Sosyal Medya

Güncel

Adnan Menderes'e yapılan işkencenin belgeleri ortay çıktı

İsmet İnönü'nün darbe yapıp astırdığı Adnan Menderes'in Yassıada'da dövüldüğü, dini kitap okuması yasaklandığı ortaya çıktı.



Yeni Åžafak ÅŸimdi de 'Yassıada' dosyasını ortaya açıyor. 27 Mayıs 1960 tarihinde Demokrat Parti hükümetini askeri darbeyle deviren cuntanın, Yassıada'ya hapsettiÄŸi BaÅŸbakan Adnan Menderes'e ne tür iÅŸkenceleri reva gördüÄŸü yazışmalarla ortaya çıktı. Yassıada'da görevli Ä°stihbarat Kısım Amiri Kurmay Yarbay Necip Aka'nın, darbeci askerlerin kurduÄŸu Milli Birlik Komitesi'ne (MBK) gönderdiÄŸi raporlara ulaÅŸtı. Yeni Åžafak'ın haberi  ÅŸöyle; 

Ä°LK KEZ YAYINLANIYOR

Milli Birlik Komitesi yazışmaları BaÅŸbakan Menderes'in Yassıada'da tutulurken dövüldüÄŸünü, okuduÄŸu Kur'an-ı Kerim ve dini kitaplara da el konulduÄŸunu ortaya koyuyor. Ä°lk kez gün yüzüne çıkan belgelerde Kurmay Yarbay Necip Aka, MBK BaÅŸkanlığı'na yazı yazarak “Menderes'in hapiste askerlerce dövüldüÄŸünü" rapor ediyor. Yazdığı raporda, Menderes'in ÅŸikayeti üzerine 'dayak olayını' soruÅŸturduÄŸunu belirten Yarbay Aka, BaÅŸbakan'ın koÄŸuÅŸunda görevli subay ve astsubayın sözkonusu dövme suçunu itiraf ettiklerini kaydediyor.

BÄ°R SUBAYIN RAPORLARI

Askerlerin dövmesinden dolayı Menderes'in yüzünde oluÅŸan morlukların Yassıada duruÅŸmaları sırasında görülmesinden endiÅŸe eden cuntacılar, buna önlem almayı da ihmal etmemiÅŸ. Ä°stihbaratçı Yarbay Aka, geçtiÄŸi durum raporlarından birinde 'Sabık BaÅŸvekil'in yüzündeki morlukların acilen kapatılacağını ve Menderes'in Yassıada duruÅŸmalarına 'normal' ÅŸekilde yetiÅŸtirileceÄŸini müjdeliyor. Aka, “Sabık BaÅŸvekilin yüzünde oluÅŸan morluklar mahkeme süresince tedavi edilerek mahkemeye hazır vaziyette intikal edecektir. Saygılarımızla arz olunur efendim" diyor.

Hap ver uyut

Yarbay Necip Aka'nın, Milli Birlik Komitesi'ne 17 Ekim'de gönderdiÄŸi bir rapor ise BaÅŸbakan Adnan Menderes'e yapılan iÅŸkencelerin dayaktan ibaret olmadığını gösteriyor. Menderes'in okuduÄŸu dini kitaplara el konulurken, gazete ve dergilere ulaÅŸması da engelleniyor.



Menderes'e doktor kontrolünde uyuÅŸturucu haplar da verilerek sürekli uyuklar halde olması saÄŸlanıyor. Aka'nın verdiÄŸi bilgeler göre uyuÅŸturucu doz, mahkemeye çıkacağı zamanlarda azaltılıyor duruÅŸma sonrası ise tekrar artırılıyor. Yazıda Menderes'in, sürekli olarak “Beni öldürecekler" diye bağırdığı iddia ediliyor.

