YaÅŸam
Türkiye'de 'helal turizmin' yükselişi
"Müslümanlar da plajda olmaktan, kumdan kaleler yapmaktan keyif alır." diyor İqbal.
Alanya'da Ä°slami kurallar çerçevesinde hizmet veren ve "helal otel" adı verilen otellerden birinde, Adenya Otel'de, Ä°qbal ve ailesiyle bir araya geliyoruz.
Londra'da yaÅŸayan Ä°qbal, eÅŸi Aishah ve dört çocuÄŸuyla birlikte burada bir hafta geçirmiÅŸ. Deneyimlerinden hayli memnun görünüyorlar.
Ä°qbal, "Ä°slami bir yerde tatil yapmak istiyorduk. GeçmiÅŸte Fas'a, Dubai'ye, Mısır'a, birçok yere gittik. Ama bence burası tüm Ä°slam dünyası içinde tatil yapılacak en güzel yer." diyor. "Özellikle de Müslüman kadınlar için... Kadınlar burada rahatça güneÅŸlenebiliyor, denize girebiliyorlar."
Aishah da eÅŸini onaylıyor: "Ä°nsanların sizin fotoÄŸrafınızı çekmesinden, o fotoÄŸrafların Facebook'a düÅŸmesinden endiÅŸe etmenize hiç gerek yok. Çok rahat olabiliyorsunuz."
Helal otel olmanın bazı kriterleri
- Erkekler ve kadınlara özel ayrı havuz ve plajlar bulunacak
- Spa merkezleri kadın-erkek olarak ayrı olacak
- Alkollü içecek bulunmayacak
- Tüm gıda ve ürünler helal standartlarına göre üretilmiÅŸ olacak
- Ä°badet için kadın-erkek ayrı mescit bulunacak
- Ramazan aylarında konaklayacak müÅŸterilere dini sohbet imkânı sunulacak
- Ramazan'da oruç sonrası denizden istifade için plaj gece aydınlatılacak
Burası, Malezya merkezli Dünya Helal BirliÄŸi'nin sertifika verdiÄŸi otellerden biri. Kapısında beÅŸ yıldızın yanı sıra yedi hilalli bir tabela da asılmış durumda.
Otelden içeri adımınızı attığınızda önce gösteriÅŸli sütunları, mermer döÅŸemeleri, süs havuzları gözünüzü alıyor. Az ileride bir tabelada, "Kadınlar Bölümü" yazısını görüyorsunuz. O noktadan içeri "erkek sinek giremiyor".
Kadınlar bölümündeki beÅŸ havuzun olduÄŸu alana girmeden önce bir güvenlik kapısından geçmeniz gerekiyor. Çantanızı burada bırakmak zorundasınız. Kamera, fotoÄŸraf makinesi, telefon yasak.
Havuz alanına girdiÄŸinizde ise dört bir yanda müziÄŸin ritmine göre, göbek atan, halay çeken kadınlar göze çarpıyor.
Ya bikini ya mayo giyiyorlar. Burada "haÅŸema" yok. Çünkü gerek olmadığını düÅŸünüyorlar. "Gözlerden" uzaktalar.
Bu otelin benzerlerinden farklı olarak bir sahili de bulunuyor. Kumunu Mısır'dan özel olarak getirtmiÅŸler. Sahil denize açılıyor. Ancak 5-10 metrelik bir deniz var ufukta. Zira denizin önü dev yelkenlerle kesilmiÅŸ.
Buradaki kadınların yüzde yüz rahat edebilmesi için bulundukları alan dört bir yandan -ve denizden de- kapatılmış durumda.
Ä°çeride deÄŸilseniz içeriyi görmeniz mümkün deÄŸil. Ä°çeriye girebilmek için ise kadın olmanız gerekli.
Erkekler bölümünü ise göremiyoruz. "Oraya kadın olduÄŸunuz için giremezsiniz" diyorlar.
