Güncel
PKK: Silahı biz bırakırız HDP bizim adımıza konuşamaz
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok, “Kürt Özgürlük Hareketi’nin çıkış gerekçesinin ortada durduğu bir sırada silahsızlanmanın da, geri çekilmenin de mümkün olmadığını” söyleyerek, “Bu koşullarda silahsızlanmayı tartışmak Kürtlerin iradesine saygısızlıktır
KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok, “Kürt Özgürlük Hareketi’nin çıkış gerekçesinin ortada durduÄŸu bir sırada silahsızlanmanın da, geri çekilmenin de mümkün olmadığını” söyleyerek, “Bu koÅŸullarda silahsızlanmayı tartışmak Kürtlerin iradesine saygısızlıktır” dedi. Ordu ve polisin bölgedeki varlığı ve uygulamalarının meÅŸru olmadığını söyleyen Ok, tutuklama, gözaltılar ve ev baskınlarına karşı PKK’nın misilleme hakkını kullanacağını belirtti.
HDP heyetinden geçen hafta gelen, ‘’Sayın Öcalan silahsızlanma konusunda çaÄŸrı yapabilir’’ sözlerini doÄŸru ve yerinde bulmadıklarını söyleyen KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok ÅŸöyle konuÅŸtu: “Hiç kimsenin silah iradesi elinde olan bizler adına konuÅŸması doÄŸru deÄŸildir. Bizim böyle bir ÅŸeyden haberimiz yok. Gündemimizde de böyle bir ÅŸey yok. Önderlik silahların bırakılması için çaÄŸrı yapacak, PKK bunu yapacak ÅŸunu yapacak gibi bir durum bilgimiz dahilinde deÄŸildir. Gündemimizde de böyle bir ÅŸey yok zaten. Bunlar hareketimizin yönetiminin bilgisi dahilinde ancak olabilecek ÅŸeylerdir. Kaldı ki biz daha önce de söyledik: Kürt sorununun çözümü konusunda ciddi adım atılmadan, Önder Apo özgürleÅŸip bizzat gerillayla görüÅŸmeden bu tür ÅŸeyler tartışılamaz. Gerilla da hiçbir biçimde silah bırakmaz.”
HDP heyeti ile hükümet yetkililerinin yaptığı görüÅŸmeleri de deÄŸerlendiren Sabri Ok, AKP’nin son derece politik ve kurnazca yaklaÅŸtığını söyleyerek, HDP heyetinin ise daha öngörülü ve eleÅŸtirel olması gerektiÄŸini ifade etti. Ok, ÅŸöyle konuÅŸtu: “AKP’nin son derece politik ve kurnazca hareket ettiÄŸi açıktır. Her zaman bazı adımlar atacağını söyler, göstermelik bazı ÅŸeyler yapar ama iÅŸ esasa geldiÄŸinde hiçbir adım atmaz. Zaman kazanma ve oyalama bugüne kadar izlenen tutum olmuÅŸtur. Bu bugün deÄŸil sadece Oslo ve Oslo’dan önce yapılan bütün görüÅŸmelerde görülen bir durumdur. HDP heyetinin de safiyane olmaması lazım. Biraz daha öngörülü, eleÅŸtirel ve politik olmalı. Hem Kürt halkının hem de ÖnderliÄŸimizin duruÅŸunu Türkiye kamuoyuna ve halkımıza daha güçlü ve iyi yansıtabilmelidir. Yani devlet ve AKP karşısında daha güçlü tartışan bir konumda olmalıdır.”
ANF’de yer alan habere göre, KCK Yürütme Konseyi Üyesi Sabri Ok, Kürt meselesinin çözümü, silahsızlanma, görüÅŸmeler ve siyasi operasyonlar konusunda açıklamalarda bulundu.
