Sosyal Medya

Güncel

Nefret dilinin kırılması lâzım

Alevilerin haklarını savunmak için kurulan ilk parti olan Birlik Partisi'nin genel başkanlığını yapan Mustafa Timisi, hükümetin başlattığı çabaları destekleyen bir isim. Davutoğlu'nun konuya hakimiyetine dikkat çeken Timisi, nefret dilinin kırılmasıyla toplumda barışın egemen olacağını söylüyor



AK Parti iktidarıyla birlikte Türkiye’nin çeÅŸitliliÄŸinin tehlike deÄŸil, zenginlik olarak görüldüÄŸü bir dönemdeyiz. Türkiye’nin Kürtlere yönelik baÅŸlattığı demokratikleÅŸme hamleleri ve Çözüm Süreci, bu politika deÄŸiÅŸiminin bir parçası. Fakat Türkiye’nin bir diÄŸer çeÅŸitliliÄŸi de Aleviler. AK Parti iktidarının geçmiÅŸte Alevilere yönelik olarak gerçekleÅŸtirdiÄŸi çalışmalar, Ahmet DavutoÄŸlu’nun BaÅŸbakanlığı üstlenmesinden sonra yeni bir aÅŸamaya girdi. Özellikle HacıbektaÅŸ ve Tunceli gezileri, Alevi temsilcileriyle yapılan kapsamlı toplantı, BaÅŸbakan DavutoÄŸlu’nun bu konuya yönelik kararlılığını gösteriyor. Ben de bu baÄŸlamda sorularımı bu kez Mustafa Timisi’ye yönelttim. Mustafa Timisi, Türkiye’de Alevilerin siyaseten görünür olmaları konusunda öncü bir isim. Mustafa Timisi, Alevilerin beklentilerine ve sorunlarına, hükümetin yeni açılım politikalarına ve gelinen aÅŸamaya dair sorularımı açık yüreklilikle ve tecrübeli bir siyasetçi bakışıyla cevapladı.

Türkiye Birlik Partisi’nin genel baÅŸkanlığını yaptınız. Bu parti nasıl kuruldu?

Alevi kökenden gelmiÅŸ, bu ayrılığın, yanlışlığını sıkıntılarını iç dünyamda hissetmiÅŸ; barışın gelmesi için gayret gösteren biriyim. En başından beri, içinden geldiÄŸim dışlanmış, yasal, demokratik hakları ötelenmiÅŸ toplumun kimlik ve insan haklarına dayalı taleplerinin mücadelesi içinde oldum. 63’ten bugünlere kadar bu mücadelem sürdü. Partilerimizden yeterli ilgiyi görmediÄŸimizden yeni bir oluÅŸumu gerekli gördük. 1966'da Birlik Partisi kuruldu. Memleketim Sivas’tan aday oldum ve milletvekili seçildim. Ä°lk genel kurulda da partinin genel baÅŸkanı oldum. Sekiz milletvekilimiz vardı ve böylece parlamentoya girdik. 
DEMÄ°REL TEBESSÜMLE Ä°ZLEDÄ°
Meseleyi Meclis'e taşıma imkanı oldu mu?

Zaman zaman getirmeye çalıştık. 70 bütçesinde söz aldım. Ä°nançsal, kültürel grupların da bütçeden yeterli pay alması gerektiÄŸini söylerken “Alevi yurttaÅŸlarımızın da talepleri var” dedim. Adalet Partisi grubu “Bölücülük yapıyorsun” diye ayaklandı. Kürsüyü iÅŸgal etmeye çalıştı. Sayın Demirel de tebessümle izliyordu.
Siz ne yaptınız bu tepki karşısında?
“Beyler, Sayın baÅŸbakan; yaÅŸayan toplumsal bir gerçeÄŸi dışlayarak, inkar ederek sorun çözülmez. Ben buradayım ve bir Aleviyim. Åžimdi çözülmezse ileride çok daha büyük bir sorun olarak gelecektir. Ä°ÅŸte o zaman huzur bozulur, toplumsal bütünlük tehlikeye girer” dedim. EÄŸer o gün bu talepler devleti yöneten hükümetlerce dikkate alınsaydı bugün AK Parti’nin karşı karşıya olduÄŸu bir çok sorun çözülmüÅŸ olurdu. Bir çok sorun oldu, kan aktı. Gerekenler yapılsaydı, toplum sıkıntıları yaÅŸamazdı.
TOPLUM TAHRÄ°K EDÄ°LDÄ° MADIMAK GELDÄ°
Aleviler siyasal olarak nasıl yapıya sahip?

