Güncel
M.Kemal ile Seyit Rıza arasındaki o gizli görüşme
Dersim isyanıyla ilgili bugüne kadar hiç bilinmeyen bir sırrı açığa çıktı. MAH’a sunulan bir istihbarat raporu, M.Kemal'in idamdan hemen önce Seyit Rıza ile gizlice bir araya geldiğini belgeliyor. Seyit Rıza görüşmede, “Af dilersen idam edilmeyeceksin” diyen M.Kemal’e, “Af dileyecek bir şey yapmadım” karşılığını veriyor.
Dersim Harekatı sırasında eski adı 'MAH' olan Milli Ä°stihbarat TeÅŸkilatı'nın bir mensubunca merkeze geçilen rapor, 15 Kasım gecesi M.Kemal'in 'ÅŸakilerin lideri' Seyit Rıza ile idam öncesi görüÅŸtüÄŸünü belgeliyor.
Ä°ÅžTE ATATÜRK Ä°LE SEYÄ°T RIZA GÖRÜÅžMESÄ°
"MAH Başkanlığına
-Hususi-
Ankara'dan alınan ÅŸifreli talimatname ile Ä°hsan Sabri beyle görüÅŸülüp ve Ä°hsan beyin vereceÄŸi emir ve talimatnamelere harfiyen riayet edilmesi gerektiÄŸi, bunlarla ilgili raporunda süratle BaÅŸvekalet'e iletilmesi emredildi.
Bunun üzerine Ä°hsan Sabri beyle görüÅŸüldü. Bize hafta sonu Seyit Rıza ile alakalı mahkemenin toplanacağı ve karar verileceÄŸi ve idamların hafta sonuna yetiÅŸtirilmesi gerektiÄŸi ifade edildi. Yalnız en önemli nokta mahkeme kararını verdikten sonra Seyit Rıza ile Reisicumhurumuz'un biraraya getirileceÄŸini, bunun çok çok gizli olması gerektiÄŸini, bunun için lazım gelen tüm tedbirlerin büyük bir hassasiyetle yürütülmesi, ayrıca MAH bünyesinden Zazaca bilen en güvenilir görevlinin bu yolculuÄŸa hazırlanması talimatını verdi.
7 SEHPA, 1 ÇÄ°NGENE ÇOCUK
Biz de gerekli hazırlığı son süratle yapmaya baÅŸladık. Emniyet Genel Müdürü Åžükrü Sökmensüer beyle görüÅŸülüp, Åžükrü beyin gerekli asayiÅŸ ve güvenliÄŸin, gizliliÄŸin azami dikkatle nasıl yapılması gerektiÄŸi konuÅŸulup fikir teatisinde bulunarak hazırlıklarımızı süratle bitirdik. Tam bir teyakkuz halinde yola çıktık.
Mahkeme birkaç görüÅŸmeden sonra gerekli yasal mevzuatlar yerine getirilerek idam kararları imzalatıldı. Ä°damların yapılacağı BuÄŸday Meydanı'nı aydınlatmak için traktörler ve araçlar ayrıca idam edilecek 7 kiÅŸi için idam sehpaları ve küçük bir çingene çocuk temin edildi. Gün içerisinde bütün alınacak tedbirler, özellikle görüÅŸmenin çok gizli kalması için her ÅŸey büyük bir dikkatle defalarca gözden geçirilerek bütün hazırlıklarımız tamamlandı.
ÇAÄžLAYANGÄ°L'Ä°N JEEP'Ä°
Gece 12.20'de Seyit Rıza ve suç ortakları mahkemeye getirildi. Mahkeme verdiÄŸi kararı okumaya baÅŸladı ve 14 kiÅŸi beraatine ettirilirken Seyit Rıza dahil 7 kiÅŸi ölüme, diÄŸerleri de çeÅŸitli cezalarına çarptırıldı. Mahkemede idam kelimesi geçmediÄŸi için ölüm kelimesi 'idam çino, idam tunne' sesleri salonda duyuldu. Mahkeme takriben 1,5 saat sürdü. Aralarından Seyit Rıza alındı. Emniyet Genel Müdürü ile Ä°hsan Sabri beyin jeepine bindirildi. PeÅŸlerindeki 4 araç ile birlikte jeep hareket etti. Elazığ Merkez Tren Ä°stasyonu'na gelindiÄŸinde herkes araçlarından inmeye baÅŸladı. AsayiÅŸ için alınan tedbirler eksiksiz alındığı için tren istasyonu kapatılmış, görevliler evlerine gönderilmiÅŸti. Ä°stasyonda MAH görevlileri dışında hiç kimse yoktu. GizliliÄŸe azami ÅŸekilde uyularak yapıldığından bu durumu bilmeyenler için her ÅŸey olaÄŸan gözüküyordu.