Kürtlerin ve kamuoyunun yaÅŸanan geliÅŸmelerle ilgili doÄŸru bilgilendirilmesinde AKP’nin ciddi ÅŸekilde dezenformasyon yarattığını söyleyen Sabri Ok, “Ortada büyük bir manipülasyon ve büyük bir yönlendirme var. Kendine göre bir algı yaratma çabası var. Bu, AKP’nin stratejisidir” dedi. Ok, ÅŸunları söyledi: ‘’Ortada büyük bir manipülasyon ve yönlendirme var. Algı yaratma çabası var. Bu, AKP’nin stratejisidir. AKP Kürt sorununun çözümüne ve Türkiye’nin demokratikleÅŸmesi konusunda ne hareketimizin ve halkımızın ne de Türkiye halkının tanık olduÄŸu, gördüÄŸü ve tatmin olabildiÄŸi hiçbir adım atmamıştır. Önder Apo hala kendi avukatları ile görüÅŸtürülmüyor. Uzun zamandır heyet ile de görüÅŸtürülmüyor. Bu, AKP’nin tamamen keyfiyetçi, üsttenci ve Kürt halkının varlığını kabul etmeyen tutumundan kaynaklanıyor. Kürt halkının varlığını ve temel haklarını anayasal ve yasal güvenceye almadan Kürt sorununun çözülmesi zaten mümkün deÄŸildir.’’
“EÄŸer bir sorun çözülecekse önce o sorunun varlığını kabul etmek gerekir” diyen Ok, devletin ve AKP’nin Kürt halkının varlığını kabul eden bir zihniyete sahip olmadığını söyledi.
‘Oslo’dan beri oyalıyorlar’
HDP heyeti ile hükümet yetkililerinin yaptığı görüÅŸmeleri de deÄŸerlendiren Sabri Ok, AKP’nin son derece politik ve kurnazca yaklaÅŸtığını kaydederek, HDP heyetinin ise daha öngörülü ve eleÅŸtirel olması gerektiÄŸini ifade etti. Ok, ÅŸöyle konuÅŸtu: “AKP’nin son derece politik ve kurnazca hareket ettiÄŸi açıktır. Her zaman bazı adımlar atacağını söyler, göstermelik bazı ÅŸeyler yapar ama iÅŸ esasa geldiÄŸinde hiçbir adım atmaz. Zaman kazanma ve oyalama bugüne kadar izlenen tutum olmuÅŸtur. Bu bugün deÄŸil sadece Oslo ve Oslo’dan önce yapılan bütün görüÅŸmelerde görülen bir durumdur. HDP heyetinin de safiyane olmaması lazım. Biraz daha öngörülü, eleÅŸtirel ve politik olmalı. Hem Kürt halkının hem de ÖnderliÄŸimizin duruÅŸunu Türkiye kamuoyuna ve halkımıza daha güçlü ve iyi yansıtabilmelidir. Yani devlet ve AKP karşısında daha güçlü tartışan bir konumda olmalıdır.”
HDP heyetinin iyi niyetli bir yaklaşımla bazı açıklamalarda bulunduÄŸunu söyleyen Ok, ancak karşı tarafın iyi niyetli olmadığını söyleyerek, “HDP istiyor ki iyi ÅŸeyler olsun. Ama karşı taraf hiç de iyi niyetli deÄŸil ve hiç de iyi ÅŸeylerin olmasını istemiyor. Devlet zaten yaptıklarıyla da söylediklerini boÅŸa çıkarıyor. Ankara hükümetinde söz çok ama ciddi hiçbir adım yoksa, sadece göstermelik bazı ÅŸeylerle zaman kazanma politikası izliyorsa bu iyi niyetli olmamalarından kaynağını alıyor” dedi.
'Silahsızlanmayı tartışmak
Kürtlerin iradesine saygısızlıktır'
Geçen hafta HDP heyetinden gelen, ‘’Sayın Öcalan silahsızlanma konusunda çaÄŸrı yapabilir’’ sözlerini doÄŸru ve yerinde bulmadıklarını söyleyen KCK Yürütme Konseyi üyesi Sabri Ok ÅŸöyle konuÅŸtu: “Hiç kimsenin silah iradesi elinde olan bizler adına konuÅŸması doÄŸru deÄŸildir. Bizim böyle bir ÅŸeyden haberimiz yok. Gündemimizde de böyle bir ÅŸey yok. Önderlik silahların bırakılması için çaÄŸrı yapacak, PKK bunu yapacak ÅŸunu yapacak gibi bir durum bilgimiz dahilinde deÄŸildir. Gündemimizde de böyle bir ÅŸey yok zaten. Bunlar hareketimizin yönetiminin bilgisi dahilinde ancak olabilecek ÅŸeylerdir. Kaldı ki biz daha önce de söyledik: Kürt sorununun çözümü konusunda ciddi adım atılmadan, Önder Apo özgürleÅŸip bizzat gerillayla görüÅŸmeden bu tür ÅŸeyler tartışılamaz. Gerilla da hiçbir biçimde silah bırakmaz.”
