"Medya Özgürlük ve Hakaret Konusunda Hep İki Yüzlü Davrandı"

Uluslararası Hukukçular BirliÄŸi Yönetim Kurulu Üyesi Av. Necip Kibar, Akit’e önemli açıklamalarda bulundu. Neslihan Dönmez olayı ile Konya’da CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a hakaret eden çocuÄŸu konuÅŸtuÄŸumuz Av. Kibar, Paralel Yapı hakkında da çarpıcı ifadeler kullandı.

Neslihan Dönmez olayının yaÅŸandığı zaman 28 Åžubat sürecine denk geliyor. Öncelikle 28 Åžubat döneminde neler yaÅŸandığından bahseder misiniz?

- Türkiye özellikle 28 Åžubat’ta darbe sürecine girmiÅŸtir. MeÅŸru bir hükümet, ahlaksız bir ÅŸekilde iktidardan düÅŸürüldü. O dönemde Ä°slam’ın deÄŸerlerine hakaret edildi ve toplumda dindar olan kesimler, tamamen küçük düÅŸürüldü. Ä°mam Hatip Okulları, Kur’an Kursları kapatıldı. Kur’an öÄŸrenme yaşına sınır getirilerek dindar kesimin önü kesildi. Arka planda da bankaların içi boÅŸaltılarak 50 milyar dolar civarındaki para hiç edildi. Böyle bir dönem yaÅŸadık ve bu dönemdeki hukuksuzlukların eÄŸitim ve öÄŸretim yasağı çerçevesinde de bir boyutu oldu. BaÅŸörtüsüne yasak getirildi ve üniversitelerde, Ä°mam Hatip okullarında okuyanlar maÄŸdur edildi.

Neslihan Dönmez olayı nasıl olmuÅŸtu?

- Neslihan Dönmez olayı da o dönemde, Anadolu’nun Karabük ilinin bir ilçesi olan Eskipazar’da cereyan eden bir hadisedir. Bu olaydan önce bir hadise yaÅŸanmıştı. Dönemin Milli EÄŸitim Bakanı Metin BostancıoÄŸlu, Zonguldak’ta katıldığı bir programda, dua eden imamı azarlamıştı. BostancıoÄŸlu, duasını bitiren imamın bizzat yanına giderek, “Atatürksüz dua mı olur?” diye imamı azarlamış ve toplum içinde küçük düÅŸürmüÅŸtü. Bu durum herkesin ağırına gitti. Olayın akabinde de BostancıoÄŸlu, Eskipazar ilçesine gelip burada bir törene katıldı.

Daha sonra ne oldu?

- BostancıoÄŸlu törende konuÅŸma yaparken müvekkilim Neslihan Dönmez, okuduÄŸu okulun penceresinde, iki tane karton kağıt açtı. Bunlardan birisinde, “Atatürk ilah deÄŸildir” diÄŸerinde ise “BaÅŸörtümden elini çek” yazılıydı. Bunlar, imama yapılan azarlama ile o dönemde baÅŸörtüsüne karşı yapılan haksızlıklara yönelik bir tepkiydi. Dönmez, slogan atarak, orada Metin BostancıoÄŸlu’nu protesto etti.

Neslihan Dönmez, protestodan sonra nasıl bir tepkiyle karşılaÅŸtı?

- Oradaki polisler tarafından aÄŸzı kapatılarak apar topar zorla yanındaki Rabia Demirkol isimli bir arkadaşıyla beraber gözaltına alındı. Ä°fade verdi ve tutuklandı.

Tutuklanmasının sebebi neydi?

- Üç tane tutuklanma sebebi gösterdiler. Birincisi; “Atatürk’ün manevi ÅŸahsiyetine hakaret.” Ä°kincisi; “Görevli memuru, cebir ve ÅŸiddet kullanarak, protesto etmek.” Üçüncüsü ise; “Yasadışı pankartları bir yerlere asmak.” Åžimdi Atatürk’ün ilah olmadığını belirtmek, hakaret deÄŸil ki! Atatürk’ü tazim eden, ona hakkını veren bir ifadedir. Görevli memurdan kasıt da Metin BostancıoÄŸlu’ydu ama 14 yaşındaki bir kız pencereden karton sallayarak, nasıl cebir ve ÅŸiddet kullanabilir? Böyle haksız ve hukuksuz suçlamalar yönelttiler ve tutukladılar. Bu kiÅŸi öÄŸrencidir, kaçma imkanı ve ihtimali yoktur. Ä°kametgahı bellidir. Bu nedenle sorgusu yapıldıktan sonra serbest bırakılmalıydı.

