ErdoÄŸan: Lanetliyorum

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, TESK Genel BaÅŸkanı Bendevi Palandöken ve beraberindeki heyeti CumhurbaÅŸkanlığı Sarayı'nda kabul etti.

Esnaf ve sanatkarlara konferans salonunda seslenen ErdoÄŸan, "Evinize, milletin evine, CumhurbaÅŸkanlığı Külliyesi'ne hoÅŸ geldiniz" ifadesini kullandı.

Buraya harcanan her kuruÅŸ, verilen her emeÄŸin milletin ve devletin itibarını yükseltmek için olduÄŸunu söyleyen ErdoÄŸan, "Ä°tibardan tasarruf olmaz. Ä°tibar çok çok önemlidir. Bizler bugün varız, yarın olmayacağız ama bu mekan inÅŸallah kadim medeniyetimizin diÄŸer eserleri gibi burada nice cumhurbaÅŸkanlarına ev sahipliÄŸi yapacak" diye konuÅŸtu.

Mekanların insanlarla anlam kazandığını, burada farklı kesimlerden insanlarla bir araya geldiÄŸini anlatan ErdoÄŸan, daha önce muhtarları ağırladığını, 50 bin muhtarı ağırlamayı hedeflediÄŸini söyledi.

ErdoÄŸan, milletle buluÅŸmalarının devam edeceÄŸini, bugün de 1 milyon 650 bin esnaf ve sanatkarı temsilen konukları ağırlamaktan duyduÄŸu memnuniyeti dile getirdi.

Esnaf ve sanatkarın toplumun omurgası olduÄŸunu, bu omurga ne kadar saÄŸlam olursa ülkenin de o kadar güçlü olacağını dile getiren ErdoÄŸan, "Omurgasız bir bedenin ayakta kalması nasıl mümkün deÄŸilse, esnaf ve sanatkarının güçlü olmadığı bir Türkiye'nin de tüm ihtiÅŸamıyla ayakta kalabilmesi, geleceÄŸine umutla bakabilmesi mümkün deÄŸildir" diye konuÅŸtu.

Esnaf ve sanatkarların tarihte de önemli yeri olduÄŸunu vurgulayan ErdoÄŸan, "Esnaf ve sanatkarı özellikle toplumdan tecrit etmeye kalkarsanız o toplumu zayıf düÅŸürürsünüz" dedi.

CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, ne zaman sıkıntıya düÅŸülse esnaf ve sanatkarın, ülkenin ve toplumun bütünleÅŸtirici, birleÅŸtirici gücü olarak devreye girdiÄŸini kaydetti.

KırÅŸehir ziyaretini hatırlatan ErdoÄŸan, "Siyasi tarihimde hakikaten KırÅŸehir'de böyle bir buluÅŸma olmamıştı" dedi.

AhiliÄŸin 3 açık, 3 kapalı ÅŸartını anlatan ErdoÄŸan, 3 açık ÅŸartı "Elini, kapını, sofranı açık tut", 3 kapalı ÅŸartı "Dilini, gözünü, belini baÄŸlı tut" olarak sıraladı. CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, "Bu ilkelere sıkı sıkıya baÄŸlı bir esnaf teÅŸkilatı ve onun mensupları her türlü krize, sıkıntıya karşı zırhlanmış, ÅŸerbetlenmiÅŸ demektir. Ahilik geleneÄŸinde ifadesini bulan ahlaka sahip çıktığınız, bu geleneÄŸi yaÅŸattığınız sürece hiç bir güç sizlere, sizin ÅŸahsınızda bizlere zarar veremez, hiç bir güç sizleri ortadan kaldıramaz" ÅŸeklinde konuÅŸtu.

ErdoÄŸan, geçmiÅŸte esnafın ve sanatkarın ihmal edildiÄŸi, yok sayıldığı, görmezden gelindiÄŸi dönemler yaÅŸandığını belirleterek, "Esnafın sokakta gösteri yapmaya mecbur bırakıldığı, esnafla devletin karşı karşıya getirildiÄŸi günler oldu. Biz, BaÅŸbakanlığımız döneminde de CumhurbaÅŸkanlığımız döneminde de attığımız her adımda esnafımızla hareket ettik, ediyoruz" dedi.

Kamuya borçların yapılandırılmasından, kredi imkanlarının geniÅŸletilmesine kadar esnafı güçlendirecek, esnafın önünü açacak düzenlemeleri birer birer hayata geçirdiklerini anlatan ErdoÄŸan, en son perakende ticaretin düzenlenmesine iliÅŸkin kanunu da çıkardıklarını hatırlattı.

Kanunun tüm esnaf ve sanatkarlara hayırlı olmasını dileyen ErdoÄŸan, esnaf ve sanatkarlara, verdikleri teÅŸekkür ilanındaki iltifatları, kadirÅŸinaslıkları için ÅŸükranlarını sundu.