UyuÅŸturucuyu kes

Milli Birlik Komitesi'ne Menderes'in içinde bulunduÄŸu durumu anlatan raporun tam metni ÅŸu ÅŸekilde:
“Milli Birlik Komitesi 17 Ekim 1960 gün ve 7300 / 38367 sayılı emirleriyle Sabık BaÅŸvekil Adnan Menderes ve arkadaÅŸlarının kontrolleri dakika dakika izlenmekte izleme raporları düzenli olarak M.B.K.sine bildirilmektedir. Sabık vekilin okuduÄŸu dini içerikli yayınlara ve kitaplara el koyulmuÅŸ, rehavete ve bunalıma itecek her türlü gazete ve derginin ulaşımı engellenmiÅŸtir. Sabık BaÅŸvekilin çok düÅŸünceli olduÄŸu, sürekli dua ettiÄŸi, beni öldürecekler, beni öldürecekler ÅŸeklinde bağırdığını daha önceki yazımızda ifade etmiÅŸidik. Sabık BaÅŸvekili doktor muayene ettikten sonra kullandırdığı haplar Sabık BaÅŸvekili rahatlatmış sürekli uyur hale getirmiÅŸtir. Åžu anda mahkemeden önce kullandığı hapları azaltılıyor, mahkemeden sonra aynı dozda uygulama yapılıyor. Herhangi bir sorun gözükmüyor. Saygılarımızla arz ederim."

Hapiste dövmüÅŸler



Yassıada'da görevli Ä°stihbarat Kısım Amiri Kurmay Yarbay Necip Aka'nın darbecilerin kurduÄŸu Milli Birlik Komitesi'ne 10 Ekim 1960 tarihinde yazdığı raporda, BaÅŸbakan Adnan Menderes'e dayak olayı ÅŸu ÅŸekilde anlatılıyor:

“Milli Birlik Komitesi BaÅŸkanlığı'na.

Sabık BaÅŸvekil Adnan Menderes'in M.B.K. vermiÅŸ olduÄŸu ÅŸikayet mektubunun soruÅŸturması neticesinde kendisine yumruk ile vurulduÄŸunu iddia ettiÄŸi, subay ve astsubayın ifadesine baÅŸvurulmuÅŸ. Olayın vuku bulduÄŸunu, baÅŸvekilin kendilerine hakaret ettiÄŸini, bundan dolayı birkaç kez vurduklarını itiraf etmiÅŸlerdir. Ä°fade tutanakları ektedir. Sabık BaÅŸvekilin yüzünde oluÅŸan morluklar mahkeme süresince tedavi edilerek mahkemeye hazır vaziyette intikal edecektir. Saygılarımızla arz olunur efendim."

'Konu kapandı kimseye söylemeyecek'



Ä°stihbaratçı Yarbay Aka, dayak olayını doÄŸruladığını anlatan 10 Ekim 1960 tarihli raporundan 13 gün sonra Milli Birlik Komitesi'ne konuyla ilgili ikinci bir rapor yazarak 'dayak olayı'nın kapatıldığını ve BaÅŸbakan Adnan Menderes'ten konuyla ilgili açıklamaya yapmayacağına dair söz aldıklarını haber veriyor. Yazıda, “Sabık BaÅŸvekilin dövülmesi olayı, azami ölçüde dikkat edilerek kapatılmıştır" ifadesi yeralıyor. 23 Ekim 1960 tarihli bilgilendirme yazısı ÅŸöyle:

“Milli Birlik Komitesi BaÅŸkanlığı'na. Sabık BaÅŸvekilin dövülmesi olayı, azami ölçüde dikkat edilerek kapatılmıştır. Sabık BaÅŸvekile de bu konu ile ilgili beyanat vermeyeceÄŸine dair söz alınmıştır. Saygılarımla arz ederim, efendim."


