Davutoğlu'ndan yeni Anayasa ve başkanlık vurgusu

Türkiye Odalar ve Borsalar BirliÄŸi (TOBB) Genel Kurulu'nda konuÅŸan BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, 7 Haziran genel seçimi sonrası yeni Anayasa yazımı ve baÅŸkanlık sistemi tartışmalarının gündeme geleceÄŸini söyledi.

"Siyasi görüÅŸ ayrılıklarının ötesinde belli alanlarda bir ittifak ve ortak bakış açısına gelmemiz lazım. Bunlardan en önemlisi, yeni Anayasa yazımı. Seçim sonrasında çok geniÅŸ çaplı bir istiÅŸare ve toplumsal mutabakatla yeni ve insan onuruna dayalı Anayasa'yı kaleme alacağız. Bu ilk gündem maddemizdir. Herkesi, bütün aydınlarımızı Yeni Anayasa yazımına katılmaya davet ediyorum. Etkin bir yönetim için ne yapılması gerekiyorsa bunu yapmak ÅŸarttır. Hiçbir sisteme önyargılı bakmamak lazım. Parlamenter sistem de baÅŸkanlık sitemi de böyle. Hep beraber, akılcı yolla, karşılıklı olarak görüÅŸlerimizi paylaÅŸarak yeni dönemde baÅŸkanlık sistemini tartışmaya da açık olmalıyız. Yeni Anayasa yazımına da öncülük edeceÄŸiz.

Hesap verebilir bürokrasi

DavutoÄŸlu konuÅŸmasında daha önce de vurgu yaptığı ÅŸeffaf, hesap verebilir bürokrasi vurgusunu yineledi: 

"Bütün bürokrasinin hesap verebilir olduÄŸu yeni bir dönemin de önünü açacağız. Herkes yaptığı eylemler konusunda hesap verebilir konumdadır. Yargı reformu için de temel bu olacaktır."

Muhalefete çaÄŸrı

DavutoÄŸlu muhalefet partilerine de seslenerek, "Ekonomik projelerinizi, gelecekle ilgili perspektifinizi, nasıl yeni ve sivil bir Anayasa istediÄŸinizi ortaya koyun. Herkesle her konuyu ele almaya ve konuÅŸmaya hazırız. En geniÅŸ çaplı istiÅŸareyi yapacak ÅŸekilde yeni bir dönemi 7 Haziran sonrası baÅŸlatalım" dedi.

Asgari ücret tepkisi

DavutoÄŸlu, seçim vaatlerinde asgari ücreti bin 500 TL olarak belirleyen CHP’ye ÅŸöyle seslendi:

"Biz nasıl düÅŸmediysek muhalefet partileri de seçim vaatlerinde popülist vaatlere düÅŸmemelidir. Halkı kısa vadede aldatabilirsiniz ama uzun vadede aldatamazsınız. ÖrneÄŸin; asgari ücret bizim dönemimizde yüzde 451 arttı. EÄŸer iÅŸverenlerin yükü artarsa iÅŸe yerleri kapanır. Türkiye’de herkes söz verirken 1, 5 kere deÄŸil 40 kere düÅŸünsün kırk. Ä°ÅŸ dünyasından beklentimiz bütün siyasi partilere dönüp irrasyonel politikalar teklif etmeme çaÄŸrısı yapmalıdır. Seçime dönük kısa dönemli her vaat bumerang gibi dönüp kendilerini vurur. Kim ne derse, hangi popülizme yönelirse yönelsin biz 12 yıllık baÅŸarımızı ilk 10 ekonomi haline gelecek ÅŸekilde demokrasiyi, ekonomiyi, en önemlisi de milli iradeyi ayakta tutacağız."

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, "Seçimlere giderken sahip çıkmamız gereken Türk demokrasisi" diyerek herkesi sandığa gidip oy kullanmaya çağırdı.

"Popülizm" eleÅŸtirisi

Ahmet DavutoÄŸlu konuÅŸmasında Türk ekonomisine iliÅŸkin bazı rakamlar da verdi ve 7 Haziran genel seçimi için vaatlerini ağırlıklı olarak ekonomi üzerine kuran CHP'yi hedef aldı. Ä°sim vermeden CHP'nin vaatlerine getirdiÄŸi "popülist" eleÅŸtirisini sürdüren DavutoÄŸlu'nun konuÅŸmasının diÄŸer kısmından satır baÅŸları ÅŸöyle:

"Ä°ktisadi özgürlüÄŸü olmayanlar siyaseten özgür olamazlar. Seçimlerin ekonomi üzerindeki etkisi çift yönlüdür. Ä°ktidar rahata düÅŸebilir, muhalefet popülist vaatlerde bulunabilir. Biz hiçbir ÅŸekilde seçim ekonomisi uygulamayacağız. Popülizme düÅŸmeyeceÄŸiz."

