Sosyal Medya

Coğrafyamız

47 yıl önce Kudüs işgal edilmiş ve Mescid-i Aksa'ya girmişti

7 Haziran günü İsrail askerleri tarihi şehre Kudüs’e girdi. Şehir sokak savaşları ile savunulmaya çalışıldıysa da birkaç saat içinde İsrail askerleri Ağlama Duvarının önüne geldiler ve Mescidi Aksa’yı işgal ettiler.



Müslümanların ilk kıblesi Mescid-i Aksa ve kutsal şehir Kudüs Hz.Ömer devrinde feth edildi. Yaklaşık 400 yıl müslümanların  hakimiyetinde kalan şehir  I.Haçlı seferi sonrasında Haçlıların eline geçti. 1097 yılından 1187 yılına kadar süren Haçlı hakimiyetine son veren ise Selahaddin Eyyubi oldu. Tekrar müslümanların eline geçen şehir sırasıyla Eyyubiler,Memlükler ve Osmanlı hakimiyetinde kaldı.

Balfour Deklerasyonu sonrası nüfus dengesi bozuldu

Kudüs topraklarında Müslümanlar,Yahudiler ve Hristiyanların yüzlerce yıl süren barış ve huzur dönemi Osmanlı devletinin I.Dünya savaşında bu toprakları kaybetmesi ile sona erdi. Filistin cephesinde Osmanlı devletinin mağlup olması ile 11 Aralık 1917’de Filistin toprakları İngilizlerin eline geçti. Bu arada İngiltere Dışişleri Bakanı işgal ettkleri Filistin topraklarına Yahudi göçüne izin veren bir deklerasyon yayınladı. Yüzbinlerce Yahudinin göçü ile Filistin toprakları kısa sürede çatışmaların merkezi haline geldi.  

I.Dünya savaşı sonrasında İngiliz mandası altında yönetilmeye başlanan Filistin’e göç öyle hızlı bir şekilde gelişti ki 1922’de Filistin’deki Yahudi nüfusu 83 binden 467 bine çıktı. Yahudi nüfusunun ve denetimleri altındaki toprakların genişlemesi kısa sürede Filistin bölgesinde bir Yahudi sorununun da doğmasına sebep oldu.

Kudüs- Corpus Separatum ( ayrı beden )

Bu sorun yalnızca toplumsal ya da siyasi bir sorun değildi. Aynı zamanda bölgede çatışmaları da beraberinde getiren bir terör sorunuydu. 1947 yılına gelindiğinde bölgeyi yöneten İngiltere, Filistin toprakları üzerindeki çatışmaları sonlandırmak yani sorunu barışçıl bir yöntemle çözmek için Birleşmiş Milletlere talepte bulundu. Kurulan Filistin Özel Komisyonu Filistin’in Yahudiler ve Araplar arasında ikiye bölünmesini Kudüs’ün ise hiçbir yere bağlı olmayan özel bir statüye Corpus Separatum ( ayrı beden ) sahip olmasını kararlaştırdı. Filistin’in en verimli kısımlarını oluşturan yüzde 55 kısmını Yahudilere,  verimsiz topraklardan ve çöllerden  oluşan yüzde 45 kısmını ise Araplara bırakan bu planı Araplar kabul etmediler. Bu anlaşmazlık üzerine 14 Mayıs 1948 tarihinde Yahudiler  İsrail devletinin kurulduğunu ilan ettiler.   


İsrail’in bağımsızlık ilanı sonrasında bölgedeki Arap ülkeleri İsrail’e savaş ilan ettiler. Ancak bu savaşta başarı sağlayamadılar. 1956 Süveyş Krizi sonrası yaşanan Arap İsrail-Fransa,İngiltere savaşı da farklı bir sonuç getirmedi. 

6 Gün savaşlarındaki hezimet sonrası İsrail askerleri Mescid-i Aksa’ya girdiler

1967 yılına gelindiğinde başta Mısır olmak üzere diğer Arap devletleri  Suriye,Ürdün,Irak,Kuveyt  İsrail yönetimine son vermek ve Filistin topraklarını kurtarmak amacıyla büyük hazırlıklara giriştiler. Ancak hiç beklemedikleri büyük bir bozgun yaşadılar.  Arap ülkeleri 6 Gün süren savaş sonucunda büyük bir yıkıma uğradı. Asıl büyük darbe ise savaşın üçüncü günü yaşandı. Savaşın başında İsrail Kudüs şehrinin işgalini planlanmamıştı. Ancak savaş kısa sürede büyük bir zaferi beraberinde getirince İsrail yönetiminin fikri de değişti ve Kudüs’ün işgali kararlaştırıldı. 7 Haziran günü İsrail askerleri tarihi şehre Kudüs’e girdi. Şehir sokak savaşları ile savunulmaya çalışıldıysa da birkaç saat içinde İsrail askerleri Ağlama Duvarının önüne geldiler ve Mescidi Aksa’yı işgal ettiler.Böylece 1917 yılında Osmanlı hakimiyetinden çıkan Kudüs şehri 50 yıl sonra İsrailin eline geçmiş oldu. Doğu Kudüs’ü işgal eden İsrail Kudüs’ü İsrail devletinin sonsuza kadar bölünmez başkenti ilan etti. 

Kudüs’ten İslam izlerini silme çabası

Kudüsün işgalinden sonra İsrail yönetimi buradaki islamın simgesel yapılarını yok etmeye başladı. Çeşitli bahanelerle birçok cami ve tarihi eseri ortadan kaldırdı. Yine İsrail işgali altında bulunan şehirde 21 Ağustos 1969’da Denis Ruhan adlı bir fanatik yahudi Mescidi Aksa’yı yakma girişiminde bulundu. Çıkan büyük yangında yüzlerce yıllık birçok tarihi eser yandı. Bunların arasında Selahaddin Eyyubinin fethin nişanesi olarak kudüse getirttiği ahşap minber de vardı.

BM Güvenlik Konseyi 1968 yılında aldığı bir karar ile İsrail'in Kudüs'ün statüsünü değiştirmek için attığı adımları "geçersiz" ve "yasadışı" ilan etti. Buna karşın İsrail Kudüs'ün statüsünü değiştirmeye yönelik faaliyetlerinden vazgeçmedi ve yasadışı yasadışı yerleşimlerini günümüze kadar sürdürdü.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.