Sosyal Medya

Güncel

Davutoğlu: Kara propaganda kuşatması var

Başbakan Davutoğlu, medya ve Emniyet'te Gülen Cemaati'ne yönelik operasyonun basın özgürlüğüyle ilgisinin olmadığını savundu, “Çok geniş bir kara propaganda kuşatması altındayız” dedi. Davutoğlu, çözüm sürecinde ‘daha doğrudan görüşmeler’e geçileceğini de belirtti.



BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, Makedonya’nın baÅŸkenti Üsküp’e giderken gazetecilerin sorularını yanıtladı. Medya ve Emniyet'te Gülen Cemaati'ne yönelik operasyonu "bir insan hakları davası" olarak niteleyen DavutoÄŸlu ÅŸunları söyledi: 

“Hükümet olarak biz bu yapıyla mücadelemizi sürdürürüz ama problem paralel yapının organize ettiÄŸi iddia edilen bir tuzak neticesinde maÄŸdur edilmiÅŸ vatandaÅŸlarımız, hatta dini bir cemaatle paralel yapı arasında. Bu bir insan hakları davasıdır. 30 civarında vatandaşımız 17 ay haksız bir ÅŸekilde hapsediliyor, hakları gasp ediliyor. Gözü görmeyen yaÅŸlı bir kiÅŸi terör örgütü lideri olarak yansıtılıyor. GörüÅŸlerini beÄŸenirsiniz beÄŸenmezsiniz, hayatlarında eline silah almamış bir topluluk. Ne yapmışlar; Fethullah Gülen’in dini anlayışlarına yönelik bir eleÅŸtiri getirmiÅŸler. Farklı düÅŸünen bir topluluÄŸa tahammül edemeyen bir grup var ve devletin aygıtını kullanarak baskı kurmaya çalışıyor. Bu, bu kadar ağır bir suç.”

"Basın özgürlüÄŸünün arkasına saklanıyorlar"

Yapılanların ortaya çıkmasının ardından basın özgürlüÄŸünün arkasına saklandıklarını belirten DavutoÄŸlu, “Bir baÅŸka ÅŸey daha yapıyorlar, dünyanın her yerinde Türkiye aleyhtarı kampanya baÅŸlatıyorlar. Yine bir kampanya daha yürütüyorlar. Sanki hükümet bütün dini cemaatlere karşı tavır alıyor gibi. Halbuki son olay kendilerinin, farklı düÅŸünen bir cemaate dahi tahammül edemediklerini ortaya koyuyor. Hasbelkader onların istediÄŸi bir düzen kurulmuÅŸ olsa farklı her türlü dini düÅŸünceye de tavır alacak, hapse atacak, terör yaftası yapıştıracak. Bütün bunları yapabilecek bir yapıdan bahsediyoruz. Bu yapıya yapılan operasyonun basın hürriyetiyle ne alâkası var. Adliyeye götürülen gazetecilere ÅŸu makaleniz nedeniyle bir ÅŸey yapıyoruz denilmiyor” dedi.

"Medya baskını değil"

Operasyona “medya baskını” denilmesine de tepki gösteren DavutoÄŸlu ÅŸunları söyledi:

“Medya baskını deniliyor. AllahaÅŸkına kimse bir sabah erken vakitte evinden alınıp götürülmedi. Herkes davet edildi. Sen hukuka saygılı normal bir vatandaşın tutumunu sergilemeyeceksin, ifade vermek yerine gazeteye gideceksin, gazetede direniyoruz diyeceksin. Neye direniyorsun, iÅŸte ifadeyi verdin, tutuksuz yargılanmak üzere serbest kaldın. En baÅŸta bunu yapsan da böyle bir ÅŸova kalkışmasan ne olurdu? DüÄŸmeye basılıyor, harekete geçiliyor. Ä°nsan hakları mahrumiyetine yönelik bir soruÅŸturma sanki insan haklarına karşıymış gibi yansıtılıyor.”

