Güncel
Orhan Miroğlu: Pratikte Öcalan'ı reddetmek söz konusu
İstanbul’da dün dört ayrı yerde bomba paniği yaşandı. Benzer düzenekte olan bombalardan birisi Fatih’te patladı, olayda ölü ya da yaralanan olmazken, düzenekten, “Cizre’nin hesabı sorulacak” mesajı çıktı.
Cizre’de yaÅŸanan olayların ardından dün Ä°stanbul’da 4 ayrı noktada bomba paniÄŸi yaÅŸandı. Fatih, Sultangazi, KasımpaÅŸa ve Maltepe’deki 4 ayrı noktaya bırakılan paketlerde bomba düzenekleri çıktı. Fatih’te kurulan düzenek patlarken olaydan ölen ya da yaralanan olmazken paketlerde “Cizre’nin hesabı sorulacak” mesajı dikkat çekti.
Çözüm sürecinde Abdullah Öcalan’ın bu tarz eylemlerin yapılmaması gerektiÄŸini belirten mesajlarının ardından yaÅŸanan olaylar akıllara soru iÅŸaretleri getiriyor.
Peki, bu olaylarla çözüm süreci ve yaklaÅŸan seçimler arasında bir baÄŸlantı var mı?
Gazeteci – Yazar Orhan MiroÄŸlu, Cizre ve Ä°stanbul’da yaÅŸanan olayları ve HDP’nin seçim stratejisini AjansHaber’e deÄŸerlendirdi.
“PRATÄ°KTE ÖCALAN’I REDDETMEK SÖZ KONUSU”
‘Çözüm sürecinden bu yana aslında Öcalan’a evet diyerek sahada pratikte Öcalan’ı reddetmek söz konusu’ diyen MiroÄŸlu, “Abdullah Öcalan’ın bu mesajını Hatip Dicle, Cizre’ye götürdü. Cizre’de kalabalık bir mitingde Abdullah Öcalan’ın bir fikri olarak, hendek kazılmaması, eylem yapılmaması, demokratik eylemlerde maskelerin kullanılmamasını somut olarak iletti. Bu mesajdan sonra ne hikmetse bu eylemler arttı. Demek ki Kürt siyasetinde Abdullah Öcalan gibi düÅŸünüp çözüm sürecinde ÅŸiddetin sona ermesi için bir fikri zeminin, psikolojik zeminin oluÅŸmasını isteyenler var. Bir de bunun karşıtında istemeyenler var. Bu çatışma biraz böyle görünüyor” dedi.
“HDP GÄ°RDİĞİ BÜTÜN SEÇÄ°MLERDE, BARAJ YAKLAÅžMIÅž BÄ°R PARTÄ° DEĞİL”
HDP’nin parti olarak seçime girme kararını deÄŸerlendiren MiroÄŸlu, “Bu ortamda HDP’nin barajı söz konusu ederek parti ile gireceÄŸini ilan etmesi peÅŸinen bir ÅŸeyi kabul etmektir. Çünkü mantıklı olmak gerekirse HDP girdiÄŸi bütün seçimlerde baraja çok yaklaÅŸmış bir parti olamadı. Bir tek CumhurbaÅŸkanlığı seçimlerinde oldu. O da artık seçimlerde kimin kime oy attığı bir sır deÄŸil. Ekmeleddin Bey’in CHP camiasında yarattığı huzursuzluk nedeniyle 600-700 bin oy HDP’nin adayına geldi ama bu HDP’nin politikalarının onaylandığı anlamına gelmiyordu. Bu kayışı siyasi olmaktan ziyade kendi adaylarına karşı çıkmak. Bir nevi kendi partilerini cezalandırmak gibi oldu. Yine AK Parti’den 200-300 bin oy aldı Selahattin Bey. O da AK Parti’ye oy veren Kürtlerin, ilk kez CumhurbaÅŸkanlığına bir Kürt aday oldu ve oy verebiliriz düÅŸüncesi ile oldu” diye konuÅŸtu.