Kaç gün tutuklu kaldı ve davanın sonucu ne oldu?

- Yasaların kendisine verdiÄŸi protesto hakkını kullanan 14 yaşındaki Neslihan Dönmez, 41 gün tutuklu kaldı. Atatürk’ün manevi ÅŸahsiyetine hakaret suç sayılmadı. DiÄŸer iki suçtan dolayı cezalandırıldı ve bunlar paraya çevrildi. Yani suçlu bulundu!

Bu durum medyada gündem oldu mu?

- Sizin gazeteniz Akit ile Kanal 7 haricinde haber yapan olmadı. Diğer basın yayın kurumlarında haklı bir tutuklama yapılmış gibi haberler verildi.

Paralel Yapı’nın yayın organları nasıl bir yol izledi?

- Bugün Paralel Medya diye tabir edilen Zaman gazetesi ve Samanyolu grubunun yayın organlarının, 28 Åžubat sürecinin gerçekleÅŸtirenlerle ilgili ciddi bir problemleri olmadı. Üniversitelerden baÅŸörtülü kızların atılmasına, Ä°mam Hatip Okulları’nın kapatılmasına ve ordu’dan pek çok dindar insanın eÅŸinin baÅŸörtülü olması sebebiyle atılmasına duyarlılık göstermedi. Bu grubun lideri Fetullah Gülen, “baÅŸörtüsü füruattır” diye açıklama yaparak, toplumun duyarlılığı ile dini hassasiyetlerini kırmaya ve bu eylemlerin önünü kesmeye yönelik bir açıklama yaptı. Neslihan Dönmez olayında da takındıkları genel tavır gibi davrandılar. “Protestocu serbest bırakıldı” gibi Neslihan Dönmez’i sanki suçluymuÅŸ gibi gösteren haberler yaptılar.

Konya’da 16 yaşındaki M.E.A’nın CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’a hakaret etmesi ve sonrasında tutuklanmasını nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?

- Devletin en başındaki isme, yani CumhurbaÅŸkanına “hırsız” demek suçtur. CumhurbaÅŸkanlığı makamına böyle söyleniyorsa, Cumhuriyet savcıları harekete geçmelidir ve nitekim de geçmiÅŸtir. Bu, düÅŸünce özgürlüÄŸü deÄŸildir. Özgürlükler; hiç kimseye suç iÅŸleme hakkı, hakaret hakkı vermez. DüÅŸüncenizi muhalif de olsanız uygun bir dil ile ifade etme hürriyetine her zaman sahipsiniz. Biz bugün Türkiye’de buna sahibiz. Burada ÅŸahıs hakkında ihbarda bulunulması ve tahkikat yapılması doÄŸal bir olaydır ama ÅŸunu söyleyeyim; böyle bir eylem karşısında asgari ve azami cezası bellidir. Bu çocuk için de tutuklama kararı verilmemeliydi.

Neslihan Dönmez ile bu çocuk olayındaki farklar nelerdir?

- Neslihan Dönmez olayında müvekkilim bir suç iÅŸlememiÅŸtir. Anayasa’da kendisine verilen protesto eylemini yapmıştır. Konya’daki M.E.A. ise bir suç iÅŸlemiÅŸtir. CumhurbaÅŸkanı’na hakaret etmiÅŸtir. Ä°kincisi; medya dindarlara yönelik bir hukuksuzluk yapıldığında, bu tavrı eleÅŸtirmek yerine hukuksuzluÄŸu yapanları övüyor. Çünkü onlara göre söz konusu Müslümanlar ise gerisi teferruattır. Medyanın, Konya’daki M.E.A. olayına yönelik tavrını Neslihan Dönmez olayına bakış açısı çerçevesinde deÄŸerlendirdiÄŸimizde, ortada tam bir ikiyüzlülük, riyakarlık ve çifte standart var.

KANUN KARŞISINDA HERKES EŞİTTİR

Medyadan bahsetmiÅŸken, 14 Aralık’ta Samanyolu Yayın Grubu BaÅŸkanı Hidayet Karaca ile Zaman Gazetesi Genel Yayın Müdürü Ekrem Dumanlı’nın gözaltına alınmasını nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz? Gazeteciler suç iÅŸledikleri zaman gözaltına alınamazlar mı?

