Güncel
Trabzon 'Çözüm Sürecini' anlatıyor -
Trabzon'da halk çözüm sürecine destek verse de son bir ayda yaşanan şiddet olaylarından çok rahatsız. "Müzakere devam etsin" diyen de var, "silahlı mücadeleye devam" diyen de.
"Akan kan tamamen dinecekse, Türkiye 1600-1700'lü yıllarındaki o huzuruna dönecekse ben Öcalan’ı evimde de misafir ederim. Ölene kadar da bakarım. Yeter ki bizim ülkemiz Osmanlı’daki gibi huzurlu yıllarına dönsün."
Bu cümleler bir akrabasını ve bir arkadaşını GüneydoÄŸu’da ÅŸehit vermiÅŸ 43 yaşındaki Alper AydoÄŸdu’ya ait. Trabzon Meydanı'ndaki ayakkabı boyacı kulübelerinde rastlıyoruz kendisine. YaÄŸmurlu havadan olsa gerek etrafta müÅŸterisi olmamasını da fırsat bilerek yanına gidiyor ve çözüm sürecini soruyoruz. VerdiÄŸi cevaplar ekmek tezgâhında müÅŸteri bekleyen bu Karadeniz insanının, ülkenin gidiÅŸatı konusuna hiç de uzak olmadığını gösteriyor.
Dört yıldır ayakkabı boyacılığı yapan Alper AydoÄŸdu, hükümetin çözüm süreci için çok yol kat ettiÄŸine inanıyor. Ancak ona göre bu gidiÅŸatı engellemek isteyen birileri var.
‘Hükümet deÄŸiÅŸik yollardan, deÄŸiÅŸik kaynaklardan bu süreci sonuca getirebilmek için elinden geleni yapıyor. Ama Ekim ayının başında DoÄŸu’da yaÅŸanan olaylar tamamen çözüm sürecini engellemeye yönelik’ diyen AydoÄŸdu, süreci engellemek isteyenleri ise "dış güçler" olarak tanımlıyor.
"Kürtçe TV önemli bir adım"
Gündemi yakından takip etmeye çalÅŸtığını ifade eden Alper AydoÄŸdu, devletin bu süreçte attığı en önemli adımın Kürtçe kanalın açılması olduÄŸunu söylüyor.
“DoÄŸu'daki halk kendi coÄŸrafyasında yaÅŸamaya çalışan bir halk. Hükümet bu yurttaÅŸlarımıza tüm imkânları saÄŸladı. Artık kendi dillerini konuÅŸuyorlar. En önemlisi de bence devletin Kürtçe TV kanalını açmış olması. Üniversitelerde Kürtçe için kürsü açıldı ve artık kendi dillerinde de eÄŸitim verebiliyorlar.”
Lise mezunu olan Alper AydoÄŸdu'ya göre aslında GüneydoÄŸu halkı da çözüm sürecini destekliyor ancak sürecin gidiÅŸatını olumsuz etkileyen en önemli unsur Kandil ile Öcalan arasındaki büyük savaÅŸ.
"Az ince düÅŸünenler zaten anlıyorlar. Kandil, Ä°mralı’yı tasfiye edip, Kürtleri kendi çatısı altına alıp, istediÄŸi gibi mesela etnik ayrışım yapabilmek içn elinden geleni yapıyor. Åžu anda en büyük destekçisi Ä°srail.”
“Her doÄŸum sancılıdır. Umutsuz deÄŸilim”
|
Son bir ayda ortaya çıkan ÅŸiddet ortamından rahatsızlığını ifade eden AydoÄŸdu, süreç içinde bu ÅŸekilde iniÅŸ çıkışlar yaÅŸanabileceÄŸini, bu durumun kendisini umutsuzluÄŸa sevk etmediÄŸini belirtiyor.