Ä°ÅŸ dünyasına güvence

"EmeÄŸin hakkını vermek için hem devletimiz hem de özel sektörümüz için bir ÅŸiardır. En doÄŸru kararları alabilirsiniz. Ama makro stratejik hedefler iÅŸ dünyasının kılcal damarlarına nüfuz edemezse yol almak mümkün deÄŸildir. Ä°ÅŸ dünyasıyla yakın temasa önem vermeye 7 Haziran'dan sonra da devam edeceÄŸiz. Popülist vaatler geçmiÅŸte Türkiye'yi ekonomik krizlere yöneltti. 2002'de 30  milyar dolar olan GSYH’yi ÅŸimdi 800 milyar doların üzerine çıkardık. Bunun arkasındaki güç istikrardır, istikrara olan güvendir. 28 Åžubat’ın getirdiÄŸi olumsuz atmosfer, 2001'de Türkiye’yi üç parti koalisyonu sürecinde krize götürdü. Makro ekonomik göstergelere bakıldığında, Türkiye’nin daralan ülkeler karşısındaki durumu net ve açıktır."

"AÄŸrı dağı kadar dirençli"

"Temel saiklerden biri de bütçe açıklarıydı. Biz görevi devraldığımzda, bütçe açığı yüzde 10,8 iken ÅŸu anda yüzde 0,7. Orta vadeli programında öngördüÄŸümüz gibi inÅŸallah Türkiye 2017’de bütçe fazlası veren bir ülke olacak. OECD ortalaması 1,7-1,8 iken Türkiye’de yüzde 0,7. Türkiye OECD ortalamasının çok altında bir kamu borç stokuna sahiptir. Altın rezervimiz, Merkez Bankası rezervlerimiz kuvvetli. Finansal açıdan bankacılık sistemimiz o kadar saÄŸlam ki 2008-2009 yıllarında tek bir bankamız bile sıkıntı yaÅŸamadı. Sermaye yeterlilik oranı bankalarımızın dünyadaki en iyilerden biridir. Bu konudaki ilkeli politikamızı devam ettireceÄŸiz. Türkiye'nin mali ve finansal yapısı AÄŸrı dağı kadar saÄŸlam ve dirençlidir. Cari açık 64,7 milyar dolardan 45,4 milyar dolara geriledi. Tüm göstergeler Türk ekonomisinin dış krizlere direncini gösteriyor. Türkiye'de üretim yapan herkes hükümetimizi arkasında görecek."

"11 Mayıs'ta imzalar atılacak"

"Ä°ÅŸ yeri sayısı 1 milyon 620 bine çıktı. Ek istihdam alanları oluÅŸturduk. Ä°hracatımız 36 milyar dolardan 158 milyar dolara çıktı. Türk giriÅŸimcisi 193 ülkeye ihracat yapıyor. 2008’de Avrupa krize girdiÄŸinde, 2009’da komÅŸu ülkelerle çok iyi baÄŸlar kurduk ve ihracatımızı yüzde 8’den yüzde 32’lere çıkardık. KomÅŸu ülkelerde kriz çıktığında, Afrika’ya açıldık, Latin Amerika’ya açıldık. Türkiye'nin Avrupa BirliÄŸi (AB) ile yürüttüÄŸü müzakereler sonucunda 11 Mayıs'ta, Brüksel'de Türkiye ile AB arasında gümrük birliÄŸini güncelleme mutabakat zaptı imzalanacak. Bu ÅŸekilde transatlantik ticarette söz sahibi olacağız. Türkiye'nin yurt dışındaki misyon sayısını 166'dan 259'a çıkardık. Åžu anda dünyada en fazla temsil edilen 7. ülkeyiz."

"3. santral millî imkânlarla"

"Türkiye'de ÅŸu anda 157 organize sanayi bölgesi var. Bütün illerimiz daha fazla Organize Sanayii Bölgesi (OSB) istiyor. Biz geldikten sonra 67 OSB vardı, biz 90 tane daha inÅŸaa ettik. Bu sayıyı artırmaya devam edeceÄŸiz. Büyük reform paketimizde 25 öncelikli dönüÅŸüm programını açıkladık. 12 yılda elde edilen büyük kazanımlar yeni bir dönemin ilk adımlarıdır. Hedefimiz Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına sokabilmek. Daha önümüzde atılacak çok adımlar var. Yüksek hızlı tren hatlarını yaygınlaÅŸtırıyoruz. Ä°stanbul'dan Hazar'a kadar hızlı trenin hayat geçirilmesini saÄŸlayacağız. Dünyanın en büyük havalimanı Ä°stanbul'a inÅŸaa ediliyor. Çünkü Ä°stanbul'u bir finansal merkez kılmak istiyoruz. Çok gecikmiÅŸ bir projeydi ki nükleer enerjiye iki santralle birlikte baÅŸlıyoruz. Üçüncü santrali de millî imkânlarla yapmayı planlıyoruz. SaÄŸlık sektöründe millî aşıyı ve millî plazmayı geliÅŸtirmek için düÄŸmeye bastık."

DavutoÄŸlu konuÅŸmasının ardından Osmaniye ve Samsun'da yapacağı seçim mitingleri için salondan ayrıldı. DavutoÄŸlu'nun ardından kürsüye ana muhalefet partisi CHP Genel BaÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu çıktı.

Kaynak: Al Jazeera