- Kanun karşısında 7’den 70’e herkes eÅŸittir. Hiç kimsenin olmadığı gibi gazetecilerin de suç iÅŸleme hakkı ve hürriyeti yoktur. Bunların iÅŸlemiÅŸ olduÄŸu suçlar, basın suçu deÄŸildir. Basın suçu dışında yine kanunun suç saydığı Türk Ceza Kanunu çerçevesinde ceza-i müeyyidesi olan birtakım fiillerden dolayı önce gözaltına alındılar, sonra da bir kısmı tutuklandı. Åžu an kovuÅŸturma aÅŸamasına geçildi ve muhtemelen haklarında dava açılacak.

Gazetecilerin uluslararası dolaÅŸma hakkı olduÄŸu için yurtdışına kaçma olasıklıkları daha fazladır. O yüzden herhangi bir suçtan dolayı tutuklanmış olmaları, basın mensubu sıfatıyla tutuklanmış olmasına yönelik bir olay deÄŸildir. Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca için basın mensubu ama çok ciddi suçlarla suçlanıyorlar. TahÅŸiye operasyonlarındaki hukuksuzluklar ortadadır. Toplu iÄŸne ile dahi insanlara zarar vermeyecek olan kiÅŸileri, eli bombalı, silahlı terör örgütü yapıyorsunuz. Hiçbir belge, bilgi yokken bunları el Kaide ile irtibatlandırmaya çalışıyorsunuz. 17 ay suçsuz yere hapis yatırıyorsunuz...

DUMANLI VE KARACA SUÇ Ä°ÅžLEDÄ°

Ekrem Dumanlı ile Hidayet Karaca’nın ifadeleri sırasındaki görüntülerinin paylaşılması suç mu?

- Mahkemede bizzat savcı sorgu yaparken ve hakime ifade verirken görüntü alınmış ve internete verilmiÅŸ ise bu mevcut yasalar çerçevesinde suçtur ve ceza-i müeyyidesi vardır.

Samanyolu’ndaki bir dizi ve Zaman gazetesindeki yazılar yoluyla algı opersyonu yapılması suç mu peki?

- Örgütlü suç çerçevesinde yapılıyorsa tabii ki Türk Ceza Kanunu’na göre suçtur. Gerek cemiyet, gerek çete, gerekse de terör örgütü kurmak yoluyla, siz suç iÅŸlemek amacıyla bir araya gelmiÅŸseniz, zaten kanun çerçevesinde örgütlenme suçunu iÅŸlemiÅŸ oluyorsunuz. Siz ÅŸimdi TahÅŸiye grubuna yönelik önce yayın organlarınızdan itibarsızlaÅŸtırma çalışması yapıyorsunuz. Suçun altyapısını oluÅŸturuyorsunuz. EÄŸer TahÅŸiyecilere yönelik bir operasyon yapılmasaydı, bu suç sayılmazdı ve hayali bir ÅŸey denilebilirdi. Ama netice hasıl olmuÅŸ, operasyon yapılmış, insanlar evlerinden alınıp cezaevlerine konmuÅŸ. Dolayısıyla bu bir suçtur.

FETULLAH GÜLEN ÖMRÜNÜ ABD'DE TAMAMLAYACAK

Fetullah Gülen hakkındaki yakalama kararını nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?

- Burada bahsettiÄŸimiz suçu iÅŸleyen grubun lideri Fetullah Gülen’dir. Burada örgüt kurulmaktan bahsediliyor ve Fetullah Gülen de burada sanık olarak deÄŸerlendiriliyor. Hakkında soruÅŸturma baÅŸlatılmış ve ÅŸu anda da kovuÅŸturma aÅŸamasına geçilmiÅŸ ve bu aÅŸamadan sonrada Interpol vasıtasıyla ülkeye getirilmesi yöntemi deneniyor.

Amerika, Fetullah Gülen’i Türkiye’ye verir mi?

- Bu durumu Fetullah Gülen’in Amerika ve Amerika’nın derin devletiyle olan irtibatına baÄŸlıyorum. Fetullah Gülen’in Amerika’daki konumu neyse, ona göre hareket edilecektir. Ben Amerika’nın Fetullah Gülen’i vermeyeceÄŸini düÅŸünüyorum. Zannediyorum ki; Fetullah Gülen hayatını orada tamamlayacaktır.

YENÄ° akit/ Hüseyin KulaoÄŸlu