BEYAZ TREN KÖR MAKASTA
Reisicumhurumuz'un beyaz treni kör makasta bekliyordu. 8-10 dakika bekledikten sonra trene Seyit Rıza ile birlikte girdik. Reisicumhur'un yanında AlpdoÄŸan paÅŸa, Kazım Orbay ve Reisicumhur'un yaveri vardı. Masada yemek yeniyor ve içki içiliyordu. Reisicumhur, Seyit Rıza'ya kafasını kaldırarak, tepeden aÅŸağı süzerek oturmasını söyledi. Seyit Rıza da oturmayı reddetti. Reisicumhur, Seyit Rıza'ya mahkemenin idam kararı verdiÄŸini, bunun bu gece infaz edileceÄŸini hatırlattı ve eÄŸer piÅŸman olduÄŸunu söyleyip af dilerse idamların olmayacağını affedeceÄŸini söyledi. Seyit Rıza da af dileyecek, piÅŸman olacak bir ÅŸey yapmadığını, yaptıkları ÅŸeylerin kendi canlarını, mallarını, yerlerini, yurtlarını korumak için yaptıklarını söyledi. O ayları hep devlet görevlilerinden dinlediÄŸini, kendisinin asıl gerçeklerini anlatmak istediÄŸini söyledi.
'AMACIMIZ İSYAN DEĞİL'
Reisicumhur başıyla onaylayarak anlatmasını söyledi. Seyit Rıza sakin bir dille Dersim'in Osmanlı döneminde büyük zulüm gördüÄŸünü birçok baskıya raÄŸmen Dersim'i koruduklarını, Osmanlı'ya asker vermediklerini, Milli Mücadele'ye birçok asker gönderdiklerini, cumhuriyete güvendiklerini, bilhassa halifeliÄŸin kaldırılmasından sonra güvenlerinin daha da arttığını, silahların toplanmasına yardım ettiÄŸini, silahların çoÄŸunun toplandığını, isyan etmek niyetleri olsaydı silahları teslim etmeyeceÄŸini, gerçekten Dersim'in cumhuriyete isyan etmek istemediÄŸini söyledi.
'BOMBALARLA PARÇALANDI'
Jandarmanın isyan ettirmek için halkı devamlı tahrik ettiÄŸini, aÅŸiretlerin arasında husumeti bilerek artırdığını, saldırmak için bahane icat ettiklerini söyledi. Birçok silahsız masum halkın tayyareden atılan bombalarla parçalandığını, kaçıp maÄŸaralara sığınan kadın, çoluk çocuÄŸun da topluca öldürüldüÄŸünü söyledi. AlpdoÄŸan paÅŸa konuÅŸmaya girmek istedi. Reisicumhur el hareketiyle AlpdoÄŸan paÅŸayı susturdu. Seyit Rıza'ya devam etmesini rica etti.
SULH Ä°ÇÄ°N YEMÄ°N ETMÄ°ÅžTÄ°
(Seyit Rıza teslim olmadan önce kendisine söz verildiÄŸini anlatıyor) "Benimle erkanı harp dairesinden bir subay görüÅŸtü. Sizin beni Erzincan ValiliÄŸi'ne beklediÄŸinizi sulh için görüÅŸeceÄŸinizi söyledi. Ä°nandım, büyük yemin etmiÅŸti, inanarak, yanıma üç arkadaşımı alarak Erzincan ValiliÄŸi'ne gittim, bizi tutukladılar. Sonra da Elazığ Hapishanesi'ne gönderdiler. Yine bana oyun oynamışlar, yine hile yapmışlardı. Sonra mahkeme baÅŸladı, büyük oÄŸlumdan iki yaÅŸ küçük olan birinin ÅŸahitliÄŸiyle yaşımı büyütüp oÄŸlumun yaşını küçülttüler. (Burada MAH mensubu bir hata yapıyor. Rıza'nın yaşı küçültülmüÅŸ, oÄŸlunun ise yaşı büyütülmüÅŸtü.) Bugün de sizin emirlerinizle idam kararı verdiler. Sözlere güvenerek kendi ayağımla gelmeme raÄŸmen beni idam edeceksiniz. Sizlere daha nasıl güveneceÄŸim" dedi.
TÜRKLÜK ÅžUURU YENÄ°DEN
Reisicumhur, bunları ÅŸimdi öÄŸrendiÄŸini tahkikat yaptıracağını söyleyerek, "Sana son olarak gel benden af dile, yaptıklarından piÅŸman olduÄŸunu söyle ki seni affedeyim. EÄŸer bunları yaparsan Dersim'e daha faydalı olursun. Bizimle iÅŸbirliÄŸi yaparsın. Cumhuriyet Dersim'e çok faideli iÅŸler yapacak, Dersimliler Horasan'dan gelmiÅŸ, OÄŸuz Türkleridir. Türklük ÅŸuurunu yeniden kazandıklarında, cumhuriyete çok faideli iÅŸler yapacaklar. Ben buna inanıyorum. Gel bu fırsatı kaçırma" dedi.
