Güncel
Akil İnsanlardan "sağduyu" çağrısı
Çözüm süreci kapsamında rol oynayan Akil İnsanlar Heyeti üyeleri, terör örgütü IŞİD'i bahane ederek düzenlenen izinsiz gösterilerle ilgili sağduyu çağrısında bulundu. Akil İnsanlar Heyeti'nde Akdeniz Bölgesi Grubu Üyesi olan sinema sanatçısı Kadir İnanır "Sağduyu çağrısında bulunuyorum. Biz barış elçisiyiz, kavganın içinde yokuz. Barışla bitmeyen hiçbir savaş yoktur" dedi. Akil İnsanlar Heyeti'nde Akdeniz Bölgesi Üyesi olarak yer alan Muhsin Kızılkaya ise çözüm sürecinde ortaya çıkan provokasyonların en ciddisinin dün yaşandığını söyledi.
Çözüm süreci kapsamında rol oynayan Akil Ä°nsanlar Heyeti üyeleri, terör örgütü IŞİD'i bahane ederek düzenlenen izinsiz gösterilerle ilgili saÄŸduyu çaÄŸrısında bulundu.
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde DoÄŸu Anadolu Bölgesi BaÅŸkanlığı yapan Can Paker, yaptığı açıklamada, olayların perde arkasını bilmediÄŸini ifade ederek, uzaktan bakıldığında olayların çok ciddi bir toplumsal karşılığı olmadığını dile getirdi.
Çözüm sürecinin, hem doÄŸudaki insanlar hem Türkiye'nin geneli tarafından benimsendiÄŸini ve sonuçlandırılmasının beklendiÄŸini anlatan Paker, ÅŸöyle devam etti:
"YaÅŸanan olayların sonucu deÄŸiÅŸtireceÄŸine inanmıyorum. Ancak geciktirmeler, iniÅŸ ve çıkışlar olabilir. Olayların toplumsal karşılığı olmadığına inanıyorum, geçici olarak görüyorum. Toplum artık barışı benimsemiÅŸ vaziyette. Bunu hem Türkiye'nin doÄŸusu hem batısı için söylüyorum. Dolayısıyla doÄŸunun beklediÄŸi deÄŸiÅŸiklikleri artık batı yadırgamayacak duruma da geldi. Olayların süreçte çok önemli bir etki yapacağına inanmıyorum. Çözüm sürecini de çok büyük oranda etkilemeyecektir. Geciktirebilir bir miktar bazı ÅŸeyleri ama sonucu etkilemez."
Avni Özgürel
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde Ege Bölgesi BaÅŸkanvekili olarak bulunan Avni Özgürel, başını ABD ve Fransa'nın çektiÄŸi uluslararası koalisyonun, IŞİD'ın bulunduÄŸu noktalara müdahale ettiÄŸini anımsattı.
Koalisyon güçlerinin genelde petrol açısından önemli noktaları vurduÄŸunu belirten Özgürel, "Yani vurulan yerler boru hatları, Kobani'nin de (Ayn el Arab) bulunduÄŸu insan unsurunun hakim olduÄŸu yerler. Kobani etrafında IŞİD'in 8 tankı var. Yani 'baÅŸka yerde cipleri bile vurabilen Amerika bu tankları vuramıyor' demek çok doÄŸru deÄŸil" diye konuÅŸtu.
Özgürel, bölgede ciddi kargaÅŸa yaÅŸandığını dile getirerek, ÅŸunları kaydetti:
"ABD ve Fransa'nın, imkanlarına raÄŸmen IŞİD'i koruma tavrı içinde olmasına tepki göstermeyip, Türkiye'yi protesto etmek, provokasyondan baÅŸka kelime ile açıklanamaz. KomÅŸumuz da olsa 'kargaÅŸa var' diye yabancı bir ülkeye savaÅŸ mı açalım? Musul düÅŸerken, orada onca insan hayatını kaybederken, Türkmen bölgelerinde kan akarken kimse bir ÅŸey demiyordu. Kobani ile ilgili hassasiyet elbette olmalı ama protesto edilmesi gereken Ankara deÄŸil, Fransa ve Amerika'dır. Türkiye kapılarını açmamış olsa bu tepkileri belki hak edebilir ama tüm sığınmacılara kapılar açılmasına raÄŸmen bu tepkiler oluyorsa, bu uluslararası güçlerin, Türkiye'yi Suriye'ye müdahaleye zorlayan ya da kara gücü olarak yararlanma isteyen güçlerin tavrı daha ciddi sorgulanmalıdır."
Ayhan OÄŸan
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde DoÄŸu Anadolu Bölgesi Grubu Sekreteri olarak yer alan Ayhan OÄŸan, Batılı ülkelerin Kürtleri, bölgede kendi adına savaÅŸacak grup olarak gördüÄŸünü ve IŞİD'i yenmelerine karşılık da kendilerine Kürdistan'ın kurulmasını vadettiÄŸini savundu.
Bunun bazı Kürt siyasetçileri heyecanlandırdığını dile getiren OÄŸan, "Bunu destekleyen bölge ülkeleri de var. Türkiye'nin Kürtleri tehdit gören siyaseti deÄŸiÅŸtirip müttefik gören anlayışı, bölgedeki bütün planları bozacağı ve bu kendileri için olumsuz olacağından böyle bir kargaÅŸa çıkarıyorlar" diye konuÅŸtu.
