Türkiyeli Müslümanlar masonlar, sabataycılar ve ateistler kadar özgürlük istiyor

Ä°ÅžTE O YAZI:

Ä°nsan haklarıyla ilgili metin ve sözleÅŸmelerin baÅŸ tarafında din, inanç, inandığı gibi yaÅŸamak hürriyeti yer almaktadır. Yine insan hakları ile ilgili metin ve sözleÅŸmelerde laiklik adında bir hak veya vazife yer almamaktadır. Laiklik bir insan hakları deÄŸeri deÄŸildir. Avrupada (benim bildiÄŸim) sadece iki ülkenin anayasasında (Fransa ve Portekiz) laiklik kelimesi geçmektedir. (...)

Ä°ngilterede din hürriyeti olduÄŸu için orada ÅŸu anda 85 Åžeriat mahkemesi faaliyet göstermekte, adalet dağıtmaktadır. Sözde laik Türkiyede böyle bir ÅŸey düÅŸünülebilir mi?

Türkiyede hiçbir zaman gerçek laiklik olmamış, laiklik adına, çoÄŸunluÄŸun dini olan Ä°slama baskı yapılmış, Müslümanlara zulm edilmiÅŸ, din hürriyeti kısıtlanmış, temel insan hakları çiÄŸnenmiÅŸtir.

Din devlet münasebetleri üçe ayrılır: (1) Din devleti. Tanzimata kadar Osmanlı bir din devletiydi. Din ü devlet denirdi, devlet Ä°slama baÄŸlıydı, Ä°slamın emrindeydi… (2) Devlet dini. Bu sistem ikiye ayrılır. Birincisi: Din ile devlet barışıktır. Ä°kincisi: Devlet dine baskı yapmaktadır… (3) Üçüncüsü: Laiklik. Bu da ikiye ayrılır. Birincisinde devlet dine karışmaz, dindarlara alabildiÄŸine hürriyet verir. Ä°kincisinde devlet dine ve dindarlara baskı yapar, dini alet eder, din hürriyetini ayaklar altına alır. Bizdeki, Cumhuriyetten sonraki yıllarda dehÅŸet saçan faÅŸist rejim böyleydi.

Bir de laikçilik var ki, o beterin beteridir.

Genel Müdürlük seviyesinde resmî bir Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı olan, üç bine yakın resmî Ä°mam-Hatip okulu olan, bir yığın resmî Ä°lahiyat fakültesi olan, devlet bütçesinden maaÅŸ alan yüz bin imamı, yüz bin camii olan, müftüleri vaizleri müezzinleri olan bir sistem elbette laik deÄŸildir, laikliÄŸin karikatürüdür.

Ä°slam Vakıfları devletin kontrolündedir. Böyle laiklik olur mu? (...)

Ä°slam düÅŸmanı azınlıklar vaktiyle ülkemizde bir auto-colonie sistemi kurmuÅŸlardı. Onlar efendi ve birinci sınıf vatandaÅŸtı, Müslüman çoÄŸunluk sömürge yerlisi ikinci sınıf vatandaÅŸ. Onlar nüfusun yüzde beÅŸi ama pastanın yüzde sekseni onların, geri kalan yüzde yirmisi çoÄŸunluÄŸun… (...)

Türkiyede en az Farmasonlar, Sabataycılar, ateistler kadar hür yaÅŸamak istiyoruz.

Bizim hürriyetimiz onların kâbusu imiÅŸ… Bu onların bileceÄŸi bir iÅŸ… Onlar üzülecek sinirlenecek kriz geçirecek diye temel hak ve hürriyetlerimizden feragat edemeyiz.

MEHMED ÅžEVKET EYGÄ° / MÄ°LLÄ° GAZETE