SON SÖZÜM: AF Ä°STEMÄ°YORUM
Seyit Rıza, "Ben sulh için cumhuriyet için çok ÅŸey yaptım. Silah toplamaya yardımcı oldum. Silahlar toplandı. Åžu adamlar teslim edilecek dendi, teslim ettim. Her istediklerinde 'bu son' dediler. Sonra daha fazla ÅŸeyler istemeye baÅŸladılar. Ä°stekleri hiç bitmedi. Ben bunu önceleri anlayamamıştım. Sonra çıkan Tunceli Kanunu'ndan iyice anladım. Emin oldum ki biz Dersimliler ne yaparsak yapalım bu sizi durdurmayacak. Sizin de başından beri planınız Dersim'i toptan yok etmek, ortadan kaldırmaktı. Bunu çok geç de olsa anladım. Ben yaptığım hiçbir ÅŸeyden piÅŸman deÄŸilim, af da istemiyorum, bu benim son sözlerim, baÅŸka da bir ÅŸey demeyeceÄŸim" dedi.
SÄ°ZE BOYUN EÄžMEDÄ°M
Reisicumhur, sinirlenerek ayaÄŸa kalktı, eliyle Seyit Rıza'yı göstererek 'götürün gereÄŸini yapın' emrini verdi. Seyit Rıza'nın koluna girip dışarı çıkarken birden durdu. Reisicumhur'a dönerek "Ben sizin hilelerinizi anlayamadım, onlarla baÅŸedemedim, bu yüzden görüÅŸmek için geldim. Ölüme gidiyorum. Bu bana dert olsun, ama ben de size boyun eÄŸmedim bu da size dert olsun" dedi. Reisicumhur eliyle iÅŸaret ederek 'götürün' dedi. Onu alarak kompartımandan çıktık. Araçlara geçtik. Trenden gelecek Ä°hsan Sabri beyi bekledik. Ä°hsan Sabri bey gelerek öndeki jeep'e geçti, hareket ettik. Bizler de peÅŸlerinden giderek BuÄŸday Meydanı'na geldik.
SANDALYESÄ°NÄ° TEKMELEDÄ°
Ä°damlar bitmiÅŸti. Sıranın kendisine geldiÄŸini bilen Seyit Rıza gitti. Oradaki Çingen çocuÄŸu eliyle iterek uzaklaÅŸtırdı. Sandalyeye çıktı, çok gür bir sesle "Evlad-ı Kerbelayız, ayıptır, zulümdür, cinayettir" dedi. Ä°pi boÄŸazına geçirerek sandalyeyi tekmeledi. Bu kadar yaÅŸlı adamın cesareti herkesi hayrete düÅŸürdü. Sonuç olarak idamların hepsi tamamlanmış oldu. 15 Kasım Pazartesi tüm gün asılı olarak halka teÅŸhir edildi. 16 Kasım ise tüm cesetler Elazığ içinde dolaÅŸtırılarak halka teÅŸhir edildi.
CESETLER GAZLA YAKILDI
Ä°hsan Sabri bey saat 12.00'da valiliÄŸe toplantıya çağırdı. 12'de valilikte Åžefik bey, Elazığ Emniyet Müdürü Ä°brahim bey oradaydılar. Ä°hsan Sabri bey bizlere, "Seyit Rıza'nın alelacele vakti idam edilmesi efkarı umumiyede merak hasıl olacağı muhakkaktır. Bizim devlet olarak Ankara'nın da talimatıyla herkese Seyit Rıza'nın Reisicumhur Elazığ'a gelmeden önce idam edilmesi mecburiydi. Çünkü Reisicumhur'un, Seyit Rıza'yı affetmesi ihtimali mevcuttu. Ayrıca cesetlerin yakılarak gizli bir yere azami gizlilik kurallarına riayet edilerek gömülmesi saÄŸlanacak, bu görevide MAH bünyesindeki arkadaÅŸlar gerçekleÅŸtirecek" diyerek toplantının bittiÄŸini söyledi. Cesetler alınarak boÅŸ bir araziye gaz dökülerek yakıldı. Kalan kırıntılar da çuvallara konularak Elazığ Merkez Tren Ä°stasyonu ile Yolçatı Tren Ä°stasyonu arasında çukur kazılarak defnedildi. Gömülen yerin haritası ve tutanakları, trendeki konuÅŸmalar, ses kaydı ile birlikte harita ile, Ä°hsan Sabri beye teslim edildi. Ä°ÅŸ bu rapor iki nüsha hazırlanmış, 1. Nüshası BaÅŸvekalet, bir nüshası Ä°hsan Sabri beye teslim edilmiÅŸtir. (Yeni Åžafak)
Henüz yorum yapılmamış.