Çayımızı, kadın-erkek herkesin girebildiÄŸi, ailelerin bir araya geldiÄŸi, helal yiyeceklerin servis edildiÄŸi restoran bölümünde yudumluyoruz.
"Talep oldukça fazla"
Türkiye'de "Ä°slami otel", "tesettür oteli", "muhafazakâr tatil" ve "helal turizm" gibi isimler altında hizmet veren tesislerin sayısı giderek artıyor.
Akdeniz Turistik Otelciler ve Ä°ÅŸletmeciler BirliÄŸi verilerine göre bu sınıfta 75 tesis faaliyet gösteriyor. Milliyet gazetesi yazarı Güngör Uras, geçtiÄŸimiz günlerdeki bir yazısında, bu tesislerden 2002'de sadece beÅŸ adet bulunduÄŸunu yazmıştı.
Ä°slami otellerin tanıtımını yapan seyahat firmalarından Seval Tur'un Genel Müdürü Ömer Solmaz ise helal otellerin mevcut sayısının 45-50 civarında olduÄŸunu söylüyor.
"33 adet Ä°slami helal tatil oteli, 12 adedi termal SPA oteli, 2 adet de kış oteli bulunmakta. Ä°slami oteller Türkiye'deki toplam yatak kapasitesinin neredeyse yüzde 2,5'ini oluÅŸturuyor. Sektörün bu oteller için yıllık turist tahmini ise 5 milyon kiÅŸi." diyor.
Solmaz, bu otellerin sayısının her yıl arttığını, bu yıl da örneÄŸin dört otelin "muhafazakâr konsepte" döndüÄŸünü belirtiyor.
Helal otellerin müÅŸterilerinin büyük çoÄŸunluÄŸunu yurtiçi pazar oluÅŸturuyor. Ömer Solmaz'a göre, "satışların yüzde 60'ını yurtiçi, yüzde 40'nı ise yurtdışı" oluÅŸturuyor.
Solmaz, "başı açık" kesimden de bu otelleri tercih edenler olduÄŸunu söylüyor: "Türk halkı gelenek, örf-adet gereÄŸi böylesi otellerde konaklayıp tatil yapmak istiyor. Talep oldukça fazla. Başı açık bir bayan erkeklerin bakışlarından uzak, helal yiyeceklerin sunulduÄŸu, alkolsüz ortamda ve alkol almamış kiÅŸilerin arasında rahat tatil yapmak istiyor. Bizde açık müÅŸteri de var. Bu arz talep meselesi."
Adenya Otel'in genel koordinatörü Ä°lknur TataroÄŸlu da yerel turistlerin ilgisinin yoÄŸun olduÄŸunu doÄŸruluyor.
Arap ülkelerinden, Almanya, Hollanda, Belçika, Ä°ngiltere'den, Karayip Adaları'ndan da çok turist geldiÄŸini söylüyor.
"Kârlı bir iÅŸ mi bu?" diye sorduÄŸumuzda da gülerek "Gayet iyi bir iÅŸ. Oldukça güzel para kazanıyoruz. Helal otel çalıştırıyoruz, yalan söylemememiz gerekiyor." diyor.
Dünya genelinde Müslümanlar, ikinci büyük dini azınlığı oluÅŸturuyorlar ve nüfusları 1,6 milyarın üzerinde.
Helal turizmi konusunda faaliyet gösteren Crescent Rating adlı kuruluÅŸa göre, helal turizm sektörünün dünya genelindeki deÄŸeri ise 140 milyar dolar deÄŸerinde.
2020 yılına kadar da bunun yaklaşık 200 milyar doları bulacağı tahmin ediliyor.
Yani potansiyeli büyük bir pazar söz konusu. Türkiye de Malezya, Endonezya, Fas gibi ülkelerin yanı sıra bu pazarın oyuncuları arasında sayılıyor.
