami duruÅŸunu konser alanının kapısında bırakarak girebilir ancak.

'Ben Müslümana yakışır bir ÅŸekilde eÄŸleniyorum' mu diyeceksin. Hangi sünnete uygun, hangi sahabeyi örnek alarak mesela. Canım her ÅŸeyi dinle iliÅŸkilendirmek zorunda mıyım? Pardon anlamadım.

Mesele bahar ÅŸenliÄŸi deÄŸil sadece; o bir hayat tarzının, bir olgunun temsili sadece. Bahar ÅŸenliÄŸine gittiÄŸi için insanlara kızmak eksik kalır. Giden kiÅŸilerin daha mühim sorunları var. Din, hesap, ahiret, dava, cihad, namaz, kulluk, Rab, ihlas, cennet, cehennem, dünya, yaratılış, insan… Temel sorun bu ve benzeri kavramları hala anlamlandıramadığımız. Öylesine ÅŸenlenmiÅŸ ki zihinlerimiz, bir anlam arayışına düÅŸmek çok zor ve yorucu bir hâl almış. Günlük hesaplar, en fazla haftalık hesapların derdindeyiz. Biraz daha idealistsek, dünyamızı kurtarmak kâfi. Din, ruhbanlaÅŸtırılmış psikolojik bir unsur sadece. Hayata yön vermesi, ancak başımız sıkıştığı zamanlar mümkün. Geride kalan günler RabliÄŸe bürünüp kendi dünyamızı ruhumuzu duygularımızı terbiye etme, aklımızı ikna etme çabası içinde, birilerinin de olurunu alma çevremizce kabul görme, bir arkadaÅŸ grubuna zarar gelmeyecek topluma dahil olma yaÅŸayıp gitme.

O kadar da deÄŸil abartma namaz kılıyor, dua ediyoruz, elimizden geldiÄŸince bir ÅŸeyler yapıyoruz deÄŸil mi? Bunu derken dahi bir tatminlik duygusuyla mı söylüyoruz? Hayır tabi ki, yeterli deÄŸil ibadetlerimiz ama boÅŸ vermiÅŸ de deÄŸiliz. Ama akÅŸam, 'Zara geliyormuÅŸ, hasretinden yandı gönlüm diyecekmiÅŸ', onu ne yapacağız? AkÅŸam namazını kılar gidersin, dinler gelir yatsıyı kılar yatarsın deÄŸil mi? Çok mantıklı harbiden, ben de mi gitsem ki, zaten yanmış yanacağı kadar gönlüm, biraz da Zara yaksın. KeÅŸke kandırabilsem de kendimi gitsem ÅŸiirlik bir havaya girsem oralarda.