Sosyal Medya

Dünya

Dünya büyükleri milyonlarca mülteciyi konuşmadı

Başbakan Davutoğlu, G-20 Liderler Zirvesi'nde "Maalesef mülteci meselesi ayrıntılarıyla görüşülemedi, ama Türkiye'nin atıfta bulunma teklifi kayıtlara geçti" dedi.



BaÅŸbakan Ahmet DavutoÄŸlu, "Bu yıl G-20 liderleri olarak biz bu noktada Ebola kriziyle mücadeleyi desteklemek için elimizden geleni yaptık ve yapacağız. Umuyoruz ki önümüzdeki yılki toplantıya kadar bir baÅŸka uluslararası salgın ortaya çıkmaz, Ebola krizi de çözülmüÅŸ olur" dedi. 

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, Avustralya'da G-20 Liderler Zirvesi'nin yapıldığı Brisbane Kongre Merkezi'nde uluslararası medyaya yönelik basın toplantısı düzenledi.

DavutoÄŸlu, Ä°ngilizce yaptığı ve TRT Haber'de simültane tercüme edilen konuÅŸmasında, toplantıda alınan kararlar temelinde, geliÅŸmekte olan düÅŸük gelirli ülkelerin de bu sürecin bir parçası olmasını, sorunlarının ve endiÅŸelerinin dikkate alınmasını istediklerini söyledi.

Küçük ve orta boy iÅŸletmelerin desteklenmesinin önemine iÅŸaret eden DavutoÄŸlu, bunun kapsayıcı büyüme açısından önemli olduÄŸunu, kavram olarak bunu ortaya koyduklarını ifade etti.

Mümkün olduÄŸu kadar kapsayıcı olacaklarını bildiren DavutoÄŸlu, aynı zamanda daha fazla sektörel katkı saÄŸlamaya çalıştıklarını söyledi.

Büyümeyle alakalı temel ilgi alanları konusunda da deÄŸerlendirmelerde bulunan DavutoÄŸlu, buna göre, daha önce belirlenmiÅŸ olan ve Brisbane Zirvesi'nde de teyit edilmiÅŸ hedefleri saÄŸlamaya çalışacaklarını bildirdi.

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, "Tabii ki bu hedeflere ulaÅŸabilmek için çok çalışıldı. Türkiye bu noktada bu hedeflere ulaÅŸma konusundaki çalışmaları yakından izleyecektir. Aynı zamanda küresel altyapı inisiyatifi Avustralya tarafından baÅŸlatılmıştı. Biz bunun da takipçisi olacağız. Çünkü altyapının geliÅŸtirilmesi, ekonomik büyümenin ve kalkınmanın önemli unsurlarından bir tanesi" dedi.

Türkiye için baÅŸka bir konunun da istihdam olduÄŸunu, 2008 yılındaki küresel krizle baÅŸlayan resesyonun çok önemli bir iÅŸsizliÄŸe yol açtığını anımsatan DavutoÄŸlu, bunun sadece rakamsal olarak deÄŸil aynı zamanda ödemelerde, maaÅŸlarda da düÅŸüÅŸe sebep olduÄŸunu anımsattı.

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, "Türkiye olarak ÅŸunu düÅŸünüyoruz, istihdam olmadan sosyal düzen olmaz. Baktığınız zaman birçok siyasi düzensizlik beraberinde yüksek iÅŸsizlik oranlarıyla geliyor ve KOBÄ°'ler bu noktada kurumsal bir omurga oluÅŸturur iÅŸsizlikle mücadelede konusunda" diye konuÅŸtu.

Ticaretin de küresel büyüme ve kalkınmanın lokomotiflerinden biri olduÄŸunu, ticaretin içinde temel olarak iki taraflı, çok taraflı bölgesel ve uluslararası mekanizmalar ve düzenlemeler bulunduÄŸunu kaydeden DavutoÄŸlu, dolayısıyla küresel düzeyde ticaretin artırılması için yeni bir  mekanizmaya ihtiyaç bulunduÄŸunu, bu mekanizmanın da diÄŸer mekanizmaları tutarlı bir çerçeve içinde bir araya getireceÄŸini söyledi.

BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, "Dünya Ticaret Örgütünün rolünü de güçlendirmek istiyoruz. Dünya Ticaret Örgütünü daha temsiliyetçi ve daha verimli, daha etkili kılmak istiyoruz. Ticaret müzakerelerini de bu noktada bu saymış olduÄŸum prensipler doÄŸrultusunda yapmak istiyoruz" ifadesini kullandı. 

