Coğrafyamız
'Düşman kardeşlerin' savaştığı kamp Yarmuk'ta neler oluyor?
Follow @dusuncemektebi2
Yarmuk'ta ağır hasar görmüş binalar bir biri ardına sıralanıyor. Sokak aralarında, keskin nişancılara karşı gerilen perdeler sallanıyor.
Binaların arasında nereden geldiÄŸi belirsiz kazlar dolaşıyor. Birçok yerde, yüksekliÄŸi birkaç metreye ulaÅŸan toprak yığınları bulunuyor. Son toprak yığınının birkaç yüz metre ilerisinde ise çatışma bölgesi baÅŸlıyor.
Yarmuk semti Suriye'de ayaklanmanın başına kadar çoÄŸunluÄŸu Filistinli yaklaşık 200 bin kiÅŸiye ev sahipliÄŸi yapıyordu. Bugünse tam anlamıyla harabeye dönmüÅŸ durumda.
Zira Suriye'deki iç savaşın derinleÅŸmesiyle burada yaÅŸayan Filistinliler arasındaki ortaya çıkan ayrımlar da derinleÅŸti ve silahlı çatışmaya dönüÅŸtü.
Kamp içeriden de 'kuÅŸatma' altında
Suriye'deki Filistinliler ülkedeki krizin başında önce yönetim yanlıları, muhalefet yanlıları ve tarafsızlar ÅŸeklinde üçe bölündüler.
Yönetim yanlısı ve karşıtı Filistinliler Suriye'de, hem Yarmuk hem de yaÅŸadıkları baÅŸka bölgelerde çatışmaya baÅŸladılar.
Ancak zamanla muhalefet yanlısı Filistinliler de kendi aralarında bölünmeye baÅŸladı.
Bu Filistinlilerin bir kısmı Nusra Cephesi ve IŞİD gibi örgütlere katılırken bir kısmı ise Suriye ordusu ile anlaÅŸma yapma yoluna gitti.
IŞİD saldırısı ile tekrar gündeme gelen Yarmuk'tan tahliye edilebilenlerin anlattıklarına göre semt, dışarıda Suriye ordusu ve aynı saftaki Filistinli grupların kuÅŸatması altında.
Ä°çerde de gruplar birbirini kuÅŸatma altına almış durumda.
'Nusra Cephesi bizi canlı kalkan yaptı'
Ebu Mahmud, Yarmuk içindeki silahlı Filistinli gruplardan, Hamas'a yakın olduÄŸu belirtilen Eknaf Beyt El Makdis'in kontrolündeki bölgede yaÅŸadığını söylüyor.
IŞİD saldırısının ardından Eknaf Beyt El Makdis ile semti kuÅŸatma altında tutan, Suriye yönetimi yanlısı Ulusal Savunma Güçleri arasında anlaÅŸma yapıldı ve yaklaşık 2500 kiÅŸi tahliye edildi.
Semt içinde diÄŸer grupların kuÅŸatması altında olduklarını anlatan Ebu Mahmud, "En sonunda hiçbir ÅŸey kalmamıştı, saman ve ot yemeye baÅŸlamıştık. Nusra Cephesi ve diÄŸerleri gelen yardımları almamıza engel oluyordu. Kolileri almaya çıktığımızda korkup geri dönsünler diye keskin niÅŸancılar insanları vuruyordu. Daha önce de semtten çıkmaya çalıştık ancak bizi, içerde kalmaya devam edelim diye canlı kalkan olarak kullanıyorlardı" diyor.
Ebu Kasım, Nusra Cephesi'nin semte 2 yıl önce girdiÄŸini söylüyor:
"IŞİD'den önce El Nusra vardı. Biz açtık ama onlarda para vardı, zaten kendileri tüccar. Malları, gelen yardımları çok yüksek fiyatlara satıyorlar" diye konuÅŸuyor.
'Yardım malzemeleri için arabuluculuk yapanları öldürdüler'
Ummu Muhammed ise bütün taraflara tepkili.
"Ä°lk önce ÖSO geldi, güya bize özgürlük vereceklerdi ve bize verdileri özgürlüÄŸün neticesi iÅŸte bu... Evlerimizden çıkarıldık, giysilerimizi bile alamadan kaçmak zorunda kaldık. Bize verdikleri özgürlük çok 'zarifti'. Kalıcı sakatlıklar, eli-ayağı kesilenler, eskiden iÅŸi olup da ÅŸimdi dilenmek zorunda kalanlar... Özgürlük iÅŸte bu" diyor Ummu Muhammed.
