Sosyal Medya

Coğrafyamız

'Orduyu yeniden yapılandırıyoruz'

Irak Dışişleri Bakanı İbrahim Caferi, Ankara ziyaretinin ardından Al Jazeera Türk'e konuştu. Ülkedeki Sünnilerin eleştirilerine yol açan Irak ordusunun Şii ağırlıklı yapısının dengeli temsil doğrultusunda yeniden yapılandırılacağını söyledi.



Türkiye-Irak Yüksek Düzeyli Ä°ÅŸbirliÄŸi Konseyi kapsamında BaÅŸbakan Haydar Ä°badi ve diÄŸer beÅŸ bakanla birlikte iki günlük bir ziyaret için Ankara'da bulunan Caferi, ziyareti ve gündemdeki bölgesel konuları Al Jazeera Türk'e deÄŸerlendirdi. Irak'taki Sünnilerin eleÅŸtirilerine yol açan, Åžiilerin yüzde 90'ından fazlasını oluÅŸturduÄŸu ve kontrol ettiÄŸi ordunun yapısının yeniden yapılandırılacağını açıkladı. Ancak aynı eleÅŸtirilere hedef olan yargı sistemi için böyle bir plan olmadığı mesajını verdi. Ankara, AÄŸustos ayında göreve baÅŸlayan Irak hükümetiyle görüÅŸmelerinde kapsayıcılık konusunda adımlar atılması gerektiÄŸini dile getirmiÅŸti.

Caferi; Erbil ve BaÄŸdat arasında varılan petrol anlaÅŸmasıyla ilgili daha fazla görüÅŸme yapılması gerektiÄŸini de söyledi. Halkbank'ta biriken, Kürt petrolünün satışından elde edilen gelirin ise BaÄŸdat üzerinden Irak'ın eyaletlerine dağıtılması gerektiÄŸini belirtti.

Erbil ve BaÄŸdat arasında bir petrol anlaÅŸması imzalandı. Bu anlaÅŸmayı kalıcı hale getirmek için görüÅŸmeleriniz sürüyor mu?

Türk heyetle görüÅŸmemizde birçok konu gündeme geldi. Petrol meselesi de bunlardan biri. Irak heyeti, petrolden elde edilen gelirin federal ve merkezi devlete ait olduÄŸunu, anayasaya da dayanarak vurguladı. Petrol, Irak merkezi hükümeti tarafından kullanılır ve ihraç edilir.

Merkezi hükümet ve IKBY arasında bu sorunu çözmek için bir inisiyatif geliÅŸti ve birçok yanlış anlaşılmayı netleÅŸtirdik. Bu anlaÅŸma temelde anayasaya dayanıyor ve petrol gelirlerinin dağılımını anayasaya baÄŸlıyor.

BaÄŸdat, petrol gelirlerinin dağıtımını açıkça belirleyen Irak anayasasına dayalı olarak merkezi hükümet tarafından Irak’taki vilayetlere dağıtılması gerektiÄŸini açıkça belirtti Erbil ile görüÅŸmelerde. Bir tur daha görüÅŸme yapılması gerekebilir, biz bu görüÅŸmelere hazırız.

Türkiye’nin arabulucu olması konusunda mesajlar var Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nden (IKBY).

Türk DışiÅŸleri Bakanı ve BaÅŸbakanı, Irak’ın toprak bütünlüÄŸüne, bağımsızlığına ve petrol gelirlerinin dağıtımı konusunda verilen karara baÄŸlı olduÄŸunu açıkça ifade etti. Türkiye’nin buna saygı duyduÄŸunu söyledi.  

Kasım ayında Türkiye’ye geldiÄŸinizde, Kürt petrolünden elde edilen ve Halkbank’ta tutulan paranın, gelecek görüÅŸmelerinizde ilk gündem maddelerinden biri olacağını söylemiÅŸtiniz. Bu görüÅŸmenizde bu konu gündeme geldi mi? Bu parayı merkezi hükümet olarak devralıp Irak’a dağıtımını yapmayı planlıyor musunuz yakın zamanda?

Petrol ihracı, taşınması ve gelirlerin dağılımı hakkında konuÅŸurken egemenliÄŸin bölünemeyeceÄŸini söylemiÅŸtim. Bunların tümü Irak anayasasına dayanan tek bir husus olarak görülmeli. Halkbank’taki para da bu ÅŸartlar altında ele alınıyor.