“Ben bu olayı bir deniz olarak düÅŸünüyorum. Sonuçta ben bu denizde balığı tutacağım. Bu denizde üç gün dalga olur ama dördüncü gün gider o dalga, deniz çok güzel olur. Ben de balığımı tutarım. Tabii ki olacak böyle ÅŸeyler. Her doÄŸum sancılıdır. Bazı sıkıntılar olacak, bazı dertler olacak. Ben çözüm sürecinden umutluyum, son aÅŸamada olduÄŸuna inanıyorum."
“Kendi içlerinde sorunları var”
Ancak Trabzon'da herkes AydoÄŸdu kadar iyimser deÄŸil. Halkın genel olarak çözüm sürecine destek verdiÄŸi görülse de özellikle "Kobani'ye destek" eylemlerinde yaÅŸanan olaylardan sonra süreçten rahatsız olanlar da var. Trabzon’un dik yamaçlı mahallelerinden birinde çay ocağı iÅŸleten Yahya BektaÅŸ, Kürt sorununun çözümü için atılan adımlardan memnun. Kürtçe eÄŸitime de soÄŸuk bakmıyor. Devletin attığı adımları doÄŸru bulduÄŸunu söyleyerek baÅŸlıyor sohbete ve sözlerini ÅŸöyle sürdürüyor:
"Valla süreç devlet katında iyi gidiyor diye düÅŸünüyorum. Karşıt olanlar kim? Bence BDP ve onların yandaÅŸları. Benim de burada yaÅŸayan Kürt arkadaÅŸlarım var. Bizim aramızda bir sıkıntı yok. Ama bence onların kendi içlerinde çözemedikleri bir sıkıntıları var. Bu yüzden ortalığı karıştırıp duruyorlar. Bunlara müsaade edilmemeli. Polisin eline vur yetkisi verilmeli."
Ancak söz konusu Öcalan'ın cezaevi ÅŸartları olunca 27 yaşındaki BektaÅŸ yüzünü ekÅŸitiyor. BektaÅŸ'a göre Öcalan ile aynı masaya oturulması yanlış:
"O dönemde asılsaydı iyiydi. Madem asılmadı ÅŸimdi dışarı ile hiç baÄŸlantısı olmaması lazım."
BektaÅŸ'ın Öcalan'a kızgınlığı adını bile anmamasından belli oluyor. "Hiçbir yerde adının geçmemesi lazım. Kimse de yanına gitmesin" diyor. O zaman süreç nasıl iÅŸleyecek diye sorduÄŸumda ise "baÅŸka kim varsa onunla görüÅŸsünler" diyor.
“DaÄŸlara baskın yapılmalı”
Bekâr olduÄŸunu ve uzun süredir çaycılık yaptığını söyleyen BektaÅŸ, silahlı mücadele yerine müzakerenin doÄŸru olduÄŸunu söylese de son bir ayda GüneydoÄŸu’dan tekrar ÅŸehit cenazelerinin gelmesi kafasını karıştırmış. Sokak savaÅŸlarından bahsedip bu durumlarda müzakerenin yetersiz olacağını belirterek sorunu çözmenin tek yolunun silahlı mücadele olduÄŸunu söylüyor.
“Bir ara ÅŸehit haberleri kesilmiÅŸti demek ki bir ÅŸeyler iyi gidiyordu. Ama son dönemde ÅŸehit gördükten sonra baÅŸka bir ÅŸey diyemiyorum. Ben baskından yanayım. DaÄŸlara tepelere baskın. Daha fazla baskın. Bunlar baÅŸka türlü uslanmazlar."
“Analar aÄŸlamasın istiyoruz”
BaÅŸlarda çözüm sürecini doÄŸru bulduÄŸunu söyleyen 37 yaşında bakkal Abdullah Kurt'a göre bugünlerde durum hiç de iyiye gitmiyor. Trabzon’da küçük bir mahallede 15 yıldır esnaflık yapan Kurt, ÅŸehit haberlerinin etkisinde.