Aileyle görüÅŸme yasağı





Yeni Åžafak'ın ulaÅŸtığı bir diÄŸer belgede ise BaÅŸbakan Adnan Menderes'in ailesi ve avukatıyla görüÅŸmesinin kısıtlandığına dikkat çekiliyor:

Milli Birlik Komitesi BaÅŸkanlığı'na. Milli Birlik Komitesinin 23 Kasım 1960 gün ve 7327/32443 sayılı emirleriyle, Sabık BaÅŸvekilin savunmasını yapan avukatı ve ailesinin görüÅŸmelerini kısıtlayarak, düzenli bir hale getirilmiÅŸ ve Sabık BaÅŸvekilin ve arkadaÅŸlarının her görüÅŸmesi tutanak haline getirilerek kayıt altına alınmıştır. M.B.Komitesi izin belgesi olmadan mahkemeye hiçbir ÅŸahıs ve fert alınmamıştır. Bilgilerinize arz olunur."

Hilye-i Seadet gözyaÅŸları



Bediüzzaman Said Nursi'nin uzun yıllar her sabah namazından sonra öperek gözyaşı döktüÄŸü 'Hilye-i Seadet' yazısını, 1959 yılında BaÅŸbakan Adnan Menderes'e dönemin Ä°çiÅŸleri Bakanı Namık Gedik eliyle hediye ettiÄŸi ortaya çıktı. Hayatına intihar ederek son verecek Gedik ile o dönem aralarının gergin olduÄŸu bilinen Bediüzzaman'ın, BaÅŸbakan'a onun vasıtasıyla hediye göndermesi dikkat çekiyor. Nursi'nin hediyesini her sabah namazından sonra öpen Menderes, bunun ağırlığını taşıyamayacağını belirterek Gedik'ten, bunu iade etmesini istemiÅŸ. Ä°ÅŸte bu olayı anlatan Gedik'in yazdığı o mektup:

Bu nurun 21 Aralık 1959'da, Bediüzaman Said Nursi'nin Ankara'da Beyrut palas otelinde bilakis ziyaret ettiÄŸimde, BaÅŸvekilimiz Adnan Menderes'e hediye verilmesi için bana teslim edilmiÅŸ idi. Muhterem Said Nursi Hilye-i Seadet'in kısa hikayesi ile bana teslim etti. Muhterem her sabah namazdan önce Hilye-i Seadet'i 3 defa öpüp alnına götürdüÄŸünü her sabah Peygamberimize dua ettiÄŸini, gözyaÅŸlarının Hilye-i Seadet'in üzerine döküldüÄŸünü, kendisi için bunun çok önemli olduÄŸunu beyan etmiÅŸ bu emanetin bundan sonra BaÅŸvekilimiz Adnan Menderes'e emanet edilmesinin önemli olduÄŸunu izah etmiÅŸ ve verilmek üzere bana teslim edilmiÅŸtir. BaÅŸvekilimiz Adnan Menderes'e Said Nursi'nin hediyesi teslim edilmiÅŸ ve aylar sonra BaÅŸvekilimiz aynı uygulamalarla, sabah namazından önce Hilye-i Seadet'e, Peygamberimize dua ederek çok gözyaşı döktüÄŸünü ama bunu taşımaya muktedir olmadığını, emanetin tekrar iade edilmesi için bana teslim etmiÅŸtir. Bende bu emaneti benim için çok önemli iki ÅŸahsiyetin gözyaşını döktüÄŸü Hilye-i Seadet'i teslim etmemiÅŸ, korumaya almışımdır. Vasiyetimdir, bu Hilye-i Seadet gözyaÅŸları ile yoÄŸrulmuÅŸ içi Peygamber sevgisi ve aÅŸkı ile tutuÅŸmuÅŸ yanmış iki önemli ÅŸahsiyetin, gözyaÅŸları ile yoÄŸrulmuÅŸ bu emaneti gelecek nesillere anlatınız diye çocuklarıma vasiyet ediyorum.
13 Nisan 1960

Dahiliye Vekili

Namık Gedik

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.