"Bu idari yapıda, elbise Türkiye'ye dar geliyor"

Türkiye, büyüdükçe, güçlendikçe, imkanları ve kabiliyeti arttıkça yeni ihtiyaçların ortaya çıktığını, bir süredir tartışmaya açtığı, üzerinde konuÅŸulmasını istediÄŸi baÅŸkanlık sisteminin, böyle bir ihtiyacın ürünü olduÄŸunu belirten ErdoÄŸan, 1940'ların, 1970'lerin, 1990'ların Türkiyesi ile bugünün Türkiyesinin çok farklı olduÄŸunu ifade etti.

Dün, toplu iÄŸne bile üretme imkanı olmayan, asgari ihtiyaçlarını karşılamakta zorluk çeken, 70 sente muhtaç ekonomisiyle, kendisine yön vermekte, istikamet çizmekte zorlanan bir Türkiye'nin olduÄŸunu kaydeden ErdoÄŸan, "Bugün hamdolsun, 78 milyonu bulan nüfusuyla, 800 milyar dolarlık milli geliriyle, 158 milyar dolarlık yıllık ihracatıyla, yüzde 10'un altına düÅŸmüÅŸ iÅŸsizliÄŸi ve enflasyonuyla, bölgesel ve küresel konulardaki liderlik konumuyla bambaÅŸka bir Türkiye var" diye konuÅŸtu.

"Artık, Türkiye'deki bu idari yapıda, elbise Türkiye'ye dar geliyor, artık bunu aÅŸmamız lazım" diyen ErdoÄŸan, Türkiye'yi hala eskinin kriterleriyle, ölçüleriyle, parametreleriyle deÄŸerlendirenlerin, bu gerçeÄŸi göremediÄŸini dile getirdi.

Yeni, büyük Türkiye'yi anlamayanların, anlayamayanların, diÄŸer pek çok mesele gibi, baÅŸkanlık sistemi tartışmasında da yanlış yerde durduÄŸunu, konuya yanlış pencereden baktığını belirten ErdoÄŸan, "Üstelik bunu açıkça da ifade ediyorlar. Çok enteresan, bir muhalefet partisinin genel baÅŸkanı çıkmış diyor ki; 'Biz, ErdoÄŸan'ın beyaz dediÄŸine siyah, siyah dediÄŸine beyaz deriz'. Bu ne demek biliyor musunuz? Tam, ÅŸecaat arz ederken sirkatin söyleyenler bunlar. Güya büyük bir laf edecek ama bunu yaparken küçüldükçe küçülüyor" dedi.

"Milletin tercihine saygısızlıktır"

"Sen, bunun beyaz olduÄŸunu biliyorsun ama bunu ErdoÄŸan söylediÄŸi için kabul etmiyorsun ve diyorsun ki 'Hayır siyahtır' Åžimdi böyle siyaset olabilir mi?" ifadesini kullanan ErdoÄŸan, ÅŸöyle konuÅŸtu:

"Söylenen sözün, yapılan iÅŸin doÄŸruluÄŸuna, yanlışlığına, faydasına, zararına deÄŸil de sadece söyleyene bakarak tavır aldığını ifade edebilen bu anlayış tam eski Türkiye prototipidir. Halbuki bizim tartışılmasını teklif ettiÄŸimiz baÅŸkanlık sistemi o siyasi partinin yıllarca savunduÄŸu, dile getirdiÄŸi bir sistemdir. Bu görüÅŸ, rahmetli TürkeÅŸ tarafından, 'Tarih ve töremize uygun olarak baÅŸkanlık sistemini savunuyoruz' diye açıkça ifade edilmiÅŸ olan bir sistemdir. Sırf biz önerdik diye kendi tarihlerine, törelerine ters düÅŸmek pahasına baÅŸkanlık sistemine karşı çıkıyorlar. NeymiÅŸ efendim? Bu ülkede 'Duçe, Führer, çar' çıkmazmış. Biz, bu ülkede bir daha milli ÅŸef özentileri çıkmasın diye baÅŸkanlık sistemi diyoruz. Biz, bu ülkede, bir daha vesayet odaklarından güç alınarak milletin iradesi hiçe sayılmaya kalkışılmasın diye baÅŸkanlık sistemi istiyoruz. Bu ülkede, hiç kimse millete efendilik taslamayı, mürebbi edasıyla parmağını sallayarak milleti terbiye etmeyi aklından geçiremesin diye baÅŸkanlık sistemini teklif ediyoruz."

