Paris Büyükelçisi: Saldırının İslam diniyle ilgisi yok

Fransa CumhurbaÅŸkanı François Hollande’ın “Saldırıların Ä°slam diniyle ilgisi yoktur” açıklamasını deÄŸerlendiren Paris Büyükelçisi Hakkı Âkil ÅŸunları söyledi:

“Tabii ki bunun Ä°slam diniyle hiçbir ilgisi yoktur, terörün ne dini vardır ne imanı ne de etnik bir ÅŸeyi. Terör sadece terörizme mesnet saÄŸlayabilecek ve o günkü konjonktüre baÄŸlı bazı deÄŸerleri kullanır. Bu etnik, dini veya ideolojik bir kimlik olabilir. GeçmiÅŸte ideolojik kimlikler daha ziyade teröre mesnet teÅŸkil ediyorlardı. Onun için terörü terör olarak görmek lazım ve her zaman söylendiÄŸi gibi terörün bir etnik, ideolojik veya dini bir kimliÄŸi olmamalıdır. Terör o günkü konjonktüre göre ne iÅŸine geliyorsa onu kullanır ve bugün de Ä°slami deÄŸerleri kullanıyor. Belki kendisi için daha yararlı, daha cazip diye. Bu nedenle ben her zaman vurguluyorum; Sovyetler BirliÄŸi çöktükten sonra maalesef dini deÄŸerler siyasi bir deÄŸer olarak yeniden ortaya çıkmıştır.”

“Medeniyetler ittifakına daha fazla destek verilmeliydi”

Büyükelçi Hakkı Âkil, CumhurbaÅŸkanı Tayyip ErdoÄŸan’ın bugünleri öngördüÄŸünü söylüyor.

“Bugünkü geliÅŸmeleri o günden öngören dönemin BaÅŸbakanı Sayın CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan, “medeniyetler ittifakı” giriÅŸimini baÅŸlatmıştır ve amacı da bugünlere gelinmesini engellemekti. Maalesef o giriÅŸime gerekli olduÄŸu kadar destek verilmediÄŸi için bugünlere gelindi. O giriÅŸime o zamanlar gerekli desteÄŸi verip, uluslararası toplum bu hassasiyeti daha iyi anlasaydı bugünlere gelinmezdi.”

“Bütün dünyayı zor günler bekliyor”

Büyükelçi Âkil, Al Jazeera’nin, “Amerika’da 11 Eylül dönemi saldırıları sonrasında yaÅŸanan dönem, Fransa’da tekrar mı edecek?” sorusuna, “Tüm dünyayı zor günler bekliyor” diye cevabını verdi ve Fransa’daki olaylardan bir gün önce Sultanahmet’te bir polisin ÅŸehit edildiÄŸine dikkat çekti.

“Fransa’da keza terörizme karşı mücadele eden ön saflardaki ülkelerden birisi olduÄŸu için, bu terör eylemine maruz kalmıştır. Terörle mücadelede uluslararası iÅŸbirliÄŸi kararlılıkla sürdürülmelidir. Teröre karşı biraz taviz veriyor konumuna düÅŸtüÄŸümüz takdirde, bu mücadelede çok zorluklarla karşılaÅŸabiliriz.”

“Terörün ne zaman, nerede, kime karşı olacağını bilemezsiniz”

Âkil, Fransa’daki Türk toplumunun saldırı sonrası endiÅŸe ve kaygı duyup duymadığı yönündeki soruya da, Paris BüyükeçiliÄŸi yaptığı 8 aydır, devlet yetkilileri ve yerel yöneticilerle yapığı görüÅŸmelerde, Türk toplumunun örnek teÅŸkil ettiÄŸinin ifade edildiÄŸini söyledi. 

“Türk toplumu bugüne kadar bu tür olayların dışında kalmıştır ama bu demek deÄŸildir ki Türk toplumuna karşı herhangi bir saldırı giriÅŸimi olmaz. Türk toplumuna yönelik özel bir tehdit görmüyorum ama her an her ÅŸey olabiliyor.”

