Dışişleri'nden Yunanistan'ın iddiasına yanıt

Bilgiç, bir soruya verdiÄŸi yazılı yanıtta, Venizelos'un açıklamasındaki ifadelerin, Yunanistan'ın Kıbrıs'ta çözüm çabaları baÄŸlamında yanlış bir algı içerisinde olduÄŸunu açıkça ortaya koyduÄŸunu belirterek, Kıbrıslı Rumların 1963 yılında yıktığı ortaklığın yeniden kurulması için 46 yıldır sürdürülen müzakerelerin sonuçsuz kalmasında bu algının önemli bir rolünün bulunduÄŸunu ifade etti.

DışiÅŸleri Bakanlığı Sözcüsü Bilgiç, "1960'da kurulan ortaklık devletini yıkan Rumların, 1963 yılından bu yana gasp ettiÄŸi "Kıbrıs Cumhuriyeti" sıfatının meÅŸruiyet taşımadığı, dolayısıyla GKRY'nin adanın tümünü ilgilendiren konulardaki tasarruflarının geçerli olmadığı, esasen GKRY'nin buna muktedir de bulunmadığının artık kabul edilmesi gereken bir gerçek olduÄŸunu" aktardı.

Sürdürülen müzakerelerin amacının, Kıbrıs'ta eÅŸit statüde iki kurucu devletten oluÅŸacak yeni bir ortaklığın tesisi olduÄŸunu belirten Bilgiç, "Bu ortaklığın iki tarafın referandumlarla ortaya koyacakları iradeyle ortaya çıkacağı, 11 Åžubat 2014 tarihli ortak açıklamada da açıkça yer almıştır. Bunu görmezden gelerek, mevcut müzakere sürecini Rumların devleti gasp etmelerinin meÅŸrulaÅŸtırılması olarak gören anlayışın çözüm çabalarına yardımcı olamayacağı da açıktır" ifadelerine yer verdi.

Bilgiç, Yunanistan DışiÅŸleri Bakanı Venizelos'un özellikle Türk dış politikasına iliÅŸkin sözlerinin, Türkiye'nin uygulamalarının uluslararası meÅŸruiyetini sorgulamasının ve bu iddiaları ile Türkiye-Yunanistan ikili iliÅŸkileri arasında baÄŸ kurmasının, iç siyasi saiklerin etkisiyle yanlış bir mantığın ürünü olduÄŸunu vurgulayarak, ÅŸunları kaydetti:

"Yunanistan'ın yapıcı olmayan bu tür söylemler içine girmesinin gerek ikili iliÅŸkilerimizin ilerletilmesine gerek Kıbrıs sorununun çözümüne bir katkı saÄŸlamayacağı ortadadır. Ülkemiz sorunların mevcut diyalog kanalları çerçevesinde ele alınmaya devam edilmesi yönündeki tutumunu muhafaza etmektedir. DoÄŸu Akdeniz'de ülkemizin kıta sahanlığına iliÅŸkin uluslararası hukuktan kaynaklanan hak ve çıkarlarını göz ardı eden adımlar atılmasının yeni sorunlar yaratmaktan baÅŸka bir amaca hizmet etmeyeceÄŸinin hatırlatılmasında yarar görmekteyiz. Esasen bu husus çeÅŸitli vesilelerle Yunanistan'ın dikkatine getirilmiÅŸtir."

DoÄŸu Akdeniz bölgesinin içinden geçmekte olduÄŸu bu duyarlı dönemde, DoÄŸu Akdeniz'de en uzun kıyı ÅŸeridine sahip olan Türkiye'nin, barış ve istikrarın güçlendirilmesi için yapıcı tutumunu sürdürmeye devam edeceÄŸine iÅŸaret eden Bilgiç, "Aynı tutumu ilgili tüm taraflara tavsiye etmekteyiz" ifadesini kullandı.

Yunanistan BaÅŸbakan Yardımcısı ve DışiÅŸleri Bakanı Venizelos, Türkiye'nin, araÅŸtırma gemisi Barbaros Hayreddin PaÅŸa'yı DoÄŸu Akdeniz'e göndermekle Kıbrıs'taki diyaloÄŸu sabote ettiÄŸini ve kriz odağı oluÅŸturduÄŸunu iddia ederek, "Barbaros gemisinin uluslararası hukuk ve deniz hukukunun kabaca ihlalini oluÅŸturan araÅŸtırmalar yapma teÅŸebbüsünde bulunacağını" ileri sürmüÅŸtü.

Venizelos ayrıca, Türk dış politikasına yönelik, "Türkiye'nin sorumluluÄŸu çok büyük. Bu nedenle onu sadece gemisini geri çekmeye deÄŸil, dış politikasından da vazgeçmeye ve Kıbrıs'taki müzakerelere yardım ederek desteklemeye ve ikili iliÅŸkilerimiz ile Avrupa perspektifi için güvenli çerçeve olan yasal düzen içerisinde hareket etmeye davet ediyoruz" ifadelerini kullanmıştı.

YENÄ°ÅžAFAK