'Türkiye müttefiklerine güvenmiyor'
Türkiye’nin olası kara harekâtını değerlendiren Ortadoğu uzmanı Prof.Dr. Udo Steinbach, Türkiye‘nin bölgeye doğrudan müdahale etmemesini stratejik olarak doğru bulduğunu söyledi.
DW: Sayın Steinbach, müttefikleri Türkiye'nin kara harekâtıyla Kobani'ye müdahale etmesini talep ediyor. Ancak protesto gösterilerine ve uluslararası baskılara raÄŸmen Ankara daha çekimser bir tutum izlemeyi tercih ediyor. Sizce bu yaklaşımı nasıl deÄŸerlendirmek gerekiyor?
Udo Steinbach: "Bence Türkiye'nin bu tavrının altında uluslararası topluma karşı duyduÄŸu derin güvensizlik yatıyor. Uluslararası toplum Türkiye'den askeri bir müdahale beklerken, Ankara böyle bir operasyondan uzak duruyor. Zira Türk tarafı haklı olarak böyle bir eyleme tek başına girdiÄŸi takdirde OrtadoÄŸu'da süren savaşın bir parçası haline gelebileceÄŸini düÅŸünüyor. Tabii bu durumda NATO ne yapar? Müttefikler ne yapar? O da belli deÄŸil."
DW: Türkiye neden müttefiklerine güvenmiyor?
Udo Steinbach: "Türk tarafı çoÄŸu kez müttefikleri tarafından hayal kırıklığına uÄŸratıldı. En son bundan yaklaşık bir yıl önce AÄŸustos 2013'te, Suriye'de kimyasal silah kullanıldığının ortaya çıkmasının ardından Türkiye, müttefiklerin Esad rejimine müdahale edeceÄŸinden ve muhalifleri güçlendireceÄŸinden yola çıkmıştı. Bu gerçekleÅŸmedi. Åžimdi her ne kadar sınırında olan çatışmalara öncelikle Türkiye'nin müdahale etmesi beklense de Türkiye, Kürtlere doÄŸrudan ve açık bir savaÅŸ müzakeresi olmadan yardım etmeyecektir."
DW: Türkiye'nin birçok kentinde protesto gösterileri düzenleniyor. Peki Türkiye'nin müdahale etmemesi, yürüttüÄŸü barış sürecine nasıl yansır?
Udo Steinbach: "Bence Türkiye'yi gelecek yıllarda sıkıntılı günler bekliyor. Çünkü baÅŸta ErdoÄŸan olmak üzere Türk tarafı sürekli Kürtlerle ve PKK ile yürütülen bir ‘barış sürecinden' söz etti, ancak bunu hayata geçirecek adımları atmadı. Dolayısıyla bugünkü geliÅŸmelerle birlikte eski hesaplaÅŸmalar da yeniden açığa çıktı. Bir örgütü hem terörist kabul edip hem de onunla barış süreci yürütemezsiniz. CumhurbaÅŸkanı tezkere kararının açıklandığı gün PKK ve IŞİD'in arasında bir fark olmadığını söyledi. Bu, Kürtler ve PKK nezdinde sürecin sona erdiÄŸi anlamını taşıyordu."
DW: Uluslararası kamuoyunda IŞİD'in Türkiye'de de faaliyet gösterdiÄŸi ya da destek aldığı yönünde haberler yer alıyor. Bu konuda neler söylersiniz?
Udo Steinbach: "Gerçekten de IŞİD ve diÄŸer aşırı Ä°slamcıların Türkiye içerisinde destek gördüÄŸü biliniyor. Türkiye, IŞİD'e karşı ister bir askeri müdahalede bulunsun ister bulunmasın aslında ciddi bir tehdit altındadır. Bu nedenle öncelikle ülke içerisindeki aşırıları kontrol altına almalı ve bunlardan kurtulunmalıdır. Aksi takdirde bu Ä°slami gruplar, gelecekte ülkedeki dengeleri bozabilir ve askeri eylemler içerisine dahi girebilirler."
DW: Bölgede barışın yeniden saÄŸlanması için uluslararası kamuoyu nasıl bir politika izlemeli?
Udo Steinbach: "Åžu anda kısa ve uzun vadede ne yapılabilir, onu deÄŸerlendirilmek lazım. Kısa vadede hiç ÅŸüphesiz, IŞİD durdurulmalı. Türkiye'nin doÄŸrudan müdahale etmemesini stratejik olarak doÄŸru buluyorum. Bunun için uluslararası bir dayanışma gerekiyor. Uzun vadede ise Türkiye kendi içinde ve dışında dengeleri korumak için barış sürecini somutlaÅŸtırmalıdır. Böylece daha saÄŸlam bir zemine basabilir. Ayrıca uluslararası toplum artık ne istediÄŸine karar vermeli. Sadece IŞİD'i ortadan kaldırmak bölgedeki sorunları çözmek için yeterli olmayacaktır. Esad rejimine karşı da bir eylem planına geçilmelidir. Ä°ÅŸte o zaman Türkiye, söz konusu harekâtta daha etkin bir rol üstlenecektir."
©Deutsche Welle Türkçe
Henüz yorum yapılmamış.