Ara vermeden öfkeyle konuÅŸmaya devam ediyor:
"Semte gıda giriÅŸi için devletle anlaÅŸma oldu. Biz eskiden pirinci 50 liraya (Suriye lirası) alırdık, ÅŸimdi 10 bin liraya satıyorlar. Gıda giriÅŸi için çok görüÅŸme yapıldı ancak onlar (semt içindeki bazı silahlı gruplar) uymadı çünkü kanımızın, namusumuzun, eÅŸyamızın ticaretini yaptılar."
"Yardım malzemeleri için ordu ile arabuluculuk yapan sivilleri herkesin gözü önünde öldürdüler. Semte giren malzemeler için yardım edenleri öldürdüler. Gıda almaya gittiÄŸimizde birçok kez çatışma oldu, insanlar hiç birÅŸey alamadan evlerine dönmek zorunda kaldı."
'182 kiÅŸi açlıktan öldü'
Semtte açlık nedeniyle 182 kiÅŸinin öldüÄŸünü anlatan Ummu Muhammed, "Hastalıktan deÄŸil açlıktan öldüler, açlıktan" diyor.
Semt içinde okul ve hastanelerin kullanılamaz durumda olduÄŸunu ve çocukların okula gidemediÄŸini anlatan Ummu Muhammed "ÇocuÄŸunu okula gönderen her anne çocuÄŸunun dönmeyeceÄŸini biliyordu" diye konuÅŸuyor.
Ebu Cemil Yarmuk, Suriye ordusu ve Ulusal Savunma Komiteleri tarafından kuÅŸatmaya alındığında lise 3. sınıftaymış ve öÄŸrenimine devam edememiÅŸ.
Annesi ve kardeÅŸleri Yarmuk'ta kalan Ebu Cemil'in babası ise Åžam'daymış ve kuÅŸatma nedeniyle geri dönememiÅŸ.
'Evden eve delikler açıp kaçtık'
IŞİD, semte girdikten sonra camilerden "bize katılanı koruyacağız" çaÄŸrıları yapmış ancak Ebu Cemil ve diÄŸerleri "Gitmedik çünkü başımızı keseceklerdi. Özellikle Eknaf Beyt El Makdis'in bölgesinden olanları öldürüyorlardı" diyor.
Eknaf ile Ulusal Savunma Komitelerinin bir taraftan IŞİD ile savaÅŸtıklarını diÄŸer taraftan insanları tahliye etmeye çalıştıklarını anlatan Ebu Cemil, "evden eve geçecek ÅŸekilde duvarlarda delikler açıldığını ve öyle çıkabildiklerini" söylüyor.
'IŞİD semtimizi yaktı'
Tahliye edilenlerin kaldığı bir okulda, bir arada oturan kadınlar beni yanlarına çağırıyorlar.
Kadınlardan biri cep telefonundan evinin fotoÄŸraflarını gösteriyor.
Renk renk peluÅŸlarla süslenmiÅŸ bir çocuk odası ve varaklı koltukların olduÄŸu bir salonun birkaç açıdan çekilmiÅŸ fotoÄŸrafları...
Evinin bulunduÄŸu semtin IŞİD'e yakın bir grubun eline geçtiÄŸini ve çocukları ile birlikte tahliye edilecekleri bölgeye kaçmaya çalışırken yakıldığını söylüyor.
'Bazı gruplar IŞİD'den yardım istiyor'
Başka bir kadın Yarmuk'tan sokak isimleri sayıp hangi sokağın kimin elinde olduğunu soruyor.
Hamile bir kızı olduÄŸunu, baÅŸka bir silahlı grubun kontrolündeki bölgede kaldığını ve semtten çıkamadığını anlatıyor.
Ailesi 1948'de Suriye'ye göç etmek zorunda kalmış ve "torunum mülteci doÄŸan beÅŸinci nesil olacak" diyor.
Yarmuklular, IŞİD saldırısından birkaç gün önce Eknaf Beyt El Makdis ile Ulusal Savunma Komiteleri arasında sivillerin tahliyesini de içeren bir anlaÅŸmaya varıldığını belirtiyor.
Buna karşı olan grupların ve IŞİD yanlılarının anlaÅŸmanın saÄŸlanması halinde Yarmuk'ta kontrolü kaybedebileceklerini ve bu nedenle IŞİD'i yardıma çağırdıklarını öne sürüyorlar.
Ummu Muhammed'in "Ben Filistinliyim, burada doÄŸdum. 1948'de, 1967'de dedem, babam evini terk etmek zorunda kaldı. Åžimdi de ben terk ettim" sözleri Yarmuk'ta yaÅŸayan Filistinlilerin durumunu özetliyor.
Kaynak: BBC Türkçe/Hediye Levent
Henüz yorum yapılmamış.