Bu koÅŸullarda silahsızlanmayı tartışmanın Kürt Özgürlük Hareketi ve Kürt halkının iradesine saygısızlık olduÄŸunu ifade eden Ok, “Daha titiz ve daha duyarlı konuÅŸmaları ve dikkat etmeleri lazım’’ uyarısında bulundu.
Sabri Ok, “Biz sömürgeciliÄŸe, zorbalığa karşı nasıl silahlandığımızı ve bunun ne büyük zorluklarla gerçekleÅŸtiÄŸini çok iyi bilen bir hareketiz. Çıkış gerekçemiz ortada dururken böyle bir silahsızlanma mümkün olamaz ve gerçeÄŸimize aykırıdır” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
“Hareketimizin gündeminde silahsızlandırma ve silahlı güçlerimizin bir yerlere çekilmesi gibi bir ÅŸey kesinlikle yoktur” diyen Sabri Ok, Kürtlerin varlığının tehlikede olduÄŸu, OrtadoÄŸu’da altüst oluÅŸların yaÅŸandığı bir süreçte silahlı gücünü tartışma konusu yapılamayacağını ifade etti.
Bu tartışmanın gündem saptırmak amacıyla yapıldığını söyleyen Ok, “Üzerinde tartışmaya deÄŸer bir durum bile deÄŸildir. AKP’nin gündem yaratma çalışması ve çabasıdır. Seçim öncesi bir propaganda argümanı olarak ortaya atılmıştır. AKP seçim öncesi sanki bunları yaptırabilirmiÅŸ gibi bir hava yaratarak seçim ortamını etkilemeye çalışmaktadır. Türkiye demokratikleÅŸmiÅŸ, Kürt halkının varlığı ve özgür yaÅŸamı güvenceye alınmış deÄŸildir. Üzerimizde böyle baskı ve tehditlerin hiç eksik olmadığı bir dönemde Kürt halkının, PKK’nin silahsızlandırılması asla söz konusu olamaz” dedi.
Asker ve polisin bölgeden çekilmesi gerektiÄŸini söyleyen Ok, ÅŸöyle konuÅŸtu: “EÄŸer Kürdistan'da çekilmesi gereken bir güç varsa o da iÅŸgalci güç konumunda olan ordu ve polistir. Türkiye demokratikleÅŸip Kürt sorunu çözülmediÄŸi müddetçe de ordu ve polisin konumu böyle olacaktır. Bizim silahsızlanmamız deÄŸil olacaksa Türk devleti ve ordusu Kürdistan’da yaptığı operasyonları, saldırıları ve tutuklamaları durdurmalıdır. Karakol, baraj ve güvenlik bahaneli yol yapımları durdurulmalı. Nerdeyse Kürt nüfusunun yarısı kadar Kürdistan’da sayısı olan polis ve asker gücü geri çekilmeli. Tartışılacaksa bunlar tartışılmalı.”
Üçüncü bir gözlemci heyetin gerekli olduÄŸunu savunan KCK Yürütme Konseyi üyesi, “ÖnderliÄŸimiz daha önce de ‘bir kadın-erkek evliliÄŸinde bile ÅŸahitler olur’ demiÅŸti. Kürt sorunu gibi tarihsel ve köklü bir sorun çözülmek isteniyorsa ve taraflar arasında ciddi güven sorunları varsa üçüncü bir gözlemci heyetin olması ÅŸarttır. Üçüncü bir gözlemciyle pratik sahadaki durumu izleyecek kurumlar aynı role sahip deÄŸildir. Birincisi, müzakereyi, ikincisi, pratik sahada müzakerenin gereklerinin yerine getirilip getirilmediÄŸini gözetler” dedi.
