Bir protesto bayrak eylemlerini nasıl ateşledi?

Türkiye'nin bayraÄŸa hürmeti ulusal marÅŸlarının ilk satırında da belirtiliyor: "Korkma sönmez bu ÅŸafaklar da yüzen al sancak."

Fakat Türkiye'nin doÄŸusunda yaÅŸanan tek bir olay ülkeyi bayraÄŸa olan destek konusunda yeni seviyelere taşıdı.

Pazar günü Diyarbakır'da polis ve Kürt protestocular arasındaki çatışmalar sırasında maskeli bir gösterici askeri bir üsteki bayrak direÄŸine tırmandı ve bayrağı aÅŸağı indirdi.

Türkler için korkunç bir olay olan bu an kameralara kaydedildi.

Genelkurmay baÅŸkanlığı "Yüce Türk Ulusunun sembolü, her zerresi ÅŸehit kanıyla bezenmiÅŸ bağımsızlığımızın iÅŸareti Türk Bayrağına, hiç bir deÄŸerden nasibini almamış bir ÅŸahıs tarafından saldırıda bulunulmasını nefretle" kınıyoruz dedi.

Ä°stanbul valisi Hüseyin Avni Mutlu ise basit bir açıklamanın hissettiÄŸi öfke duygusuna çare olamayacağına karar vererek, Arif Nihat Asya'nın ünlü ÅŸiiri Bayrak'ı okuduÄŸu bir video yayınladı:

"Işık ışık, dalga dalga bayrağım! /Senin destanını okudum/senin destanını yazacağım/Sana benim gözümle bakmayanın/Mezarını kazacağım/Seni selâmlamadan uçan kuÅŸun/Yuvasını bozacağım."

Ekrem Bitmez GaziosmanpaÅŸa'daki atölyesinde her gün Türk bayrağı üretiyor. Elindeki bayraklardan birini masanın üzerine açıyor.

"Bayrağımız Çanakkale Savaşı ve KurtuluÅŸ Savaşı sırasında kanımızla oluÅŸtu. Atalarımız bu savaÅŸlar sırasında bayrağımız için ÅŸehit oldu" diyor. "Herkes bayraÄŸa saygı göstermek zorunda çünkü o bizim mirasımızı temsil ediyor."

BaÅŸbakan Recep Tayyip ErdoÄŸan da bu sözlere katılırdı. Bayrağı aÅŸağı indiren protestocuyu ve saldıryı durdurmak için hiçbir ÅŸey yapmayan askeri kınadı.

Türkiye'nin lideri kendisini yenilikçi bayrak savunuculuÄŸu konusunda uzman olarak görüyor.

Resmi protokol kuralları uzmanları uluslararası zirvelerde bazen ülkelerin küçük bayraklarını yere koyarak liderlerin basın fotoÄŸrafları için nerede duracaklarını belirlerler.

Ancak bu, BaÅŸbakan ErdoÄŸan'ın bayrak koruma anlayışının sınırlarının dışına çıkıyor. Ä°ki ayrı zirveden televizyon görüntüleri baÅŸbakanı kendisine ayrılan yeri bulup, küçük bayrağı yerden almak için eÄŸilirken gösteriyor.

Her bir durumda Erdoğan bayrağı dikkatli bir şekilde ceketinin cebine koyarak korumaya alıyor.

DiÄŸer ülkelerin liderleri ise aynı ÅŸekilde yere konmuÅŸ olan kendi ülkelerinin bayraklarını almadan - hatta pek de fazla dikkat etmeden yerlerine geçiyor.

Mart ayında ErdoÄŸan partisinin yerel seçimler kampanyası için bayraklı bir reklam filmi yayınlattı.

Filmde kimliÄŸi belli olmayan güneÅŸ gözlüklü ve şık pardesülü bir adam dev bir Türk bayrağını indirmeye teÅŸebbüs ediyor - Türklerin bayrağı istismar edenleri resmediÅŸinde bu kiÅŸiler genellikle ya maskeli ya da kimliÄŸi bellirsiz.

Videoda kimliÄŸi belli olmayan bu adamın teÅŸebbüsü tüm ülkenin harekete geçmesini saÄŸlıyor.

Binlerce insan bayrağı kurtarmaya koÅŸuyor ve bayrağı yeniden yükseltmek için insanlardan oluÅŸan bir kule meydana getiriyorlar.

ErdoÄŸan'ın partisi seçimlerden kolaylıkla galip çıktı.

Bayrağı savunmak Türkiye'de liderlere özgü deÄŸil.

1995 yılında bir Türk yük gemisi Ege sahillerinden bir kaç km açıkta bulunan Yunan adaları yakınlarındaki kayalıklara çarptı.

Kısa bir süre sonra aralarında bir papazın da olduÄŸu bir grup Yunanistan vatandaşı kayalıklara çıkarak Yunanistan bayrağı dalgalandırdılar.

Bir helikopterden fotoÄŸraf çeken üç Türk gazeteci olan biteni gördü ve harekete geçmeye karar verdi.

Cumhuriyet gazetesi gururla yayınladığı haberinde "Kötü hava koÅŸullarına raÄŸmen helikopter Yunanistan bayrağının dikildiÄŸi yere inmeyi baÅŸardı" diye yazdı.

"Türk gazeteciler çantalarında taşıdıkları Türk bayrağını diktiler: Kameraman Osman Korkmaz, Aykut Fırat ve Cesur Sert hep beraber kameraya poz verdi. Görev tamamlanmıştı."

Fakat 2008 yılında KırÅŸehir'den bir grup ortaokul öÄŸrencisinin yaptıkları gazetecileri geride bıraktı. ÖÄŸrenciler kırmızı rengini parmaklarından akıttıkları kanla boyadıkları bir Türk bayrağı çizdiler.

Eserlerini dönemin Genelkurmay baÅŸkanı YaÅŸar Büyükanıta gönderdiler.

Bir grup doktor ve öÄŸretmenin öÄŸrencilerin bu hareketinden rahatsızlık duydukları yazıldı. Ancak General Büyükanıt'ın benzer bir rahatsızlığı yoktu.

Gururla, "Ä°ÅŸte böyle bir ulusuz" dedi.