Güncel
Arınç: Seçim barajıyla ilgili endişemiz yok
Seçim barajının Anayasa Mahkemesi'nin önüne gelecek olmasını değerlendiren Hükümet Sözcüsü Arınç, "Mahkeme ne karar verirse versin gerekliliği yerine getirilir" dedi.
Bakanlar Kurulu sonrası açıklama yapan Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Anayasa Mahkemesi'nin yüzde 10’luk seçim barajının hak ihlâli olup olmadığını görüÅŸecek olmasıyla ilgili soruları da yanıtladı. Arınç, gazetelerde AYM BaÅŸkanı HaÅŸim Kılıç’a atfen yayınlanan haberlerden ziyade Anayasa Mahkemesi BaÅŸkanlığı’ndan yapılan açıklamanın dikkate alınması gerektiÄŸini söyledi. Arınç ÅŸunları söyledi:
"Önlerindeki bu konu hayati bir konu. Hamdolsun biz barajları dert etmeyen bir partiyiz. 13 yıldır tek başına iktidarda bir partiyiz. Barajı biz getirmedik, henüz 15 aylık bir partiyken önümüzde yüzde 10’luk bir baraj vardı. Barajları düÅŸünerek deÄŸil iktidar olmak için çalıştık. Anayasamızın çok önemli bir maddesi var. Temsilde adalet ve yönetimde istikrar. Bu sihirli cümleyi baÄŸdaÅŸtıracak bir seçim sistemi, elbette bugünkünden ÅŸikayet ediliyorsa bulunabilir. Türkiye ne kazandıysa yönetimdeki istikrardan kazandı."
'Kriz anlamına gelmez'
Arınç, seçim barajını partilerle tartışmak için verdikleri teklifi hatırlattı, “Hiçbirisinden incir çekirdeÄŸini dolduracak bir öneri gelmedi” dedi. Hükümet Sözcüsü, "CHP’nin bir iki teklif verdiÄŸini biliyorum ama çok dikkate alınacak bir ÅŸey deÄŸildi. Åžimdi AYM önündeki konuları mutlaka en iyi ÅŸekilde tartışacaktır. Bu kriz anlamına da gelmez. Mahkeme ne karar verirse versin gerekliliÄŸi yerine getirilir. Hiçbirimiz endiÅŸe içerisinde deÄŸiliz" diye konuÅŸtu.
'Aç açıkta bırakacak deÄŸiliz'
Bülent Arınç’a, Soma’da 2 bin 831 madencinin bir günde SMS mesajıyla iÅŸsiz kalması da soruldu. Arınç, takipçisi oldukları bu konuyu çözeceklerini söyledi ve “Onları aç açıkta ve iÅŸsiz bırakacak deÄŸiliz” dedi.
Yeni maden kanunundaki düzenlemelerde, Soma’da hayatını kaybeden iÅŸçilerle ilgili yapılanları, maden iÅŸçilerinin asgari ücretin iki katı ücret alması gibi düzenlemeleri de hatırlatan Arınç ÅŸöyle konuÅŸtu:
“Bundan sonra tahmin ettiÄŸimiz gibi bazı çok kârlı olmayan maden ocakları, ‘Biz bu iÅŸçileri çalıştıramayız’ dedi. Zonguldak Çorum tarafında da oldu. Burada iÅŸverenler de haksız deÄŸil. Bu madenleri çalıştıranlar, bir kısmıyla mal ve hizmet alımıyla, bir kısım da farklı ÅŸekilde çalışıyor. Yeni çıkan kanun onlara iki misli bir külfet yükledi. Adam 1200 lira ödüyorsa, ÅŸimdi diyelim ki 3 bin lira ödeyecek. Bu onun iÅŸletme giderlerinin arttığı anlamına gelir. Ä°ÅŸveren bizden bir talepte bulunabilir. ‘Ben 23 liraya mal ediyordum, yeni mali külfet 50 lira, ben buna göre sözleÅŸme yapmamıştım’ der. Buna yönelik bir düzenleme yapıyoruz.”
'Çözüm süreci dürüst zeminde gitmeli'
Çözüm süreciyle ilgili gelinen noktayı da deÄŸerlendiren Arınç, sürecin “dürüst bir zeminde ve iyi niyetle gitmesi gerektiÄŸini” söyledi.
“Kimse kendine ÅŸahsi bir pay çıkarmadan, Türkiye'nin geleceÄŸini düÅŸünerek ve hükümetimizin çizdiÄŸi istikamette sürdürülmeli. HDP heyeti Ä°mralı'ya gitti. Ä°lgili kurumlarımız gelen mesajları deÄŸerlendirip gerekeni söyleyecek. Bu ülkenin BaÅŸbakan’ı 3 aydır, ‘Kamu düzeni esastır’ diyor. Karşı taraf, içine kimi koyarsanız koyun, ‘Biz de gayret sarf edeceÄŸiz’ diyor mu? Derse, bu konuda adım atılırsa yol haritaları, müzakereler vs gibi konular sırayla gündeme gelir. Her maraton ilk adımla baÅŸlar. Kamu güvenliÄŸi olursa diÄŸerlerinin hepsi sırayla gelir. Biz çok adım attık, karşılığının verilmesi lazım. Sonuç için ÅŸartlarımızın yerine getirilmesi lazım."
Kaynak: Al Jazeera
Henüz yorum yapılmamış.