Mısır'a 'işkence' suçlaması

Arapça'da 'onur' anlamına gelen Cenevre merkezli insan hakları kuruluÅŸu El Kerema'nın açıklamasına göre, Mısır'da darbe yönetimini protesto ettikleri sırada gözaltına alınan 15-18 yaÅŸlarındaki 52 kiÅŸiye gözaltı sırasında iÅŸkence ve cinsel istismar uygulandı.

KuruluÅŸa göre söz konusu olay Mısır'ın kuzeyindeki Ä°skenderiye kentinde bulunan Kum El-Dekka hapishanesinde gerçekleÅŸti. Gözaltına alınan 52 gençte iÅŸkence izlerine rastlandı. Ayrıca gençlerin zihinsel saÄŸlıklarında da bozulma tespit edildi. El Kerema ayrıca, iÅŸkence ve cinsel istismarın hapishanedeki gardiyanların yanı sıra askeri yetkililer tarafından uygulandığını belirtti.

Söz konusu gençler ise elektrik ÅŸoklarına maruz kalmalarının yanı sıra üzerlerinde sigara söndürüldüÄŸünü ve elleri baÄŸlı ÅŸekilde saatlerce bekletilirken bazen tecavüze uÄŸradıklarını söyledi. 

Sistematik iÅŸkence

El Kerema Hukuk Direktörü RaÅŸid Mesli, "Mısırlı yetkililer bu sistematik ve yaygın iÅŸkence uygulamasına son vermeliler. Roma SözleÅŸmesi'ne göre bu durum kapsamı itibariyle insanlığa karşı suçlardan dolayı Mısır'ı sorumlu yapar" diye konuÅŸtu.

El Kerema ayrıca konuyu BM iÅŸkenceden sorumlu özel raportöre ilettiklerini belirterek Mısırlı yetkililere söz konusu iddiaları araÅŸtırma ve sorumluları yargı önüne çıkarma çaÄŸrısı yaptı.

Mısır'da Nisan ayı baÅŸlarında insan hakları aktivistleri çok sayıda kadın ve erkeÄŸin tutuklu kaldıkları sürede iÅŸkenceye uÄŸradığını açıklamışlardı.

Uluslararası Af Örgütü OrtadoÄŸu ve Kuzey Afrika Sorumlusunu Philip Luther ise mayıs ayında yaptığı açıklamada Mısır hükümetinin yaÅŸanan hak ihlalleri ve sorgu merkezlerinde uygulanan iÅŸkencenin durması için kendileri ile hala ciddi bir çalışma içerisine girmekten kaçındığının altını çizmiÅŸti.

Mısır’da savcıların bağımsız olduÄŸu yönündeki iddiaları reddeden Luther, hükümetin cezaevi, karakol ve sorgu merkezlerinde uygulanan iÅŸkence ile ilgili soruÅŸturma açmadığını söyledi.

CumhurbaÅŸkanı dâhil binlerce kiÅŸi hapiste

Mısır'da geçtiÄŸimiz yıl 3 Temmuz’da Abdulfettah Sisi’nin liderliÄŸinde yapılan darbeyle, ülkenin demokratik yollarla seçilmiÅŸ ilk cumhurbaÅŸkanı Muhammed Mursi tutuklandı ve hapse atıldı.

Mursi hakkında açılan farklı davalardan yargılanıyor.

Darbe sonrasında sokaÄŸa dökülen göstericilere güvenlik güçlerinin çok sert müdahalesi sonucunda yüzlerce kiÅŸi hayatını kaybetti ve binlerce kiÅŸi gözaltına alındı.

Müslüman KardeÅŸler darbe yönetimi tarafından ‘terör örgütü’ ilan edilirken teÅŸkilatın yöneticileri idam cezasına ve ağır hapis cezalarına mahkûm edildi.

Ülkede darbenin ardından baÅŸlayan büyük çapta insan hakları ihlalleri nedeniyle maÄŸdur olan kesimler arasında gazeteciler de var.

Haksız suçlamalarla ve hiçbir somut delil olmadan aylarca yargılanan Al Jazeera çalışanları Peter Greste, Muhammed Fehmi ve Baher Muhammed 7 ila 10 yıl arasında hapis cezasına mahkûm edildiler. 3 gazeteci 250 günü aÅŸkın süredir hapiste tutuluyor.

Tartışmalı seçimle cumhurbaÅŸkanı seçilen darbe lideri Sisi’nin altından kalkma ihtimalinin en zor olduÄŸu konulardan biriyse, kaosun ve ÅŸiddetin de tetiklemesiyle çöküÅŸün eÅŸiÄŸine gelen ekonomi.

Hükümet bütçe açığını gidermek için yeni vergiler getirdi. Sisi yönetimi elektriÄŸe yüzde 7 ile 23 arasında deÄŸiÅŸen oranda zam yaptı. Daha sonra da sigaraya yüzde 40-120, içkiye yüzde 150-200 oranında yeni vergiler getiren bir kanun yayımlandı.

Darbe rejimi ÅŸu ana kadar Suudi Arabistan ve BirleÅŸik Arap Emirlikleri (BAE) gibi Körfez ülkelerinin verdiÄŸi dış destekle ayakta kalmaya çalıştı.