Osmanlıca öğrenilecek ve öğretilecek

CumhurbaÅŸkanı Recep Tayyip ErdoÄŸan, Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı tarafından düzenlenen 5. Din Åžurası'na katıldı.

ErdoÄŸan, ÅŸurada bir konuÅŸma yaptı. ErdoÄŸan'ın konuÅŸmasından satır baÅŸları ÅŸöyle:

"Osmanlıcanın öÄŸrenilmesini, öÄŸretilmesini istemeyenler var. Bu çok büyük bir tehlike. Ä°steseler de istemeseler de bu ülkede Osmanlıca da öÄŸrenilecek ve öÄŸretilecek."

"Osmanlıca'yı bu ülkenin evlatlarının öÄŸrenmesinden rahatsız olanlar var. Aslında bu, eskimez Türkçe'dir, yabancı bir ÅŸey deÄŸil bu. Bununla biz gerçekleri öÄŸreneceÄŸiz. Diyorlar ki, 'mezar taÅŸlarının okunmasını mı öÄŸreteceÄŸiz'. Zaten sıkıntı burada, o mezar taÅŸlarında bir tarih, medeniyet yatıyor. Bir neslin kendi mezarında kimlerin yattığını bilmemesinden daha büyük cehalet, acz olabilir mi? Bu bizim ÅŸah damarlarımızın koparılmasıydı aslında ve bizim ÅŸah damarlarımız koparıldı."

"Benim asıl ilgi alanım, pek tabii biçimde meselenin pratik boyutlarıdır. Åžahsen bu alanda bir baÅŸka vazifem daha olduÄŸunu düÅŸünüyorum, CumhurbaÅŸkanı olarak bu ülkede, dine ait tüm meselelerin, tüm konuların artık özgürce ve özgüvenle ele alınabilmesi için ilgili tüm kesimleri cesaretlendirmekle mükellef olduÄŸum inancı içindeyim."

"Sahte hocaların, sahte dindarların adeta toplumu zehirlemek için yaptıkları mücadele, bu ülkede maalesef desteklenmiÅŸtir, hatta ve hatta teÅŸvik edilmiÅŸtir. Resmi ideolojinin dar kalıpları içinde kalan sözüm ona alimler teÅŸvik edilmiÅŸ, sırtları da sıvazlanmıştır. Vatanına ihanet ÅŸebekesi kuran, din adamı maskesi altındaki ÅŸarlatanlar, ulusal ya da uluslararası teÅŸviklere mazhar olabilmiÅŸtir."

"Gerek uluslararası medyayla, gerek içerideki taÅŸeronlarıyla üzerimize gelecekler. DevÅŸirdikleri, kendi topraklarına yabancı hale getirdikleri, yazarlarla, sanatçılarla, ellerindeki tüm araçlarla üzerimize gelecekler. Besleyip büyüttükleri Müslüman görünümlü misyonerleriyle, ihanet ÅŸebekeleriyle üzerimize gelecekler."