Dünya
Çin'de basına 'sus' baskısı artıyor
Çin basın özgürlüğü konusunda sıkıntılı bir ülke. Ancak son alınan bazı kararlarla bu sıkıntının daha da artması bekleniyor.
Çin Print ve Elektronik Medya Merkezi, Temmuz başında gazetecileri baÄŸlayan bazı yeni uygulamaları yaÅŸama geçirdi. Buna göre Çinli gazeteciler, yaptıkları haberleri çalıştıkları yayın organlarının dışında baÅŸka medya kuruluÅŸlarıyla paylaÅŸamayacaklar. Bundan böyle Çinli gazeteciler yabancı yayın kuruluÅŸlarına, sosyal medyaya ve bloglara haber veremeyecekler. Konferanslarda konuÅŸmacı olamayacaklar. Kurallar salt “Devlet sırlarını ifÅŸa etmekle" sınırlı deÄŸil. Bugüne dek yayınlanmamış tüm bilgiler için geçerli.
Devletin resmi haber ajansı Xinhua'nın haberine göre, gazeteciler çalıştıkları kurumla bilgileri gizleyeceklerine dair bir belge imzalayacaklar.
Alınan bu karar Çin'de medya çevresinde büyük tepkiyle karşılandı. China Weekly dergisi Yayın Yönetmeni Zhu Xuedong, bloÄŸunda “Yayınlanmamış bilgiler kavramı nasıl algılanmalı? Burada gazetecilere bir tuzak kuruluyor” diye yazarak tepkisini dile getirdi.
Tepkiler geliyor
"New Express" muhabiri Chen Yongzhou, 2013'te devlet televizyonunda suçunu kameralar önünde "itiraf ederken"…
BaÅŸka bir sosyal medya kullanıcısı da bu kavramın saçmalıktan baÅŸka bir anlama gelmediÄŸi görüÅŸünü paylaÅŸarak, “Ne yani, gazeteciler eskiden yayınlanan haberleri mi yazmalılar? Onlar zaten biliniyor. Artık haber mi olurlar?” diye bir soru yöneltti.
Serbest yazar Liu Shui ise tepkisini, “Söylememen gerekenleri söyleme, sormaman gerekenleri sorma” diyerek gösterdi.
Xinhua Ajansı'na konuÅŸan üst düzey bir yetkili, adını açıklamadan, bazı gazetecilerin topladıkları bilgileri suiistimal ettikleri için söz konusu kararın alındığını iddia etti. Yetkili bu yolla da devletin ve partinin zarar gördüÄŸünü ileri sürdü.
Baskı yapılıyor
Aslında gazetecilere edindikleri bazı bilgileri haberleÅŸtirmemeleri karşılığında baskı yapılarak, para teklif edildiÄŸi biliniyor. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü'nden Christian Mihr, Alman haber ajansına yaptığı açıklamada, uygulamayı belirsizlikleri nedeniyle eleÅŸtirerek, “Bilinmeyenleri araÅŸtırıp haber haline getirmek gazetecilerin asıl iÅŸidir. Åžimdi bunu yasaklamak Mao diktasının karanlığına dönüÅŸ anlamına gelir” dedi.
Örgütün raporuna göre basın özgürlüÄŸü sıralamasında Çin 180 ülke arasında 175'inci sırada bulunuyor.
Uluslararası Gazeteciler BirliÄŸi'nden Hu Liyun Deutsche Welle'ye konu ile ilgili yaptığı açıklamada, sırların gizlenmesi koÅŸulunun gazetecilere deÄŸil, politikacılara getirilmesi gerektiÄŸini belirterek, “Gazetecilerin sorumluluÄŸu haber vermektir. Ayrıca bir kavram kargaÅŸası da var. Yayınlanmamış bilgiler ne anlama geliyor?" dedi.
Alman basınına eleştiri
Çok sayıda Çinli gazeteci de getirilen yasakların gazetecileri “kendi kendine sansür” uygulayacak duruma düÅŸürmesinden endiÅŸe ettiklerini belirttiler.
Çin'de gazetecilerin hakları Haziranda da kısıtlanmıştı. Gazetecilerin kendi bölgeleri dışından haber yapmaları ve araÅŸtırmalarda bulunmaları engellenmiÅŸti. Ama Çin hükümeti bu konudaki eleÅŸtirilere kulak asmıyor. Hatta geçen hafta sonunda Çin'e giden BaÅŸbakan Merkel'in ziyareti sırasında, Alman basınından Çin'le ilgili olumlu haberlere yer verilmesi istendi. Çin- Alman Ekonomik Danışma Kurulu'nun tavsiye niteliÄŸindeki talebinde, özellikle insan hakları ve siyasal konularda Alman basınının tek yanlı haber yaptığı ileri sürülerek, "daha adil bir haber politikası" izlenmesinin yararlı olacağı dile getirildi.
Henüz yorum yapılmamış.