"Mizansenin bir parçası"

Gazetecilerin “Ekrem Dumanlı ifadesinde iki makale ve bir haberden sorgulandım dedi” sözleri üzerine DavutoÄŸlu, “BildiÄŸimiz kadarıyla onlar bu gruba yönelik operasyonla ilgili mizansenin parçası. Bir yerden bunları ÅŸöyle tanıtın deniyor; orada bir ayarlama, mizansen var. Bu mizansende fikir hürriyetinin ötesine giden bir durum var. Orada öyle bir ÅŸey yoksa, o da ortaya çıkar” dedi.

DavutoÄŸlu, “Kara propaganda kuÅŸatması var dediniz. Sosyal medyayı içine katar mısınız? Fuat Avni hesabının arkasında kimlerin olduÄŸuna dair sonuç alındı mı?” sorusunu ÅŸöyle yanıtladı:

“KastettiÄŸim basın özgürlüÄŸü ile kara propaganda arasındaki farkı ortaya koymaktır. Yurtdışında da neredeyse düÄŸmeye basılmış gibi harekete geçiliyorsa ve tek hedefe odaklanıp iÅŸin aslı bile araÅŸtırılmadan yayın yapılıyorsa, bu bazen Hacıbayram Camii’nden çıkarken iki resim koyup IŞİD baÄŸlantısı kurmak olabilir, bazen de iÅŸin aslı bilinmeden medya baskını gibi yansıtılabilir. Avrupa’da bu dinleme ve gizli servis meselelerinden kaç tane gazeteci gözaltında ki bunlar daha gazetecilik türü faaliyetler. BahsettiÄŸiniz site de bu çabayı yansıtıyor. Hukuk sistemini ve siyasi akışı dizayn etme çabasıdır. Dünyanın her yerinde sosyal medyanın nasıl düzenlenmesi ve hukuki çerçeveye oturtulması konusunda tartışmalar sürüyor. Fakat bazı olayların yönlendirilmesi için kullanıldığı da kesin. Ä°ÅŸte bunun çarpıcı ve tedirgin edici bir örneÄŸi de bahsettiÄŸiniz hesap.”

 “Fuat Avni ile ilgili kesin bir bilgi var mı?” sorusuna ise DavutoÄŸlu,“Bu konularda bazı ÅŸeyler var. Ama nihayet onun ötesinde önemli olan o kimlik arkasında kimlerin nasıl bir tezgâh içinde oldukları. Muhtemelen bir isim altında elde edilen bazı bilgiler, yapılmak istenen yönlendirmeler anonim bir ÅŸekilde yapılıyor gibi görünüyor. Ama arkasında hangi gerçek ÅŸahıslar var, ortaya çıkarılması için çalışmalar sürdürülüyor” cevabını verdi.

"Çözüm sürecinde heyetler arası görüÅŸme yok"

Çözüm süreciyle ilgili geliÅŸmeleri de anlatan DavutoÄŸlu, çözüm sürecinin paydaÅŸlarını geniÅŸletmeyi düÅŸündüklerini söyledi.  DavutoÄŸlu, “Heyetler arası görüÅŸmelere mi geçiliyor?” sorusuna, “Hayır öyle bir ÅŸey yok. Bundan sonra bölgenin bütün siyasi partileri ve STK’larla görüÅŸmelerimiz artarak, yoÄŸunlaÅŸarak devam edecek. Pozitif bir hava var. Umarız bu hava sürsün. Mesela yöntem konusunda basın üzerinden konuÅŸulmaması, spekülasyon yapılmaması sürecin önemli bir iÅŸaretidir. EÄŸer bundan sonra suhulet içinde bir yol yürünecekse, basın üzerinden ortamı öyle veya böyle etkilememek önemli bir husus. Hem siyasi hem diÄŸer görüÅŸmeler devam edecek. Bizim için bu süreç tek taraflı, tek boyutlu ve kamu düzenine alternatif deÄŸildir. Kamu düzeninin olmadığı yerde çözüm vesaire bir ÅŸey olmaz. Taviz olmaz. Önemli olan pozitif momentumun yeniden yakalanması. Åžu anda böyle bir momentum var. Nelerin yapılıp yapılamayacağını zamanla göreceÄŸiz” dedi.