Ä°deolojik, fraksiyonel, marjinal bir takım görüÅŸler olabilir; ancak Alevi toplumumuzun bu ülkenin bütünlüÄŸüyle, bayrağıyla, deÄŸerleriyle, Sünni yurttaÅŸlarla kesinlikle problemi yoktur.
Bu sorunlar nasıl çözülür?
Orası benim memleketim, iki dönem milletvekilliÄŸi yaptım. Ramazan’da oruç tutmadığım zamanlarda su içtiÄŸim, misafir ağırladığım oldu. Ve bir hemÅŸehrilerimden de en ufak bir kötü söz iÅŸitmedim. Ama ne zamanki hükümet yansız kaldı, o zaman toplum tahrik edildi ve Madımak olayı yaÅŸandı. Ä°ktidarların ağızlarından çıkacak sözlere çok dikkat etmeleri lazım. 
SÜRECE DAÄ°R UMUDUM, GÜVENÄ°M VAR
Çatışmanın geride kalması için ne yapmalı?

Bugün geldiÄŸimiz nokta artık bilimin, objektif deÄŸerlerin devlet düzeninin ön gördüÄŸü kurallar var. Toplumda bugün var olan tüm farklılıkları zenginlik olarak görmek lazım. Nefret dilinin kırılması lazım. Bu yapılacaklar da devlete, hükümete düÅŸüyor.
Sürece güveniniz, umudunuz var mı?
(Gülerek)Bu soruyu bana bizimkiler de soruyor. ‘Umudum güvenim var diyorsun da yarın yanılmayasın. Yanılırsan hem üzülürsün hem de bizi yanılttığın için ayrıca üzülürsün’ diyorlar. Sürece dair umudum, güvenim var.

Ä°slâm dairesindeyiz

Alevilerin CHP’ye olan desteÄŸi nerden kaynaklanıyor?
Alevi toplumu kent yaÅŸamından uzaklaÅŸtırılmış, bir nevi can telaşına düÅŸürülerek kırsala terk edilmiÅŸti. Köylerinin geneline bakacak olursak kuÅŸ uçmaz kervan geçmez yerlere kurulmuÅŸtur. Alevilerin CHP’ye oy vermesinin özü de buradadır. Aleviler, Atatürk ve Cumhuriyet’le birlikte inançlarından dolayı kınanmayacakları bir ortama, vatandaÅŸ olarak anayasal haklara kavuÅŸtular. Sadece bu bile bu toplumu Atatürk’e dolayısıyla Cumhuriyet Halk Partisi'ne yakın tuttu.
Alevilik Ä°slam dışı diyenler de var. Bu yaklaşım için ne dersiniz?
Türkiye’nin en ücra yerindeki Alevi köyünü bilen bir kimse olarak tam yetkiyle söylüyorum ki büyük çoÄŸunluÄŸu Ä°slam dairesinin içindedir, hepsi Müslümandır. Alevilik Ä°slam öncesi bazı kültür ve deÄŸerlerini, Ä°slam halkası içinde devam ettiriyor. Ä°slam dışı deÄŸildir, onun da Allah’a, Peygamber’e inancı vardır. Hz. Ali’yi diÄŸerlerinden fazla tutmasının sebebi Peygamber'in vasiyeti sebebiyledir. Zulme uÄŸradığı için tutuyor. Bu da bizim yapımıza, fıtratımıza uygun. 

