Bangladeş, Mısır idamları ve Arap Birliği ordusu

Kamaruzzaman’ın aslında tek suçu 1971 yılında gerçekleÅŸen bağımsızlık savaşında BangladeÅŸ’in Pakistan’dan ayrılmasına karşı çıkmasıydı.

Hükümet, bağımsızlık savaşı sırasında iÅŸlenen suçların araÅŸtırılması için 2010 yılında uluslararası savaÅŸ suçları mahkemesini kurdu.

Kamaruzzaman, 2013 yılında idama mahkum edildiÄŸinde bu kararı temyiz etmiÅŸti fakat Kasım 2014’te idam cezası kesin olarak onandı.

Bu duruma BangladeÅŸ’te ve Ä°slam dünyasının bazı ülkelerinde sivil tepkiler olmuÅŸtu.

Geçen bir yıllık süre içerisinde ise maalesef Kamaruzzaman’ın idamının önlenmesine yönelik Ä°slam dünyasından, sivil toplum, siyaset ve hukuk çevrelerinden ciddi çalışmaların gerçekleÅŸmediÄŸine ÅŸahit olduk.

Sadece üzülmekle yetiniyoruz…

ABD DışiÅŸleri Bakanlığı Sözcüsü Marie Harf, Kamaruzzaman’ın idam edilmesi kararına büyük saygı duyduklarını açıkladı.

Türkiye DışiÅŸleri Bakanlığı ise yazılı açıklamasında idam cezasının infaz edildiÄŸini üzüntüyle öÄŸrendiklerini ve bu cezanın uygulanmasının toplumda yeni gerginliklere yol açabileceÄŸi hususundaki endiÅŸelerini dile getirdi.

MISIR’DA DA Ä°DAMLAR OLDU

BangladeÅŸ’le eÅŸzamanlı olarak Mısır mahkemeleri de, Müslüman KardeÅŸler lideri Muhammed Bedii ve 13 üst düzey yönetici hakkındaki idam cezalarını onayladı.

37 sanığı ise ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. 

Ä°nsan Hakları Örgütleri, bir yıldır Mısır’daki toplu yargılamalarda sanıkların savunmalarını yeterince yapamadığını, suçlamaların siyasi olduÄŸunu ve sanıkların cezaevinde kötü muamele ile iÅŸkenceye maruz kaldığına dikkat çekiyor.

BangladeÅŸ ve Mısır’daki idamların tamamen siyasi olduÄŸu ve muhaliflerin iktidar tarafından “cezalandırılma, yok edilme” mantığına göre gerçekleÅŸtirildiÄŸine ÅŸahit olmaktayız.

Ä°ki Ä°slam ülkesinde gerçekleÅŸen siyasi idam kararları yaklaşık 2-3 yıldır devam eden bir süreçti.

Buna raÄŸmen Ä°slam ülkelerinde bulunan sivil toplum örgütleri ve Ä°slam Alimler BirliÄŸi gibi bazı kurumların bu konuda sessiz ve ilgisiz kalmaları gerçekten üzücü ve ders alınması gereken bir durumdur.

ARAP BÄ°RLİĞİ ORDUSU, LÄ°DERLERÄ°N Ä°KTÄ°DARINI KORUMA ORDUSUNA DÖNÜÅžTÜ

Ä°ran’ın Arap coÄŸrafyasında jeo-politik kazanımları karşısında Suud’un 22 Arap BirliÄŸi üye ülkesiyle oluÅŸturmaya çalıştığı Arap BirliÄŸi ordusu maalesef liderlerin iktidarlarını koruma ordusuna dönüÅŸmekten baÅŸka bir iÅŸe yaramayacak.

Arap BirliÄŸi ordusunun; 40 bin asker, savaÅŸ jetleri, savaÅŸ gemileri ve hafif zırhlılar ile kime, neye karşı savaÅŸacağını tahmin etmek zor deÄŸil. 

Arap BirliÄŸi, Ä°slam Ä°ÅŸbirliÄŸi TeÅŸkilatı ve Ä°slam Alimler BirliÄŸi maalesef Arap ve Körfez krallıklarının tamamen siyasi ve maddi hegemonyası altında ezilmiÅŸ, darmadağın olmuÅŸ durumdadır.

BangladeÅŸ ve Mısır’da alınan idam kararlarına en az Filistin ve Suriye’de yaÅŸanan katliamlara gösterilen tepkiler kadar tepki göstermeliyiz.

Bu konuda sivil ve hukuk mücadelesini yürütecek güçlü kurumlara ve oluÅŸumlara acil ihtiyacımız var.

En azından BangladeÅŸ idamlarını durduracak sivil hukuki çalışmalar, projeler yapabilirdik.

Åžu anda Mısır idamlarını engelleyebilecek sivil hukuki projeler için yeni bir yol haritası geliÅŸtirmemiz gerekiyor!