"Tarih vermek istemem"

“2015’te silahların bırakılması söz konusu olabilir mi?” sorusunu ise DavutoÄŸlu “Bir tarih vermek istemem. Gönül ister ki buna en kısa zaman ulaÅŸalım. Ama daha önce ne zaman böyle bir atmosfer oluÅŸmuÅŸsa bu atmosferi bozmaya yönelik çabalar yoÄŸunlaÅŸtı. Onun için çok konuÅŸmak, çok açıklama yapmak, erken beklenti oluÅŸturmak ve beklenti çıtasını yükseltmek yerine bir an önce netice almak ve bu neticeyi günlük hayatta somut bir ÅŸekilde göstermek önemli” yanıtını verdi.

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, “Yerel yönetimleri güçlendirme konusundaki kararlılığımızı biliyorsunuz’ dediniz. Önümüzdeki günlerde Yerel Yönetimler Özeklik Åžartı’ndaki çekincenin kaldırılması gibi adımlar mı göreceÄŸiz?” sorusuna ÅŸu cevabı verdi:

“Bu konularda bir rezervimiz yok, oturur her ÅŸeyi konuÅŸuruz. Ama bunun ülke birliÄŸi, bütünlüÄŸü ve üniter devlet ilkesi kapsamında ilerlemesi önemli. Yoksa kavram fetiÅŸizmi içerisinde, kavramlara sembolik anlamlar yüklenerek bir çaba içine girilirse bu doÄŸru deÄŸil. Türkiye o kadar geniÅŸ bir coÄŸrafyada, o kadar farklılaÅŸmış ekonomik ve sosyal kültürel yapıya sahip ki, yerel yönetimin düzenlemeleri büyük önem taşıyor. Her yerin ÅŸartlarına uygun düzenleme yapılması doÄŸal hayatın bir gerçeÄŸi. Mesela o yere uygun binalar yapmak gibi. Ama buradan hareketle herhangi bir siyasal farklılığı kaşımaya yol açacak bir tavır düÅŸünülemez.”

“HDP’liler son dönemde özerklik kavramını çok gündeme getiriyorlar. Bunu nasıl deÄŸerlendiriyorsunuz?” sorusuna ise DavutoÄŸlu, “Onun için dedim; kavramların sembolik anlamları üzerine yoÄŸunlaÅŸmamak, somut olarak ne yapılması gerektiÄŸi hususunda ve bir bölgeyi deÄŸil, Türkiye’nin bütününü düÅŸünerek politika geliÅŸtirmek gerekiyor. Son dönemde zaten HDP’den gelen açıklamalar da Türkiye’nin bütününe dönük politika geliÅŸtirecekleri iÅŸaretleri taşıyor. Bunlar güzel iÅŸaretler. KeÅŸke Türkiye’nin bütünü ile ilgili söylem geliÅŸtirilip, bunun etrafında konuÅŸulsa. Bir parti sadece bir bölgeye kendini hasretmesin. Bütün partiler için geçerli” dedi.

‘YolsuzluÄŸa tahammül etmeyiz’

17 Aralık yolsuzluk ve rüÅŸvet iddiaları kapsamında kurulan Meclis SoruÅŸturma Komisyonu’nun dört eski bakan hakkındaki çalışmalarına hiçbir zaman müdahale etmediklerini belirten BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, “Genel Kurul’da milletvekillerini serbest bırakacak mısınız?” sorusuna, “Önce komisyon kendi kanaatini ortaya koysun, ondan sonra deÄŸerlendiririz. Önyargı ile bir ÅŸey söylemeyi doÄŸru bulmuyorum” cevabını verdi.

Kaynak: Milliyet ve Star gazeteleri

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.