DavutoÄŸlu literatüre hakim

Çalıştaylar sonrası süreç uyudu. Sayın DavutoÄŸlu süreci tekrar uyandırdı. DavutoÄŸlu’nun Hacı BektaÅŸ’taki konuÅŸmasını izledim. Fevkalade güzel bir konuÅŸmaydı. DavutoÄŸlu duyarak, içten konuÅŸuyor. Ä°rticalen, hissederek konuÅŸuyor. Dikkatle dinledim, terminolojiye de hakimdi. Bu terimleri içselleÅŸtirememiÅŸ bir kiÅŸi, ‘divana durdum’, ‘buradan ruhsat almaya geldim’, ‘pirin huzuruna geldim’ diyemez. Bu güzele iÅŸaret dedim. Dersim’e gitti, orası da çok iyi geçti. Ama ÅŸu dedenin eline varması ne kadar türap ve tevazu. Ä°nsan büyüdükçe tevazu sahibi olmasına biz Aleviler ‘turap’ deriz. 
BÄ°R IÅžIK VAR DEDÄ°M
(DavutoÄŸlu) Öyle eÄŸildi ve o dedenin eline niyaz etti. Onu görünce samimiyetle ifade edeyim ‘bir ışık var’ dedim. Milletvekilleri, bazı dergahların dedeleri, bilim kurulları mensupları vardı. Kompozisyon çok güzeldi. Ayrıca Ahmet Bey’in hanımı da toplantıya katıldı bu da çok önemli bir hareketti. ‘Muhabbet sofrasına çağırdım’ sizi dedi. Bu ne kadar güzel bir söz. Altı buçuk saat Türkiye Cumhuriyeti BaÅŸbakanı ile yapılan toplantı güzel bir samimiyettir. Åžimdi ben buna inanmayayım da ne yapayım. 

Alevi diye cenaze namazı bile kılınmayanlar oldu

GeçmiÅŸte camilerde hutbelerde, fetvalarda Alevileri de dışlayan yanlış sözler olurdu. Malatya’da avukat arkadaşımız 60’lı yıllarda vefat ettiÄŸinde ‘Bu Alevidir, KızılbaÅŸtır’ diye camide namazını kılmadılar. 50’den sonra gelen hiçbir hükümet bu meseleye ciddi yaklaÅŸmadı. Bugün bir geniÅŸlemeye, esnemeye doÄŸru gidiliyor. Cemevlerinin masraflarının karşılanması gibi uygulamalar çok kolay düzenlenebilir. Kamuoyu da çok olumlu karşılıyor. Muharrem ayında mükemmel mersiyeler okunuyor. Ben heyecan duyuyorum. GeçmiÅŸte halk ozanımız bir Alevi ozanının ÅŸah beyitini söyleyemiyordu. ‘Ya Ali’ deÄŸil de ‘Ya Yar’ diye deÄŸiÅŸtirip okuyordu. Bunlar hep yaÅŸandı ama ÅŸimdi mükemmel. Alevi oruçlarına devlet mensupları katılıyor. Bunlar güzel ÅŸeyler, toplum ne güzel kaynaşıyor. Toplum bu deÄŸiÅŸime hazır. Bu hükümetin ÅŸansıdır. Hükümet, Alevilerden oy alsın almasın bu deÄŸiÅŸiklikleri yaparsa büyür. Hazırlıklar Alevi örgütleriyle tekrar istiÅŸare edilir. Türkiye’ye güzel bir fotoÄŸraf verilir. Millet bir hava alır böylece. Ben de bunu yaÅŸarım inÅŸallah.

Cemevleri kentleÅŸmeyle bir ihtiyaç haline geldi

GeçmiÅŸte kadıdan dışlanan, hükümete gidip derdini anlatamayan bir topluluktan bahsediyoruz. 40’lı yıllarda bir köylümüz babamı önüne katar da nüfus memurluÄŸuna ancak öyle giderdi. Bugün cemevleri artık özellikle kentleÅŸmeyle birlikte daha büyük bir ihtiyaç. Oraya giden insanlar sohbet ediyor, kaynaşıyor, ibadetini yapıyor. Cenazesi oradan kaldırılıyor. Bunları camide yapamıyor. Bugün Diyanet cemevlerinin ibadet yeri olduÄŸunu kabullendi. KeÅŸke bu daha önceden olsaydı. Hep o umudu taşıdım. Ben hep halkın içindeydim. Hem Sünni hem de Alevi toplumunun karakterinde bütünlük, sevgi, paylaşım var. Asla dışlama yok. Tayyip Bey’in tabirini kullanayım ben de “Türkiye toplumunun fıtratında sevgi ve bütünlük” var. Anadolu insanın orijininde hiçbir farlılık yok. Hepimiz “Hak, Muhammet, Ali, peygamber” diyoruz. Alevilerin baÅŸka bir ÅŸey dediÄŸi yok. Olsa olsa farklı olarak kırsal kesimde dışlanmış olmanın getirdiÄŸi yaÅŸam tarzı vardır. Farkları Ä°slam öncesi Horasan’dan gelen kültürlerini taşıyor olmalarıdır.


 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.