“Yani çözüm süreci iyi ama yine ÅŸehit haberleri gelmeye baÅŸladı. Bu ülkenin parçalanmaması lazım. Ama ÅŸu an yine baÅŸkaldırmaya baÅŸladılar. Bu süreç rahatsız ediyor. Vurulan çocuklar bizim çocuklarımız. Analar aÄŸlamasın istiyoruz."
"Peşmergeye yol vermek hataydı"
Evli ve iki çocuÄŸu olduÄŸunu söyleyen Abdullah Kurt, GüneydoÄŸu’da akan kanın durması için gerekirse Öcalan ile masaya oturulabileceÄŸini ifade ediyor. Kürtçe eÄŸitim de ona göre sorun deÄŸil. Öcalan'ın cezaevi ÅŸartlarının iyileÅŸtirilmesi ya da uzun vadede serbest kalması ile ilgili iddiaları ise “Cezasını çekmesi gerekir” diye cevaplıyor.
HDP'nin "Kobani’nin düÅŸmesi Türkiye’deki çözüm sürecine zarar verir” yönündeki açıklamaları Abdullah Kurt'u öfkelendiriyor.
"En büyük hatamız peÅŸmergeye o yolu açmamız oldu. Niye açtık onu? Adam niye daÄŸda? IŞİD bence onlara doÄŸrusunu yapıyor. PKK, IŞİD’den daha tehlikeli. PKK 30 senedir kan emiyor. Åžimdi zoru gördüler, Türkiye’ye 'beni savun' diyorlar."
"Toprak bütünlüÄŸü tek ÅŸart"
Ä°slam Kartal, Trabzon’un Yomra ilçesinden. 25 yıldır Trabzon’da dönercilik yapıyor. Kartal’ın çözüm süreci için tek ÅŸartı toprak bütünlüÄŸü.
“Çözüm süreci iyi yürütüldükten sonra, Tükiye’den toprak verilmedikten sonra biz bunun yanındayız. Mesela anadilde eÄŸitim diyor. Kürtçe eÄŸitim olabilir. Bence bu ülkede bayrağını, toprağını tanıdıktan sonra dil önemli deÄŸil. DoÄŸu bizim olmalı."
Evli ve üç çocuÄŸu olan Ä°slam Kartal daÄŸa çıkan çocukların ise kandırıldığını söylüyor. Çözüm süreci ilerleyip iyileÅŸtirme olduÄŸunda Öcalan için ev hapsine sıcak bakabileceÄŸini ifade ediyor. "Ä°yileÅŸtirmeden kastınız ne?" diye sorduÄŸumda ise ÅŸöyle cevap veriyor:
"Ä°yileÅŸmeden kastım her akÅŸam TV’lerde izliyorum ortalığı yakıp yıkıyorlar. Bankaları, dükkânları... BeÅŸ katlı bina, öÄŸrenciler okuyamıyor. Bunların düzelmesi lazım. BaÅŸka isteÄŸimiz yok."
"Türkiye IŞİD’i desteklemez"
42 yaşındaki Kartal, Kürtlerin, Türkiye’nin IŞİD’i desteklediÄŸi iddialarına ise kesinlikle inanmadığını söylüyor. Ona göre “IŞİD‘in yapmış olduÄŸu iÅŸler Türkiye’nin aleyhine oluyor." Bu yüzden Türkiye’nin desteklediÄŸine inanmadığını ifade ediyor. Bu konuda Batılı ülkelere de sitem ediyor.
"Türkiye’de PKK olduÄŸu zaman Avrupa ülkelerinin hiç sesi çıkmıyordu. Ama bunların damarına basıldığı zaman kalkıyorlar ayaÄŸa. Biz 35 yıldır PKK ile uÄŸraşıyoruz. Hiç kimse destek vermedi. Ama bunların damarına basınca ÅŸimdi hemen yardım ediyorlar onlara."
Henüz yorum yapılmamış.