Bu konuyu biz dışiÅŸleri bakanları seviyesinde görüÅŸmedik ama Irak Petrol Bakanı Mehdi ve Türk Enerji Bakanı’nın görüÅŸtüklerini biliyorum. Aynı zamanda baÅŸbakanlar da bu konudaki görüÅŸmelerine devam ediyor.

Erbil ve BaÄŸdat arasında varılan anlaÅŸmada Ä°ran’ın rolü nedir?

Ä°ran komÅŸu bir ülke olarak BaÄŸdat ve Erbil’in iyi iliÅŸkilere sahip olmasını önemsiyor. Ama biz Ä°ranlı komÅŸularımıza, aynı Türk komÅŸularımıza söylediÄŸimizi söyledik. Bu Irak’ın kendi içindeki bir meseledir. Irak’ın egemenlik alanındaki içiÅŸleridir. Ancak bu iki ülkenin de (Ä°ran ve Türkiye) BaÄŸdat ve Erbil arasında köprüler inÅŸa etmek veya iki taraf arasında karşılıklı güveni güçlendirmek için yapacağı giriÅŸimleri memnuniyetle karşılarız.

ABD, Türkiye, Ürdün ve Suudi Arabistan’ın, Suriye’deki muhalefete yönelik ortak ‘eÄŸit-donat’ projesi var. Türk yetkililer, muhaliflerin sadece IŞİD ile deÄŸil, Esed rejimiyle de savaÅŸmak üzere eÄŸitilip donatılacağını açıkça belirtti. Siz bu projeyi destekliyor musunuz?

Türkiye’nin politikasını anlıyoruz ve kararlarına saygı duyuyoruz ancak bizim için Irak’ın tek bir düÅŸmanı var, IŞİD.  (Rejimi) Ä°mha çabaları IŞİD’e güçlenmesi ve daha fazla yayılması için fırsat verir. DiÄŸer taraftan biz Suriye’nin içiÅŸlerinin Suriyelilere bırakılması gerektiÄŸini düÅŸünüyoruz. Bugün Suriye ve Irak halklarına ve tüm dünyaya yönelik en yakın tehdit IŞİD’dir. Bu kritik ÅŸartlarda tüm çabalarını IŞİD tehdidine karşı yoÄŸunlaÅŸtırmalıyız. Bu bizim bakış açımız. Åžu veya bu rejime yöneltilecek herhangi bir karşı hareket beyhude olur.

Hükümetiniz IŞİD’i sadece bir güvenlik sorunu olarak mı görüyor?

Kesinlikle IŞİD krizi yüzeyde bir güvenlik krizidir. Ancak kültürel ve diÄŸer birçok faktörü içeren gizlenmiÅŸ bir içeriÄŸi de var. Bu Ä°slam’ın, genç adamları herkese karşı vahÅŸice eylemler bulunmak üzere toplamaya çalışan saptırılmış ve anormal bir kültürü. Aynı zamanda dünyanın birçok yerinde birçok devlet tarafından uygulanan politikaların baskısı altında kalan, ayrımcılık yapılan birçok insanın da bir yansıması… Bu baskılar, dünyadaki rejimlere ve tüm hükümetlere bir nefret ve reddetme durumu ortaya çıkardı.

Ekonomik faktörler bile buna sebep oluyor. Ä°ÅŸsiz ve para kazanamayan birçok genç erkek IŞİD tarafından iÅŸe alınıyor ve bu vahÅŸeti uygulamak için özel eÄŸitim alıyor. Bu sebeple IŞİD sadece suriye ve Irak’ta deÄŸil uluslararası alanda bir tehdittir. IŞİD üyeleri dünyanın her yerinden geliyor. Avrupa, Kanada, ABD ve Avustralya’dan bile var. Kesinlikle bu bir dünya savaşıdır. Bu sebeple bu kültüre bir denge saÄŸlamamız gerekiyor.

Aynı zamanda sahadaki güvenlik tehdidine karşı hazırlanmalı ve karşı ataÄŸa geçmeliyiz. Biz ve tüm diÄŸer ülkeler güvenliÄŸi saÄŸlamak için önleyici tedbirler üzerine çalışmalı ve IŞİD’in bu bölgeden tüm dünyaya yayılmasına engel olmalıyız.