“Fransa’da idam cezasının geri geleceÄŸine ihtimal vermiyorum”

Büyükelçi Hakkı Âkil, Fransa’daki katliam ve saldırıların ardından, Le Pen cephesinden gelen, “Ä°dam cezası geri getirilsin” çaÄŸrısını da ÅŸöyle yorumladı: 

“Bu tür olaylar sıcakken o heyecanla bir çok öneri gündeme gelir. Ama ben Fransa’da idam cezasının yeniden geri geleceÄŸine pek ihtimal vermiyorum. Bunlar olayların sıcağı sıcağına gündeme getirilmiÅŸ konulardır diye düÅŸünüyorum. Türkiye’de de idam cezası kaldırıldı. Biz ciddi bir terörizmle tehdidiyle karşı karşıyayız. Buna raÄŸmen biz hiç bir zaman idam cezası ülkede siyasete geri gelsin mi tartışmasına girmedik. Ä°dam cezasının sorunları çözmediÄŸini idam cezası olan ülkelerde görüyoruz. Ä°dam cezasının caydırıcı olmadığını bizzat geçmiÅŸte yaÅŸayarak gördük.”

“Polisin hazırlıklı, silahlı kiÅŸiler karşısında fazla yapabileceÄŸi bir ÅŸey yok”

Büyükelçi Hakkı Âkil, terör saldırıları karşısında Fransız polisinin yeterince önlem almadığı iddiaları için de “Terör öyle bir ÅŸeydir ki ne zaman, nerede ortaya çıkacağı belli deÄŸildir. Tedbir alıp oraya polis koysanız bile bu polislerin oraya hazırlıklı silahla gelmiÅŸ kiÅŸiler karşısında fazla yapabilecekleri bir ÅŸey yok. Bu nedenle bu tür saldırıların ardından birilerini suçlu göstermek yerine bu iÅŸin kökenine inilip nasıl çözülebilir konusunda fikir yürütmemiz bence daha yararlı olur” dedi. 

"Terörden bahsederken 'ama' kelimesi kullanılmamalıdır"

1975’te Ermeni örgüt ASALA’nın Paris Büyükelçisi Ä°smail Erez ve makam ÅŸöförü Talip Yener’i ÅŸehit ettiÄŸi saldırının, o dönem Fransa’da nasıl yankılandığı sorusu üzerine ÅŸunları söyledi:

“Terörizmden ve terörden bahsederken ‘ama’ kelimesi kullanılmamalıdır" diyen Büyükelçi Âkil, Türk diplomatlara yönelik ASALA saldırılarının olduÄŸu dönemlerde Fransa'nın bu hataları çok yaptığını söyledi: 

"Kendileriyle bir ilintisi olmadığı için Ermeni terör örgütü ASALA’nın eylemlerinden sonra ‘ama’ deyip, birçok yaÅŸlı Ermeni’yi televizyonlara çıkarıp bir gerekçe oluÅŸturmaya çalıştılar teröre. En sonunda terör 1983 Temmuz ayında kendilerini vurduÄŸu zaman Orly’deki patlamada, Fransa’daki Ermeni teröristleri 24 saat içerisinde tutukladılar. Bu nedenle terörün ‘ama’sı olmaz, terörün arkasına ‘ama’ kelimesini koyduÄŸunuz zaman her terörist grubun bir açıklamasını bulursunuz, ortada terörle mücadele diye bir ÅŸey kalmaz.”

“2015, 1915 olaylarının 100. yıldönümü”

2015, 1915 olaylarının 100. yıldönümü. Fransa Ermeni diasporasının en güçlü merkezlerinden biri. Büyükelçi Âkil, Ankara'nın bu konuda nasıl bir politika izleyeceÄŸi sorusu üzerine, “2015’te 2014, 2016, 2017 gibi bir sene olacaktır. Ermeniler açısından 2015, 1915 senesinde yaÅŸadıkları acıların 100. yılına denk gelmektedir. Tabii ki bunu anacaklardır. Kendileri bu acılarını anabilmek için 2015 bir vesile teÅŸkil edecektir. Bir çok etkinlik düzenleyeceklerdir” dedi.