BirleÅŸmiÅŸ Milletler sisteminin ve kalkınma çalışmalarının da gözden geçirilmesi gerektiÄŸini ifade eden DavutoÄŸlu, Türkiye'nin 2015'i küresel kalkınma yılı ilan ettiÄŸini, kendilerinin de kalkınmayla alakalı bütün konulara odaklanacaklarını, G-20 ile bu örgütün dışındaki ülkeler, özellikle de az gelirli, geliÅŸmekte olan ülkeler arasında köprü kurmaya çalışacaklarını bildirdi.

DavutoÄŸlu, "Dün ve bugün tartışıldı. 2010 yılındaki IMF kotasını ve IMF'nin yeniden yapılandırılmasını görüÅŸüyor ve bu Türkiye'nin dönem baÅŸkanlığında da uygulanacak. Bugün herkesin üzerinde mutabık kaldığı bir ÅŸey var, IMFnin çok daha kapsamlı ve kapsayıcı bir yaklaşıma ihtiyacı var" diye konuÅŸtu.

YOLSUZLUKLA MÜCADELE

Yolsuzlukla mücadelenin önemli konulardan olduÄŸuna dikkati çeken DavutoÄŸu, birçok ülkede, etkili ve kalkınmanın önündeki en büyük engellerden birinin yolsuzluk olarak ortaya çıktığını, Türkiye'nin dönem baÅŸkanlığında bu konuya da eÄŸileceklerini bildirdi.

Enerjinin de en önemli konulardan olduÄŸuna iÅŸaret eden DavutoÄŸlu, dünya nüfusunun beÅŸte birini enerjiye eriÅŸim hakkına sahip olmadığını söyledi.

DavutoÄŸlu, "Türkiye olarak bu kapsamda bütün insanların temel enerji kaynaklarına eriÅŸim saÄŸlaması bizim hedeflerimizden bir tanesi. Türkiye, bu noktada enerji yatırımlarıyla alakalı mayıs ayında konferanslar düzenleyecek ayrıca G-20 bakanlar düzeyinde toplantılar düzenlemek suretiyle enerjiye eriÅŸim ve enerjiye yatırımlarıyla alakalı çalışmalar yapacak. Bu noktada yenilenebilir enerjinin maliyetinin en aza indirilmesi ve enerji yatırımlarının fizibıl kılınması ve enerjinin bizim en önemli noktalarımızdan biri haline getirilmesi amaçlarımız arasında" diye konuÅŸtu.  

Ä°klim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle alakalı Paris Konferansı için de bir hazırlık dönemi olacağını belirten DavutoÄŸlu, bunun insanlık için çok önemli olduÄŸunu kaydetti.

DavutoÄŸlu, sözlerini ÅŸöyle sürdürdü: "Özellikle de iklim sorunlarının finanse edilmesi, iklim deÄŸiÅŸikliÄŸini finanse edilmesi, bununla ortaya çıkan sorunların finanse edilmesi Türkiye'nin gündeminde yer alıyor. Bunlar teknik ve konvensiyonel geleneksel G-20 gündem maddeleri ama bazen G-20 zirveleri krizlere ve özellikle de insani krizlere de cevap verebilme konusunda da çalışıyor. Bu yıl G-20 liderleri olarak biz bu noktada Ebola kriziyle mücadeleyi desteklemek için elimizden geleni yaptık ve yapacağız. Umuyoruz ki önümüzdeki yılki toplantıya kadar bir baÅŸka uluslararası salgın ortaya çıkmaz Ebola krizi de çözülmüÅŸ olur. Ama baÅŸka krizler de olabiliyor, mesela ciddi çatışmalar neticesinde belli ülkelerde mülteci sorunları ortaya çıkabiliyor. Bu tip ortaya çıkan olaylar her zaman için G-20'nin gündemi içesinde yer alacaktır ama önümüzdeki dönemde bizim dönem baÅŸkanlığımızda 2015 yılında umuyoruz ki küresel resesyon, ekonomik kriz, insani krizler son bulur ve hepimiz için çok güzel bir yıl olur."

"TÜRKÄ°YE'NÄ°N TEKLÄ°FÄ° YERÄ°NDE BULUNDU"

Başbakan Ahmet Davutoğlu, daha sonra gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir gazetecinin, "Ebola ile ilgili herhangi bir ilerleme kaydedildi mi? Suriye meselesinden önemli bir karar alınmaması sizi hayal kırıklığına uÄŸrattı mı?" sorusu üzerine DavutoÄŸlu, Griffith Üniversitesi'ndeki konferansına atıfta bulunulduÄŸuna iÅŸaret etti.