“BARAJIN AÅžILAMAYACAÄžI BÄ°LÄ°NÄ°YOR”
Toplamda 1 milyona tekabül eden bir oyun yeniden genel seçimlerde HDP’ye gideceÄŸine dair hiçbir somut sebep olmadığını dile getiren MiroÄŸlu, “Dolayısıyla bunlar emanet oylardır. Kaldı ki seçime katılım yüzde 75 oranında oldu. Genel seçimlerde Türkiye’de katılım her zaman çok fazladır. Bu seçimlerde, 2020’li yılların Türkiye’sini ÅŸekillendirmek için yapılacak olan seçimler olması bakımından yine katılımın yüksek olacağını ve kendi partisinde ısrar edeceÄŸini söyleyebiliriz. Katılım yüksek olduÄŸu zaman HDP’nin oyları yüzde 7 – 7,5 oranında seyrediyor kamuoyu yoklamalarında. Yani baraj aşılamayacak bu biliniyor” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
“KÄ°M YAPIYORSA, KÜRT MESELESÄ°NDE ŞİDDET ALANINDA BÄ°R TERCÄ°H YAPIYOR”
Bu durumun krize yol açabileceÄŸini söyleyen MiroÄŸlu, “Hem siyasi alanda böyle bir krizi tercih etmek, hem de bu krizin ÅŸiddet yönünde onu besleyecek iÅŸler yapmak akla bir siyasi tercihi getiriyor. Kim bu tercihi yapıyorsa bence hem demokratik siyaset alanında hem de Kürt meselesiyle alakalı ÅŸiddet alanında bir tercih yapıyor. Dolayısıyla bunu iyi tespit etmek lazım. Çünkü bu tercih varsa o zaman demokrasi güçlerinin, bunun aksini düÅŸünen insanların da farklı tercihler yerine getirmesi gerekir. Bu tercihi yapanların Türkiye’ye biçtiÄŸi role razı olmamak gerekir. Kürt meselesinde istediklerine razı olmamak gerekir” dedi.
“HEM Ä°STANBUL’DA HEM CÄ°ZRE’DEKÄ° OLAYLAR SÄ°YASÄ° BÄ°R TERCÄ°HÄ° ORTAYA KOYUYOR”
YaÅŸanan olayların provokasyon olarak deÄŸerlendirilmesini algı operasyonu olarak niteleyen MiroÄŸlu, “Kürt meselesinde yığınla provokatif eylem var, biliyoruz bunu fakat bu yaÅŸadıklarımızı bununla açıklamak çok makul görünmüyor. Hatip Bey, Cizre’ye gittiÄŸi gün 12 yaşında bir çocuk öldürülüyor. Sonra HDP heyeti hem Yalçın AkdoÄŸan’la hem Efkan Ala ile görüÅŸüyor ve oradan iyi bir netice çıkıyor. Ä°ÅŸte, Cizre olaylarının iÅŸbirliÄŸi yapılarak araÅŸtırılması fikri çıkıyor. Heyet daha Cizre’ye varmadan, Cizre Kaymakamlığı’na roketatarla saldırı düzenleniyor. Türkiye’de provokasyonlar oluyor ama elinde roketatarla dolaÅŸan provokatör de yoktur herhalde. Hem Ä°stanbul’daki olaylar hem Cizre’deki olaylar ortaya siyasi bir tercihi koyuyor. Önemli olan neden bu siyasi seçim, seçimlere az kalmışken, Abdullah Öcalan’la görüÅŸülürken, güçlü bir grup olarak seçime girilmesi mümkünken, hatta Kandil’le görüÅŸülürken hatta ve hatta MÄ°T’in Erbil’de büro açıp sürece oradan da katkı saÄŸlamayı amaçlamışken ortaya çıkıyor. Bütün bunların olması tesadüf deÄŸil” deÄŸerlendirmesinde bulundu.
KAYNAK: AjansHaber
Henüz yorum yapılmamış.