“2015 iki toplumun yeniden buluÅŸması için bir vesiledir”

Hakkı Âkil, Türk Büyükelçisi olarak iki konunun önemli olduÄŸunu, anma etkinliklerinin Türk düÅŸmanlığına veya kin ve nefret söylemine dönüÅŸmemesinin ve iki toplum arasında çatışmalara yol açmamasını umut ettiÄŸini söyledi. Bir barış söyleminin geliÅŸtirilmesinin de önemine dikkat çekti: 

"2015 senesinin aynı kültürü, hayatı, coÄŸrafyayı paylaÅŸmış bin yıldır bir arada yaÅŸamış iki toplumun yeniden buluÅŸması, barışması için bir vesile teÅŸkil etmesidir. Benim büyükelçi olarak 2015’ten beklentilerim bunlar. Çok ÅŸey yapılabilir. Önemli olan iki tarafta da böyle bir irade olmasıdır. Türk tarafında böyle bir irade vardır tabii, ben ümit ediyorum önümüzdeki dönemde de Ermeni tarafından böyle bir irade geliÅŸir. Çünkü biz hep bir arada yaÅŸamışız, ÅŸu anda da komÅŸuyuz. KomÅŸuluk da yüzlerce yıl devam edecek. Bu iki halk arasında benim için çok önemli bin yıl dostça yaÅŸamış ve Osmanlı Ä°mparatorluÄŸu içerisinde sadık tebaa olarak anılmış. Her zaman dostluÄŸuna güvenilmiÅŸ. Ä°stanbul’un Ä°stanbul olmasına, Anadolu’nun Anadolu olmasına büyük katkılar saÄŸlamış bir toplumla neden bir an önce barışıp eski güzel günlere dönemeyelim? 1915 olaylarının tarifi ayrı bir konudur. Üzerinde tarihçiler, hukukçular çalışırlar. Bu konuda politikamız açık, Ermeni tarafına teklifimiz vardır, ortak bir tarih komisyonu kuralım. Uluslararası bütün tarihçileri çağıralım, hem Türkiye hem Ermenistan’da ilgili baÅŸkentlerde arÅŸivlerimizi açalım. Buralardan çıkacak sonuçları tabii ki kabulleneceÄŸiz. YaÅŸadığımız acılardan dostluk çıkarabileceÄŸimizi düÅŸünüyorum.”

“Perinçek aleyhine açılan davaya Ermenistan’ın taraf olması doÄŸaldır”

Ä°ÅŸçi Partisi lideri DoÄŸu Perinçek aleyhine Ä°sviçre’nin temyize götürdüÄŸü dava 28 Ocak’ta Strasbourg’da Avrupa Ä°nsan Hakları Mahkemesi Büyük Daire’de yeniden görülecek. “Ermeni soykırımını inkâr davası”na, Fransa ve Ermenistan’ın müdahil olması sorusu üzerine, “Ä°sviçre bu konuda AÄ°HM’ye temyiz için baÅŸvurmayacağına dair DışiÅŸleri Bakanlığı’nın aÄŸzından her türlü garantiyi vermiÅŸti. Fakat en son gün nedense yeniden baÅŸvurma kararı aldılar” açıklamasını yapıyor.

“Ermenistan’ın taraf olması gayet doÄŸaldır. Fransa da taraf oldu, ben tahmin ediyorum. Ülkedeki Ermeni diasporasını tatmin için ama önemli olan ülkelerin taraf olması deÄŸil bu dosyanın hukuki açıdan neler getireceÄŸi. KiÅŸisel kanaatim hukuki hareket edilirse daha önce çıkan kararla aynı yönde bir karar çıkması yönündedir.”