‘AKP neden gözlemci heyet istemiyor?’
Üçüncü göz ve gözlemci heyet konusunda da açıklamalarda bulunan Sabri Ok, AKP’nin neden üçüncü göz veya gözlemci heyet istemediÄŸini ÅŸu sözlerle açıkladı: “BaÅŸbakan DavutoÄŸlu’nun daha dün Irak’ta yaptığı görüÅŸmeler dâhil bütün uluslararası arenadaki diplomatik çabaları PKK karşıtlığı üzerinedir. Dolayısıyla AKP’nin kafasında ve zihniyetinde bir çözüm yoktur. Gerçekten bir üçüncü gözlemci güç olsaydı AKP’nin yaptığı karakollar, barajlar, siyasi soykırım operasyonları, Kobanê karşıtı tutumu ve ÖnderliÄŸe yaklaşımı gibi hususların çatışmasızlığı çoktan bitiren tutumlar ve yaklaşımlar olduÄŸunu gözler önüne serecekti. Biz kim hatalı, kim doÄŸru, kim üzerine düÅŸeni yapıyor kim yapmıyor? Bunun görünür olması için üçüncü bir gözlemci heyetin olmasını gerekli ve doÄŸru görüyoruz. Fakat AKP’nin ısrarla ret ettiÄŸi budur. Kendisi üçüncü bir gözlem heyetini istemiyor. Dolayısı ile daha rahat, daha keyfiyetçi ve kendine göre hareket etmenin zeminini korumaya çalışıyor.”
Ok, gözlemci heyette yer alacaklara iliÅŸkin ise, “Böyle bir heyete katılanlar içerde de olabilir, Avrupa’da da, Amerika’da da, Asya’da da… Önemli olan saygınlığı kabul edilen ya da bu konuda politik rol üstlenen bir irade ve güç olmalarıdır. Bunlar illa da devlet yetkilileri olmalı gibi bir yaklaşım içinde deÄŸiliz. Ä°tibarlı ÅŸahsiyetler, aydınlar, BirleÅŸmiÅŸ Milletlerin bu tür sorunlarla ilgilenen kurumları ve aracıları böyle bir rol oynayabilir” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
‘AKP’nin süreç iyi gidiyor‘ açıklamaları yaptığını ancak bu söylemlerin aldatmaya dayalı olduÄŸunu söyleyen KCK Yürütme Konseyi Üyesi, ‘’Sadece Hükümet yetkilileriyle bazı görüÅŸmeler yapmanın ve Ä°mralı’ya bazı gidiÅŸ geliÅŸler olmasının süreç iyi gidiyor biçiminde ifade edilmesi de yetersiz bir deÄŸerlendirmedir. Önemli olan, gidiÅŸ geliÅŸler deÄŸildir; bu gidiÅŸ geliÅŸlerin hangi karakterde ve içerikte olduÄŸudur. Ciddi müzakere ve adımların olmadığı hiçbir gidiÅŸ geliÅŸ ve görüÅŸme iyi olarak ifade edilemez. Zaten AKP hükümeti müzakere ve ciddi adımlar atmak için bu görüÅŸmeleri yapmıyor. Bir buçuk yıldır süren konumu sürdürmek istiyor. Bunu ne Kürt Halk Önderinin ne de bizim kabul etmemiz söz konusudur’’ dedi.