Birisinin "Kuzey Kore'yi, Afrika'yı örnek gösterdiÄŸini", diÄŸerinin ise "kurtuluÅŸ savaşı vermekten" söz ettiÄŸini aktaran ErdoÄŸan, "Türkiye'ye bakıp da Kuzey Kore'yi, Afrika'yı gören anlayış, her ÅŸeyden önce milli iradeye, milletin tercihlerine saygısızlık yapmaktadır. Aynı ÅŸekilde 'savaÅŸ' kelimesini telaffuz eden kiÅŸi, bunun millete karşı bir savaşı ifade ettiÄŸinin farkında bile deÄŸil" diye konuÅŸtu.

Milletin yüzde 52'sinin oyuyla göreve gelmiÅŸ cumhurbaÅŸkanına, 'Ondan cumhurbaÅŸkanı olmaz' diyebilen bir anlayışın, Türkiye'ye bakınca Kuzey Kore'yi göreceÄŸini ifade eden ErdoÄŸan, kendilerini eleÅŸtirenlerin, gönüllerindeki özlemi ifade ettiÄŸini söyledi.

"Nasıl sakin olacağız?"

"Bize 'diktatör' diyenlerin, kendi partilerinde, camialarında yaÅŸanan en küçük bir farklılığa nasıl tahammülsüz olduklarını gördük, görüyoruz" diyen ErdoÄŸan, "Ä°hraç ediyorlar mı? Ediyorlar. Niye tahammül edemiyorlar? Hadi tahammül edin" dedi. ErdoÄŸan, ÅŸunları kaydetti:

"Kendilerinin de içinde bulunduÄŸu seçimle iÅŸ başına gelmiÅŸ olan bizi, bu ÅŸekilde eleÅŸtirenlerin, Mısır'da, Suriye'de kendi halkını insafsızca katleden diktatörler için ağızlarını açtıkların duydunuz mu? Ben, bu vesileyle DEAÅž'ın Ürdünlü pilotu yakma eylemini telin ediyorum, lanetliyorum. Tabii pilota rahmet dilerken, ailesine de baÅŸsaÄŸlığı diliyorum. Ürdün milletinin de başı saÄŸ olsun diyorum. Böyle bir vahÅŸet olamaz. Böyle bir ÅŸeyi kabullenmek mümkün deÄŸil. Bunun, bizim dinimiz Ä°slam'la yakından, uzaktan alakası yoktur. Bunların da Ä°slam'la alakası yoktur. Ä°ÅŸte Mısır'da 183 kiÅŸiye idam cezası verildi. Peki, bu idam cezasını veren yargı ve onun arkasında duran darbeci yönetimi acaba batıcı ülkeler ÅŸu anda telin ediyor mu? Avrupa'da idam yasak, yok. Peki çıkın konuÅŸun ya, bunlara bir ÅŸeyler söyleyin. Aynı ÅŸekilde Amerika, çıkın bir ÅŸeyler söyleyin. Aynı ÅŸekilde Rusya, çıkın bir ÅŸeyler söyleyin. Nasıl oluyor da hiçbir suçu olmayan bu insanlar darbeye karşı çıktıkları için 183 kiÅŸi idam ediliyor?"

"Diyorlar ki 'Sayın CumhurbaÅŸkanım, bu konularda biraz sakin olsanız. Nasıl sakin olacağız?" diyen ErdoÄŸan, Mehmet Akif Ersoy'un "AÄŸlarım, aÄŸlatamam; hissederim, söyleyemem; Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bizarım" dizelerini okudu. ErdoÄŸan, "Peki Rabbimiz ne diyor? Sevgili habibi ne diyor? Temel olarak, toplu olarak medeniyetimizin bu noktadaki yaklaşımını alıyorum; ya elimizle müdahale edeceÄŸiz, ya dilimizle müdahale edeceÄŸiz, buna da muktedir deÄŸilsek, kalbimizden buÄŸz edeceÄŸiz" diye konuÅŸtu.

"O Türkiye geride kaldı"

"Bunlar darbelerle, ara dönemlerin sisli ortamlarında iktidara gelmeye alışmışlar" diyen ErdoÄŸan, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Millete müracaat ederek, milletin desteÄŸini alarak, milletin teveccühüyle iktidara gelmek gibi bir düÅŸünceleri, bir umutları, hayalleri yok. Ä°stiyorlar ki Türkiye, bir kitap fırlatmasıyla, bir demeçle, bir fiskeyle bir gecede yerle yeksan olan zayıf bir ülke olarak kalsın. Onlar da kaos ortamından kendilerine güç ve iktidar devÅŸirsin. Hiç kimse kusura bakmasın, o günler geçti. O Türkiye geride kaldı. Artık manÅŸetlerle, manipülasyonlarla, lobilerle yönetilen, istikameti çizilen, geleceÄŸi belirlenen bir Türkiye yok."