Sosyal Medya

Coğrafyamız

Doğu Türkistan'a girilemiyor

Doç. Dr. Abdülhamit Avşar, Doğu Türkistan'da yaşananları anlattı.



Uygur Türklerinin yaÅŸadığı DoÄŸu Türkistan'da Çin'in baskısı artıyor. Ramazan ayında yaÅŸanan ve dünya medyasında da geniÅŸ yer bulan olaylarda Çin yönetimi 96 kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸini açıkladı.

Çin'in dış dünyadan eriÅŸimi kısıtladığı DoÄŸu Türkistan'da olaylar devam ediyor. YaÅŸananları, kendisi de DoÄŸu Türkistan doÄŸumlu olan Doç. Dr. Abdülhamit AvÅŸar www.trthaber.com'a deÄŸerlendirdi.

Çin yönetimi tarafından DoÄŸu Türkistan'da 60-70 yıldır sistematik bir ÅŸekilde insan hakları ihlali uygulandığını belirten AvÅŸar, ramazan ayında baÅŸlayan ve devam eden olayların bunun son halkasını oluÅŸturduÄŸunu söyledi.

Çin Halk Cumhuriyeti'nin ramazan ayının ifasını yasaklandığını hatırlatan Abdülhamit AvÅŸar, "Ondan önce de örtünmeyi, çaÄŸdaÅŸlığa aykırılık gerekçesiyle yasaklamıştı. Bayramdan bir hafta önce bir eve baskın yaparak ramazan yasakları ihlal edildi diye bir aile toptan öldürüldü. Çin yönetimi bayramın birinci gününde bayramlaÅŸmak için toplanan kalabalığı, ayaklanma olarak deÄŸerlendirip bunu ÅŸiddetli ÅŸekilde bastırdı. 100'den fazla insanın ölümüne yol açan vahim bir olay yaÅŸandı" dedi.

Bölgeden haber almanın çok güç olduÄŸunu belirten AvÅŸar, bölgeye giden Avrupalı turistlerden ve orada sesini duyurabilen nadir insanlardan telefon, elektronik posta yoluyla bilgi alınabildiÄŸini söyledi.

BAÄžIMSIZ GÖZLEMCÄ°LER GÄ°REMÄ°YOR

Bölgeye bağımsız gözlemcilerin giremediÄŸini belirten AvÅŸar, "Sadece bağımız gözlemci deÄŸil maalesef Türkiye Cumhuriyeti vatandaÅŸları da giremiyor. DoÄŸu Türkistan meselesine ilgi duymayacak sıradan insanların girmesine müsaade ediliyor. Urumçi'ye daha rahat girilebiliyor ancak diÄŸer bölgelere girilmesi oldukça güç ön araÅŸtırma yoluyla izin veriliyor" ÅŸeklinde konuÅŸtu.

CAMÄ°LERE GÄ°RÄ°LMESÄ° YASAKLANDI

Çinlilerle Türkler arasında tarihin çok derinliklerine dayanan bir mücadelenin varlığına dikkat çeken AvÅŸar, "Türkler Çinlileri bulundukları havzanın dışına çıkarmamışlar. Çin sürekli batıya açılmak istiyor. Batıya açılmak için de Türk engelini aÅŸmak, Türkistan üzerinde hakimiyetini pekiÅŸtirmek istiyor. Çin uzun yılar sömürge tecrübesinde ÅŸunu gördü; bu topluluÄŸun dini ve kültürel deÄŸerlerini ortadan kaldırmadıkça orada baÅŸarılı olması mümkün deÄŸil, oraya nüfus taşıması ve baskı yapması kar etmiyor. Bundan dolayı nesilleri bozmayı amaçlıyor. Çin nesilleri kendi tarihi kültürlerinden koparmak için sistematik bir politika geliÅŸtirdi. Bu özellikle 1990'dan sonra baÅŸladı. 11 Eylül'den sonra çok yoÄŸunlaÅŸarak devam ediyor. ÖrneÄŸin Camilere girilmesini yasakladı. Hatta Türkiye'de tesadüfen oraya giden bir milletvekilinin farkına varmasıyla Türkiye'de yayınlandı. Camiye, memurlar, askerler, polisler 18 yaşından küçükler , kadınlar giremez. Komünist partisine üyeler, öÄŸretmenler vesaire üye olanlar giremez. Yani ancak 65 yaşından büyükler girebilir. BaÅŸörtüsünü yasakladılar, dili yasakladılar" diye konuÅŸtu.