OÄŸan, Kürt siyasetinin "akıl tutulması" yaÅŸadığını söyleyerek, ÅŸu ifadeleri kullandı:
"Demokratik, eÅŸit vatandaÅŸlık temelinde sonuçlanmak üzere olan çözümü sabote edecek bir akıl tutulması ve söylem içindeler. Bu çatışma dilinin toplumda tutacağını zannetmiyorum. Herkes pozisyonunu yeniden gözden geçirip, olumlu bir dil kullanmak zorunda. Kürtler ÅŸunu unutmasın; burada halkın çözüm sürecine verdiÄŸi destek, demokratik, eÅŸit vatandaÅŸlık çerçevesinde verilmiÅŸtir. Bir özerklik, farklı yönetim, kendi projelerini hayata geçirecek, 'Biz yaparız olur. Bu bölge bizim ve kimse karışamaz' düÅŸüncesi ve diÄŸer muhalif düÅŸüncelere yasaklama getirmesinin sonuçları ortadadır. Bu çözüm olmaz. 'Biz burada özerklik ilan ettik. Kimseye dokundurmayız' anlayışını kabul etmek mümkün deÄŸil. Dindar Kürtleri diÄŸer gruplarla çatıştırma amacı var. Bu kabak kendi baÅŸlarına patlar."
Kadir İnanır
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde Akdeniz Bölgesi Grubu Üyesi olan sinema sanatçısı Kadir Ä°nanır, süreci yakından takip ettiÄŸini belirterek, önümüzdeki günlerde gidiÅŸata göre detaylı deÄŸerlendirmede bulunacağını söyledi.
"Olayları bu hale getirenlerin kendilerine bakmalarını" isteyen Ä°nanır, "SaÄŸduyu çaÄŸrısında bulunuyorum. Biz barış elçisiyiz, kavganın içinde yokuz. Barışla bitmeyen hiçbir savaÅŸ yoktur" dedi.
Etyen Mahçupyan
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde GüneydoÄŸu Anadolu Bölgesi Üyesi olarak bulunan gazeteci-yazar Etyen Mahçupyan, farklı açılardan bakıldığında ÅŸu anda gelinen noktada, bir boÅŸluk yaÅŸandığını, bunu da "Kürt hareketinin içinde kontrol edilmeyen enerji noktaları"nın kullandığını savundu.
YaÅŸananların Kobani'ye yararlı olmayacağını kaydeden Mahçupyan, "Türkiye hükümetinin de daha deneyimli olması lazım artık bu konularda. Başından müzakere ile karşılıklı anlayışla çözülebilmesi iyi olurdu. Adım adım buraya gelindi. Bundan sonra yapılacak ÅŸey; siyasetin kanallarını açmaktan geçiyor. Bu konu, özellikle Kürt hareketinin saÄŸduyusuyla baÄŸlantılı" diye konuÅŸtu.
Bu tür sokak hareketlerinin bir alternatif yaratmadığını ifade eden Mahçupyan, "Sonuçta sadece bir potansiyelin kaybı olur. YaÅŸanan bu olaylar toplumsal bir akılsızlık ifade ediyor" deÄŸerlendirmesinde bulundu.
Muhsin Kızılkaya
Akil Ä°nsanlar Heyeti'nde Akdeniz Bölgesi Üyesi olarak yer alan Muhsin Kızılkaya, çözüm sürecinde ortaya çıkan provokasyonların en ciddisinin dün yaÅŸandığını söyledi.
Ülkede daha önce de buna benzer hadiseler yaÅŸandığını anlatan Kızılkaya, ÅŸunları kaydetti:
"Biz KahramanmaraÅŸ, Çorum, BaÅŸbaÄŸlar olaylarını yaÅŸadık. Bu hadiselerden ders çıkarmamış olmak, çok üzücü. Yapılması gereken ÅŸey; ateÅŸin üstüne benzinle gitmektense elimize su bidonunu alıp gitmek. Herkesin elden geldiÄŸince, saÄŸduyuyu elden bırakmadan kardeÅŸ olduÄŸumuzu, kardeÅŸlik hukukumuzun bin yıllara dayandığını, bir arada yaÅŸamaktan baÅŸka ÅŸansımızın olmadığını, hiçbir zaman barışa bu kadar yaklaÅŸmadığımızı, barışa yaklaÅŸtığımız bu süreci kendi elimizle heba etmemiz gerektiÄŸini bilmesi gerekir. Bu ülkede birilerimizden birileri eksildiÄŸinde öbürleri kazanmayacak.
Türklerle Kürtlerin kaderi ortaktır. En dar zamanlarda birbirlerine sığındılar. Hakikaten de birbirimize karşı kıyıcı davrandığımız oldu ama başımız sıkıştığında ilk koÅŸtuÄŸumuz Kürt kardeÅŸimiz ya da Türk kardeÅŸimiz oldu. Kürtlerin köyleri boÅŸaltıldığı zaman Irak'a, Suriye'ye kaçmadılar, Ä°zmir'e, Antalya'ya, Ä°stanbul'a geldiler. Anadolu toprakları bizim ortak coÄŸrafyamızdır. Bunun üstüne binlerce ÅŸey söylenebilir ama insanları sokaÄŸa çağırdığınız zaman niçin çağırdığınızı, nasıl davranmaları gerektiÄŸini de söylemeniz gerekiyor. BaşıboÅŸ insan toplulukları ateÅŸe benzer, kontrol etmezseniz önüne geçemezsiniz. Siyasi parti liderliÄŸi bu zamanda belli olur, akıl bu zamanda lazımdır. Herkesin yapması gereken ÅŸey; ÅŸapkasını önüne koyup 'Ben niye bunu yaptım, bunu nasıl önleyebilirim' diye düÅŸünmektir."
KAYNAK: YENÄ°ÅžAFAK
Henüz yorum yapılmamış.