G-20 liderleri olarak da dünya toplumunun liderleri olarak da bu insani konulara cevap vermek durumunda olduklarını vurgulayan DavutoÄŸlu, ÅŸunları kaydetti:

"Ebola sadece Batı Afrika ülkeleri için deÄŸil dünyanın geneli için, küresel toplum için önemli bir krizdir. Bu konuya bu yüzden deÄŸinmemiz, eÄŸilmemiz gerekmektedir. Ama maalesef mülteci meselesi çok fazla ayrıntılarıyla görüÅŸülemedi. Sadece Suriye'de 4,5 milyon mülteci ortaya çıktı. DiÄŸer ülkelerdeki sayı bu, Suriye içerisinde de 5 milyon insan yerinden yurdundan oldu. Toplamda 10 milyon insandan bahsediyoruz. Toplantılarımız içerisinde bu konuları esasında ayrıntılarıyla ele aldık ama yayınladığımız bildiride OrtadoÄŸu'daki krizle alakalı özel bir atıf noktası da var. Uzun müzakereler sonrasında Türkiye'nin bir atıfta bulunma teklifi yerini buldu ve kayıtlara geçti. Bu Brisbane Bildirgesi içesinde yerini aldı. Böyle bir atıfta bulunuldu, böyle bir referans var ama umuyoruz ki gelecekte herhangi bir kriz, insani bir kriz ortaya çıktığında, siyasi görüÅŸler farklı olabilir, farklı siyasi seçenekler olabilir ama bunları göz önünde bulundurmadan G-20'nin bütün liderleri, önemli güçleri bence insani konulara odaklanmalı ve insani krizlere cevap verme konusunda harekete geçmeli. Bugün Suriye'de, Irak'ta, OrtadoÄŸu'nun farklı yerlerinde bu mülteci krizini yaşıyoruz."

"Ä°ZOLE EDÄ°LMÄ°Åž BÄ°R ÅžEKÄ°LDE HÄ°ÇBÄ°R KONUYA EĞİLMEYÄ°Z"

"Türkiye'nin dönem baÅŸkanlığında G-20'de siyasi konuların ekonomik konular kadar yer alıp almayacağı" yönündeki bir soru üzerine BaÅŸbakan DavutoÄŸlu, 2008'e kadar G-20 toplantılarının maliye bakanları arasında yapıldığını ve gündeminin her zaman ekonomik konular olduÄŸunu söyledi.

DavutoÄŸlu, zirvenin temel gündemini ekonomi konuların oluÅŸturduÄŸunu belirterek, ÅŸöyle devam etti:

"Küresel bir çaÄŸda yaşıyoruz ve küreselleÅŸme içerinde esasında hiçbir konu birbirinden ayrı düÅŸünülemez. Ä°zole edilmiÅŸ bir ÅŸekilde hiçbir konuya eÄŸilemeyiz. Esasında ekonomik problemlerin büyük bir kısmının siyasi boyutları var. Siyasi problem ve krizlerin büyük bir kısmı da ekonomik konulardan ve ekonomik krizlerden ortaya çıkıyor. Dolayısıyla 2008 yılındaki kriz, esasında finans krizi olarak baÅŸladı ama daha sonra çok kapsamlı bir ekonomik kriz haline geldi. Sonrasında da belli reel sektörlerin çökmesiyle birlikte sosyal bir kriz haline geldi. Ä°çerisine iÅŸsizlik sorunu da girdi ve netice itibariyle finansal, ekonomik ve sosyal kriz birçok Avrupa ülkesinde hükümet deÄŸiÅŸiklikleriyle sonuçlanan, siyasi istikrarsızlıkla sonuçlanan problemlere neden oldu."

G-20 liderleri olarak siyasi ve ekonomik konular arasındaki baÄŸlantıları gördüklerini dile getiren DavutoÄŸlu, "Bunların birbirlerine neden sonuç iliÅŸkilerini görüyoruz. Dolayısıyla da çok daha kapsamlı ve açık görüÅŸlü bir ÅŸekilde krizlerin sebeplerini anlamaya çalışıyoruz ve bu tip krizleri bu ÅŸekilde çözmeye çalışıyoruz" dedi.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.