Güncel
Çadırlar ayrı dram ortak
Ülkelerindeki iç savaştan kaçan Suriyeliler için umudun adreslerinden biri de İzmir. Kent içinde barınma fırsatını bulamayanlar, hijyenden yoksun boş bir araziye kurdukları çadırlarda yaşama tutunma derdinde. İstekleri ise, çocuklarını soğuktan korumak için barınacak bir ev ve sürekli bir iş sahibi olmak.
Kimi taşıma suyla leÄŸende çamaşır yıkıyor, kimi etraftan topladığı çalı çırpıyla yaktığı ateÅŸin üzerinde ekmek yapma derdinde. Olumsuz koÅŸullara aldırmayan çocuklarsa yalın ayak oyun peÅŸinde.
Onlar ülkelerindeki iç savaÅŸtan kaçan Suriyeliler. IŞİD’in yaÅŸamlarını tehdit ettiÄŸi Kobanililerin çoÄŸunlukta olduÄŸu yaklaşık 800 Suriyeli, iki ay önce, Ä°zmir’in Torbalı ve Bayındır ilçeleri arasındaki yol kenarına gelip yerleÅŸti.
Naylon çadırlarda yaşıyorlar
Onları buraya getiren, paraları olmadığı için kent içinde barınacak yer bulamamaları. Çare bulamayınca yine yollara düÅŸmüÅŸler ve yeni yaÅŸam koÅŸullarını saÄŸlamak için burayı tercih etmiÅŸler. Üzeri naylonla kaplı 93 ayrı çadırda hayatta kalmaya çalışıyorlar.
Ä°çinde kalanların sayısının 15 kiÅŸiye kadar yükseldiÄŸi çadırlar da var.
Tuvalet, banyo, yemek ihtiyaçlarını dışarıda gidermek zorundalar. Bunların yanında ÅŸimdilerde soÄŸuk hava, iÅŸsizlik ve hijyenik olmayan ortam, baÅŸ etmeleri gereken en büyük sıkıntıları.
'Günlük iÅŸlerde çalışıyorduk'
Zor yaÅŸamına göÄŸüs germeye çalışan Nesrin Mestu, Kobani’den önce Bursa’ya oradan da Ä°zmir’e geldiklerini anlatıyor:
"13 kiÅŸilik bir aileyiz. Suriye'yi terk edeli yedi ay oldu. Ä°ki aydır burada, çadırda yaşıyoruz. Tarlalara gidip mandalina topluyorduk. Günlük 35 lira alıp geçiniyorduk. Ama ÅŸimdi mandalina bitti. Ä°ki gündür hiçbir iÅŸ yapmadan oturuyoruz. Åžimdi pırasa zamanıymış. Belki gelip, bizi çalıştırmak isteyen olur diye bekliyoruz."
Mestu’ya göre, bulundukları ortamdaki olumsuz koÅŸullardan en çok çocuklar etkilenmiÅŸ, soÄŸuk havayla birlikte hastalık kol geziyormuÅŸ.
"Ne kadar da çadırlar içine soba kursak ısınamıyoruz. Çocuklar sürekli hastalanıyor. Bizim durumumuzu farkeden bazı dernekler gelip muayenelerini yaptı, tedavilerinde yardımcı oldu. Giyecek, yiyecek getirenler de oldu. Ama bunlar çözüm deÄŸil. Çöplerimiz hemen çadırlarımızın yanı başında. Bu ortamdan bir an önce kurtulmamız gerekiyor. Åžu an ülkemize dönemeyiz. Başımızı sokacak ev, para kazanacak iÅŸ lazım bizlere."
'YaÅŸamak zor ama güvenli'
Muhammet Hüseyin ise ailesinin barınması için kurduÄŸu çadırın önünde zamanının çoÄŸunu çocuklarıyla ilgilenerek geçiriyor. Ülkelerinde can güvenliÄŸi olmadığı için yollara düÅŸtüklerini söylüyor:
"SavaÅŸ olmasa ülkemizi terk etmezdik. Çaresiz kalınca yollara düÅŸtük, buraya geldik. Geri dönme amacımız ÅŸu an için yok. Burada da yaÅŸam zor ama güvenli. Ölmek yerine buradaki sıkıntılarla mücadele etmeye çalışıyoruz. Para kazanamamak en büyük zorluk. BoÅŸ boÅŸ oturup geleceÄŸimizin ne olacağını bekliyoruz. Sıcak bir yuvamız olsa her ÅŸey daha güzel olacak. Ama yine de burada bir ÅŸekilde idare ediyoruz."
'Umutla göçüyoruz'
Yanımıza gelen Heysen Nasır da yarım Türkçesi ile çadırlarda kalanların Kobani, Halep ve Åžam’dan geldiklerini söylüyor. Nasır zaman zaman güvenlik güçlerinin gelip geçici kimliÄŸi olmayanlarla ilgili iÅŸlem baÅŸlattığını anlatıyor:
"Herkes yeni bir umutla buraya geldi. Bursa’dan, Adana’dan gelenler var. Åžartlar daha iyi neredeyse oraya gidiyoruz. Åžimdilik burada ülkemize göre ÅŸartlar iyi diyebiliriz. Can güvenliÄŸi derdimiz yok ama ev olmaması, bu soÄŸuk havalarda yaÅŸamımızı zorlaÅŸtırıyor. Çocuklar, iÅŸsiz gençler hep sokakta. Günlük yerine sürekli bir iÅŸimiz olsa, para kazansak zaten bu ÅŸekilde yaÅŸamayız."
'Zorluklara katlanıyorum'
Aemn Ali’nin, çadırda kalmanın verdiÄŸi tüm zorluÄŸa raÄŸmen yüzü gülüyor, bebeÄŸini de kucağından düÅŸürmüyor:
"Çocuklarımın geleceÄŸi için yollara düÅŸtüm. Suriye’de kalsaydık öldürülecektik, ailem paramparça olacaktı. Zor bir kararla yollara düÅŸtüm. Hayat orada da burada da zor. Ama ÅŸimdi hep bir arada olduÄŸumuz için mutluyuz. Çocuklarıma güzel bir gelecek saÄŸlamam lazım. Nasıl olur bilmem ama bunun için tüm zorluklara katlanıyorum."
Kaynak: Al Jazeera
Turaç Top
Henüz yorum yapılmamış.