ANNELERÄ°, GENÇ KIZLARI ALIYORLAR

Uygur kadınları üzerine yoÄŸunlaşıldığını belirten AvÅŸar sözlerini ÅŸöyle sürdürdü:

"Çünkü Türklerin ayakta durabilmesinin en büyük sebebi anne ve kadının rolü. Bundan dolayı kadınları, genç kızları alıyorlar. Çin'e götürüp, geri dönmelerine izin vermiyorlar. Çinlilerle evlendirip, asimile etmeye çalışıyorlar. Bu sayının yüz binlerle ifade edilebilen bir rakam olduÄŸunu düÅŸünüyoruz. Bu tahmin tabi ki... Çünkü istatistik yayınlamıyorlar. Hamile kadınları kürtaj yoluyla bir daha anne olamayacak ve hayatlarını devam ettiremeyecek hale getiriyorlar. Bu bölgede uyuÅŸturucunun yaygınlaÅŸmasına izin veriyorlar."

Uygurların Urumçi'de meydana gelen bir patlamadan dolayı sorumlu tutulduÄŸunu belirten AvÅŸar, patlamanın ardından Çin Devlet BaÅŸkanı'nın "Uygurlar'ı 10'ar bin 20'ÅŸer bin halinde Çin'in içersinde dağıtın" ÅŸeklinde talimat verdiÄŸini hatırlattı. AvÅŸar, Çin devlet baÅŸkanının bu ifadelerinin Türklerin çoÄŸunlukta olduÄŸu yerlerin ortadan kaldırılmasına yönelik politikasını ortaya koyduÄŸunu söyledi.

Ä°LHAM TOHTÄ° BÖLÜCÜLÜK SUÇLAMASIYLA TUTUKLANDI

AvÅŸar, 7 ay önce bölücülük suçlamasıyla gözaltına alınan akademisyen Ä°lham Tohti'yle ilgili de bilgi verdi. Tohti'nin DoÄŸu Türkistan'da yaÅŸanan insan hakları ihlallerini araÅŸtırdığını söyleyen AvÅŸar, "Sosyal hayatta Çinliler ile Uygurlar arasında ayrımcılık yapıldığını belirtiyordu. Yurtdışına çıkmak üzereyken bölücülük iddiasıyla suçlandı, 7 ay kadar zamandan beri tutuklu. Bu itham Çin hukukunda idam cezası demek. Kendisi ben bölücülük yapmıyorum insan hakları açısından eleÅŸtiriyorum, bunun ortadan kalkmasını istiyordum ÅŸeklinde savunma yaptı" ÅŸeklinde konuÅŸtu.

ABDÜLHAMÄ°T AVÅžAR KÄ°MDÄ°R?

1964’te DoÄŸu Türkistan’ın Yarkent ÅŸehrinde doÄŸdu. 1965'te ailesi Türkiye’ye göç ederek Kayseri’ye yerleÅŸti. 1986 yılında Marmara Üniversitesi Basın-Yayın Yüksek Okulu Radyo - Televizyon Bölümünden mezun oldu. Ä°stanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi Ana Bilim Dalında yüksek lisans, Uluslararası Ä°liÅŸkiler Ana Bilim Dalında doktora yaptı. 2013 yılında iletiÅŸim alanında doçent unvanı aldı.

Ä°ngilizce’nin yanı sıra Uygur, Azerbaycan, Özbek ve Kırım Tatar lehçelerini bilen Abdulhamit AvÅŸar, Osmanlıca ile Kiril alfabelerini okuyabiliyor. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok gazete, dergi ve hakemli bilimsel dergilerde makaleleri yayınlandı. Marmara Üniversitesi Ä°letiÅŸim Fakültesi'nde öÄŸretim görevlisi olarak görev yapan AvÅŸar, DoÄŸu Türkistan Vakfı Yönetim Kurulu üyesi ve Uygur Hareketi kurucu üyesidir. Bir süre TRT'nin Bakü TemsilciliÄŸi görevinde bulunan ve sürekli Sarı Basın Kartı sahibi olan AvÅŸar, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Basın Konseyi ve Basın BirliÄŸi gibi mesleki kuruluÅŸlara da üyedir.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.