Tarih yazmak için eşsiz bir fırsata sahibiz

Ä°ran DışiÅŸleri Bakanı Muhammed Cevad Zarif, ülkesinin 20 Temmuz'a kadar BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi ve Almanya (5+1) ile nükleer anlaÅŸma saÄŸlanması konusunda kararlı olduÄŸunu belirterek, “Önümüzdeki üç hafta içinde gereksiz nükleer krizi sonlandırmak ve tarih yazmak için eÅŸsiz bir fırsata sahibiz.” dedi. 

Zarif, 5+1 ülkelerine hitaben yayınladığı mesajında, Batılı hükümetlere müzakerelerin son anında imtiyaz kazanma çabası peÅŸinde olmamaları konusunda uyardı ve yaptırımların Ä°ran’a boyun eÄŸdiremeyeceÄŸini söyledi. Arak Ağır Su Reaktörü'nün yakın zamanda faaliyet göstermeye baÅŸlayacağına iÅŸaret eden Zarif, “Önümüzdeki üç hafta içinde tarih yazmak için eÅŸsiz bir fırsata sahibiz. Bu, Ä°ran’ın nükleer programı konusunda kapsamlı bir anlaÅŸmaya varmak ve bizi son haftalarda Irak’ta meydana gelen korkunç olaylar gibi ortak sorunlara çözüm bulma çabalarından alıkoyan gereksiz nükleer krizi sonlandırmak için eÅŸsiz bir fırsat" dedi. Süreçle ilgili bilgi veren Zarif, sözlerine ÅŸöyle devam etti: 

"Nükleer mesele 2005 yılında çözüme kavuÅŸturulabilirdi. Ä°ranlıların baskıya tepki vereceklerini söylediÄŸimde sözlerim dikkate alınmadı. George Bush hükümeti, uranyum zenginleÅŸtirmenin durdurulması talebinde ısrar ederek tüm anlaÅŸmayı bozdu. Sonraki 8 yılda da baskı ve yaptırım yolunu seçtiler. Yaptırımlar tam anlamıyla sarsıcı ve hatta ölümcüldü. Ä°ranlı kanser hastaları, kendi bütçeleriyle bile ilaçlarını temin edemiyorlardı, çünkü dünya kanser bankaları Ä°ran sermayesinin transferini önlemek için ABD Hazine Bakanlığı tarafından baskı altında tutuluyorlardı. Ancak, bilim adamlarımızın öldürülmesi, çevresel felaketlerle sonuçlanma riskine raÄŸmen nükleer tesislerimize yapılan sabotajlar ve sürekli tekrar edilen askeri tehditler, bir iÅŸe yaramadı ve nükleer programımızı durduramadı. Aslında bu giriÅŸimlerin tümü ters tepti." 

Uranyum zenginleÅŸtirmenin durdurulması konusundaki ısrarın Ä°ran'ın santrifüj sayısının 100 katına çıkarak 20 bine ulaÅŸmasıyla sonuçlandığını belirten Zarif, "Amerika yapımı olan araÅŸtırma reaktörümüze yakıt satmamaları bizi yakıt üretmek için uranyum zenginleÅŸtirme seviyemizi yüzde 3,5’ten yüzde 20’ye çıkarmaya zorladı. Kanser hastalarını tıbbi radyo-izotoplardan mahrum bırakmaları, bizi ağır su reaktörü inÅŸa etmeye ve çok yakın zamanda faaliyete geçecek tam teçhizatlı komple bir tesis oluÅŸturmaya zorladı. Nükleer tesislerin bombalanması tehditleri bizi etrafındaki daÄŸlarla korunan Fordo tesislerini inÅŸa etmeye zorladı. Batılı hükümetler, bu durumu kendi elleriyle yapmalarına karşın itiraz etmeye baÅŸladılar." dedi.

Batılı ülkelerin son anda imtiyaz elde etme çabalarının 2005'te elde ettiklerinden daha iyi sonuçlar doÄŸurmayacağı uyarısında bulunan Zarif, "Hala Ä°ran’ın müzakere masasına oturmasına ambargoların sebep olduÄŸuna inananlara sadece ÅŸunu söyleyebilirim: Ä°ran geçen sekiz yıllık baskı sürecinden, aslında son 35 yıldaki süreçten alnının akıyla çıkmıştır. Ä°ran halkı yaptırımlar karşısında boyun eÄŸmedi, eÄŸmiyor ve eÄŸmeyecek. Mevcut durumu gün geçtikçe kötüleÅŸtiren bu döngüden çıkabilmemiz için hala fırsat var. Karşılıklı saygı duymalıyız. Biz iyi ya da kötü bir anlaÅŸma deÄŸil, uygulanabilir ve kalıcı bir anlaÅŸma saÄŸlanması için çaba gösteriyoruz. Her anlaÅŸma, taraflardan birinin tutumunu dayatmasıyla deÄŸil, karşılıklı anlayış sonucunda elde edilmelidir" ifadelerini kullandı.  

Ä°ran'ın gerekli önlemleri alarak nükleer programının her zaman barışçıl kalacağını garanti etmeye hazır olduÄŸunu belirten Zarif, "Ä°ran’ın bomba ürettiÄŸi efsanelerine son vermek için hala bir ÅŸans var. 250 yıldır hiç bir saldırganlık sabıkası olmayan geçmiÅŸimiz bu iddiayı kanıtlamaya yeterlidir. Hükümetim, bu gereksiz krizi 20 Temmuz'a kadar sonlandırmaya kararlıdır. MeslektaÅŸlarımın da aynı kararlılığa sahip olmalarını umuyorum" dedi.