Kadınlar plajı
Ancak gerek helal otellerin, gerekse plajlarda kadın-erkek ayrımı konseptinin toplumun bir kesimini rahatsız ettiÄŸi de gözlemleniyor.
Bu son olarak Antalya BüyükÅŸehir Belediyesi'nin Sarısu'da yaptığı Kadınlar Plajı'yla gündeme geldi.
CHP'nin Antalya kadın kolları, plajın açılışından üç hafta kadar önce örneÄŸin, "Kadınları ayıran plaj istemiyoruz", "Deniz kumdan, erkek kadından ayrılmaz" yazılı pankartlar eÅŸliÄŸinde protesto gösterileri düzenledi. Ancak "tartışmalı plaj" geçtiÄŸimiz Cumartesi günü törenle açıldı.
AKP'li BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkanı Menderes Türel, açılışta yaptığı konuÅŸmada, "Bugüne kadar Antalya'da denizden istifade edemeyen bayanlarımız artık Antalya'da sadece denize uzaktan bakmayacaklar... Kadınlarımız burada hiçbir ÅŸekilde ötekileÅŸtirilmiyor. Aksine burada daha da özgürleÅŸiyorlar." dedi ve bunun pozitif ayrımcılık olduÄŸunu belirtti.
BBC'ye yaptığı açıklamada da sadece kadınların gireceÄŸi bir plaj talebinin tabandan geldiÄŸinin altını çizdi, "Biz demokrasiyi, özgürlükleri savunuyorsak herkese eÅŸit davranmalıyız." dedi.
Türel, "ihtiyaç olduÄŸu takdirde" bu tür kadınlara özel plajların devamının geleceÄŸini de ifade etti.
BBC'ye konuÅŸan AKP Antalya milletvekili Gökçen ÖzdoÄŸan Enç de "Ne zaman kadın-erkek karma plajları kapatmaya kalkarsanız, bu sıkıntılı, bunun ben karşısında dururum. Tercihlerini engelliyorsunuz çünkü. Ama özel plajlar açılabilir." dedi.
"Karma plajların kapatılması ihtimali var mı?" ÅŸeklindeki sorumuza ise "Ä°mkansız. Bırakın böyle bir ihtimali, biz seçenekleri çoÄŸaltmaya çalışıyoruz. Kapatmak yerine açmaya çalışıyoruz." yanıtını verdi.
Ancak muhalefet ikna olmuÅŸ gibi görünmüyor. CHP Ankara milletvekili Aylin Nazlıaka, örneÄŸin, konuyla ilgili bir soru önergesini Meclis BaÅŸkanlığı'na sundu.
BBC'nin sorularını yanıtlayan Nazlıaka, "kadınlara pozitif ayrımcılık kisvesi altında yapılan bu uygulamanın kadınları sosyal alanlardan kopardığını" savundu ve "Kadınların kaç çocuk doÄŸurması gerektiÄŸini, o çocuÄŸu nasıl doÄŸuracağını söyleyen, karma eÄŸitime karşı olduÄŸunu, kadınların araba kullanmasına gerek olmadığını, hamile kadınların sokakta dolaÅŸmaması gerektiÄŸini dikte eden, kadınların kahkaha atmasını ve erkeklerle horon tepmesini iffetsizlik olarak gören zihniyet kimseyi özgürleÅŸtiremez." ifadelerini kullandı.
Nazlıaka, "Muhafazakar yaÅŸam biçimini benimseyen yurttaÅŸlarımız, elbette istedikleri gibi yaÅŸayabilirler. Ama bu yaÅŸam biçiminin aksi durumunda diÄŸer yurttaÅŸlarımıza bedel ödetilmemesi gerekmektedir. Mahalle baskısının yoÄŸun olarak hissedilmesinin bir yansımasıdır bu süreç. Kadınlara alanlar açılıyormuÅŸ gibi yapıp küçük hapishaneler yaratıldığını düÅŸünüyorum." dedi.
Henüz yorum yapılmamış.