Irak içerisinde de IŞİD’le mücadele etmek için IŞİD’in kontrol ettiÄŸi bölgelerdeki Sünni halkla iÅŸbirliÄŸi içerisinde olmanız, onların desteÄŸini almanız gerekiyor. ÖrneÄŸin Musul’a yapılacak operasyon konusunda bölgedeki Sünniler endiÅŸeli, bunun bir iÅŸgal olabileceÄŸini dile getiriyorlar. Sünni halk, özellikle bazı aÅŸiretler Irak’taki yeni hükümete de güvenmiyor. Sünnilere yönelik ayrımcı politikalara son verilmesini ve eÅŸit haklar saÄŸlanmasını talep ediyorlar. Irak ordusundaki Åžii çoÄŸunluÄŸa itiraz ediyorlar. Hapisteki Sünni politikacılar için genel af istiyorlar. Bir gün önce basın toplantısında Sünnilerin eleÅŸtirilerini dinlediÄŸinizi ve saygı duyduÄŸunuz söylemiÅŸtiniz. Sünnilerin desteÄŸini almak için hangi somut adımları atıyorsunuz?

Bu sorunuzun iki boyutu var, askeri ve hukuki boyutları. Askeri boyutunda, orduyu tüm Iraklı grupların dengeli temsilini yansıtacak ÅŸekilde yeniden yapılandırmak için çok ciddi adımlar atıyoruz. Irak nüfusu çok çeÅŸitli bir yapıya sahip... Sünniler, Åžiiler, Ezidiler, Hristiyanlar ve diÄŸerleri… Bu yeni yapılanmada tüm bu grupların dengeli ÅŸekilde olması gerektiÄŸini söylüyorum, nüfusun büyük çoÄŸunluÄŸunu oluÅŸturan bir grup orduda küçük bir temsile sahip olamaz, tam tersi de geçerli. Biz bu yüzden orduda gerçek bir temsilin yansıtılması gerektiÄŸi konusunda ısrarlıyız.

Hukuki boyutu ise, bir kiÅŸinin tutuklanma kararı mahkemenin kararı ve yetkisiyle oluyor. Yargı burada soruÅŸturmayı yürütmeli ve tutuklanan kiÅŸi masumsa serbest bırakmalı. DeÄŸilse suçlamalar mahkemeye taşınmalı.

Musul ÅŸehrinin düÅŸmesi de güvenlik ve askeri yolsuzluklar sonucu oldu. Yoksa ÅŸehir düÅŸmezdi. Burada yargı birimleri devreye girmeli ve ÅŸehrin düÅŸmesinden sorumlu olanları açığa çıkarmak için bir soruÅŸturma yürütmeli. Bu kiÅŸilere Kürt, Arap, Åžii veya Sünni olması fark etmeksizin dava açılmalı. Yasalar bu ÅŸekilde iÅŸler ve gerçek açığa çıkar.

Son olarak, ülkenizde yabancı ülke askerlerini istemediÄŸinizi ve sadece eÄŸitim ve mühimmat alanında destek istediÄŸinizi söylüyorsunuz. Ancak Ä°ran askerlerinin Irak’ın güneyinde IŞİD’e karşı savaÅŸtığı haberleri var. Irak’ta savaÅŸan Ä°ran askeri ya da milis güçleri var mı?

Bu aslında doÄŸru deÄŸil. Irak’ta bizim ÅŸartlarımız altında çalışan askeri danışmanların bulunması ve sahada çatışan askerlerin ya da milislerin bulunması arasında çok büyük bir fark var. Biz yabancı askerlerin ve milislerin ülkemizdeki varlığını kesinlikle reddediyoruz ve bunu kabul etmiyoruz.  

"Ä°ki taraf için de baÅŸarılı bir ziyaretti"

Caferi, sözlerini Ankara’ya yaptıkları iki günlük ziyaretin önemine bir kez daha deÄŸinerek bitirdi:

"BaÅŸbakan Haydar Ä°badi’nin liderlik ettiÄŸi ve diÄŸer altı bakanla yaptığı bu ziyaret çok önemli ve kritik bir ziyaretti. Su, enerji gibi birçok konuyu görüÅŸtük. YDÄ°K yeniden aktive edildi ve bu da olumlu bir ÅŸekilde su kaynakları ve enerji alanındaki iÅŸbirliÄŸine yansıyacak. Ä°ki ülkenin iliÅŸkileri açısından çok önemli bir görüÅŸmeydi. Ä°ki ülke birbirini desteklediÄŸini ve karşılıklı olarak halklarının yanında olduÄŸunu bir kez daha dile getirdi, iki taraf için de çok baÅŸarılı bir ziyaret oldu."

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.