‘Misilleme hakkımız var’
Kürt siyasetçilerin tutuklanmasının devam etmesi durumunda karşı tutuklama ve gözaltı yapacaklarını belirten Ok ÅŸunları ifade etti: “Siyasetçileri, gençleri, kadın aktivistleri, hatta üniversitelerde öÄŸretim görevlilerini gözaltına alıyorlar, tutukluyorlar. AKP'nin tutuklamalar yaptığı bir yerde hareketimizin de tutuklama yapması ve bu tutuklamalara karşı misilleme hakkını kullanması meÅŸrudur ve hiç kimse tarafından da tartışılamaz. Devlet tutuklarsa iyi ama Kürt halkının özgürlük ve demokrasi iradesi olan Özgürlük Hareketi ve gerilla tutuklarsa bu meÅŸru deÄŸildir demek, olaylara böyle bakmak devletin ve sömürgeciliÄŸin gözüyle bakmaktır. Herkes ÅŸunu bilmelidir ki, hareketimiz de halkımıza karşı suç iÅŸleyen kiÅŸi ve kesimleri gözaltına alma ve tutuklama hakkına sahiptir. Bunlar kimler olur? Nasıl ki Kürt legal siyasetçileri AKP nezdinde suç iÅŸliyor ve tutuklama gerekçesi var deniliyorsa; AKP’lilerden de suç iÅŸleyenler vardır. Resmi görevlileri vardır. Suçlu baÅŸka insanlar ve çevreler vardır. Biz de bu noktada kendi hukukumuzu uygulamak durumunda kalırız.’’
Büyük çapta tutuklamalar olduÄŸunda ise Kürtlerin serhildanla yanıt vermesini isteyen KCK Yürütme Konseyi üyesi Ok, “Hiçbir ÅŸey karşılıksız kalmamalıdır. Halkımız tepkisini göstermeli ve direniÅŸi büyütmelidir” dedi. “Aksi durum zulme ve keyfi uygulamalara boyun eÄŸmek ve alışmak olur” diyen Sabri Ok, “40 yılık mücadele tarihimizde böyle bir gelenek ve kültür yoktur. EÄŸer linç biçiminde saldırı varsa halkımızın ve gençliÄŸimizin buna misliyle karşılık verme hakkı vardır” ÅŸeklinde konuÅŸtu.
Kürtleri, “siyasi soykırım uygulamalarına karşı birbirini sahiplenmeye” çağıran Ok, sözlerini ÅŸu ÅŸekilde tamamladı: “Buna karşı direniÅŸ güçlü olmalıdır. Her tutuklama kesinlikle baÅŸkaldırı ve her tür direniÅŸin sebebi olmalıdır. Kürtler ve direnenler birbirini sahiplenmelidir. KomÅŸusu gözaltına alınıyorsa bütün mahalle ayaÄŸa kalkmalıdır. Ä°ÅŸ yerinde oluyorsa bütün çevre, esnaf ayaÄŸa kalkmalı ve tepki göstermelidir. AKP politikalarına mutlaka sert karşılık verilmeli, direniÅŸle AKP’ye ve siyasi soykırım siyasetine geri adım attırılmalıdır.”
'6-8 Ekim serhıldanları mücadele
tarihinin en görkemli direniÅŸidir'
Sabri Ok, devamla ÅŸunları söyledi: “6-8 Ekim olaylarında onlarca Kürt yurtseveri katledilmiÅŸ, yüzlercesi de yaralanmıştır. Bunlardan da bizzat AKP hükümeti sorumludur. AKP hükümetinin bunların hesabını vereceÄŸine, ‘HDP özür dilesin’ gibi bir psikolojik harekat yürütüyor. Özür dilemesi gereken bir kesim varsa o da Kobanê halkına düÅŸmanca politika izleyen ve bu yetmez gibi Kobanê direniÅŸine sahip çıkan halka saldıran Türk polisi, askeri ve kontra güçleridir. 6-8 Ekim olayları halkımızın serhıldan tarihindeki en görkemli serhıldanlardır. Halkımızın iradesinin en güçlü biçimde ortaya konulmasıdır. EÄŸer bugün Türk devleti dünya nezdinde teÅŸhir olmuÅŸ ve Kobanê direniÅŸi bugün IŞİD'i püskürten noktaya gelmiÅŸse, bunda 6-8 Ekim serhildanlarının rolü belirleyicidir. Hiç kimse demagoji ve psikolojik savaÅŸla 6-8 Ekim serhildanların büyüklüÄŸünü ve tarihsel önemini tersyüz edemez.”
TEVHÄ°D HABER
Henüz yorum yapılmamış.