Organik yakıt ikilemi

Avrupa BirliÄŸi (AB) 2020 yılına kadar ulaÅŸtırmadaki yenilenebilir enerji payının yüzde ona çıkarılmasını kararlaÅŸtırdı. Benzin ve dizel yakıtın litre başına yüzde altı oranında daha az sera gazı çıkarması öngörülüyor. Bu oranlara ulaşılabilmesi ve önümüzdeki yıl yürürlüÄŸe girecek olan sera gazı üst sınırının tutturulabilmesi için sıvı organik yakıt üretiminin arttırılması gerekiyor. 2015’ten itibaren organik yakıt üreticisinden, sera gazı emisyonunun fosil yakıtlara kıyasla tam olarak ne kadar azaltıldığını onaylatması istenecek. Organik yakıt iÅŸletmeleri gelecek endiÅŸesine sürüklenirken, uzmanlar sera gazı kotasının iklim bilançosunu etkileyeceÄŸinden kuÅŸkulular.

Organik yakıtın tartışmalı çevre bilançosu

DoÄŸayı sarıya bürüyen kolza tarlaları hasattan sonra bol miktarda organik dizel elde edilmesini saÄŸlayacak. Almanya’da ulaÅŸtırmanın sera gazı emisyonundaki payı yüzde 30’u buluyor. Bitkilerden elde edilen organik yakıt sayesinde petrol türevlerine daha az ihtiyaç duyulacağı düÅŸüncesiyle organik yakıttan alınan akaryakıt vergisi 2002 yılında kaldırılmıştı.

Alman Çevre ve DoÄŸa Koruma Federasyonu’nun (BUND) ulaÅŸtırma uzmanı Jens Hilgenberg 2000 yılında 340 bin ton olan organik dizel sarfiyatının 2007 yılında 3,3 milyon tona ulaÅŸtığını ve dengelerin bozulduÄŸunu, geniÅŸ tarım arazilerine ‘zirai dizel’ elde etmek amacıyla mısır ve kolza ekilmeye baÅŸlandığını, söylüyor.

Daha sonra fosil enerjiye etanol karıştırma yöntemine geçildi. Etanol üretmek için de çiftçi soya, mısır, buÄŸday ve ÅŸeker pancarı ekmeye baÅŸladı. Avrupa, ABD ve Brezilya’dan gelen yüksek talep nedeniyle dünya organik yakıt üretimi son on yılda beÅŸ katına çıktı.

Organik yakıt heyecanının zamanla dinmeye baÅŸlamasında bu yeÅŸil enerjiye tanınan vergi muafiyetinin, benzine belli oranda ilave edilmesi karşılığında kademeli olarak kaldırılması ve organik yakıt hammaddesinin sürdürülebilir üretimden kaynaklandığını sertifikalandırma mecburiyeti önemli rol oynuyor. Böylece artık bu amaçla ormanlar katledilmeyecek ve yılbaşından itibariyle de benzine ilave etme mecburiyeti kalkacak. Gelecekte zirai ürünlerden elde edilen yakıtın iklimin korunmasına katkıda bulunması ve sera gazı emisyonunun fosil yakıttan yüzde 35 oranında düÅŸük olması ÅŸartı aranacak.

Hatalı teÅŸvik politikasından dönüÅŸ

Alman Organik Yakıt Üreticileri BirliÄŸi BaÅŸkanı Frank Brühning ÅŸimdiden düÅŸük emisyon hedefinin üzerine çıktıklarına dikkat çekiyor.

Brühning, Üretim zincirinin gübreleme, üretim ve nakliyat gibi bütün halkalarının toplam sera gazı emisyonunu hesaplayıp bu rakam fosil enerjinin referans deÄŸeriyle karşılaÅŸtırıldığında, organik sıvı yakıtın fosil enerjiden yüzde 50 ila yüzde 60 daha az zararlı olduÄŸunun görüleceÄŸini, belirtiyor.

2007 yılından itibaren gözden düÅŸmeye baÅŸlayan organik yakıtçılığın iklime zarar verdiÄŸi öne sürülmüÅŸtü. Açlık felaketleri baÅŸ gösterdiÄŸinde, buÄŸday, mısır ve diÄŸer tarım ürünlerinin sofra deÄŸil yakıt deposu için üretildiÄŸi, tarlada yakıt hammaddesi yetiÅŸtirilmesinin gıda maddesi fiyatlarının artmasına yol açtığı söylenir.

Organik yakıtın çevre dostu olmamasında daha fazla verim almak amacıyla petrol bazında üretilmiÅŸ gübre kullanılması da rol oynuyor.

Organik yakıt lobisi var gücüyle ayrıcalıklarını korumaya çalışıyor. Çiftçilik yapan Christian Gladbach da organik dizelin geleceÄŸinden endiÅŸesi olmadığını söylüyor.

Kolzayı, organik yakıt hammaddesi olarak yaÄŸ deÄŸirmenlerine satan bu çifti,

“Piyasada belirlenen organik yakıt fiyatı tepetaklak olmadığı sürece kolza yetiÅŸtireceÄŸiz. Kolza bizim açımızdan ekonomik verimi son derece yüksek bir bitki. DönüÅŸümlü ekim sistemine de uygun. Bu bakımdan çeÅŸit sıralamasını deÄŸiÅŸtirmemiz için herhangi bir neden bulunmuyor”, diyor.

Ama bu çiftçi de, motorlarının organik dizele uygun olmasına raÄŸmen tarladaki araçlarını litre fiyatı daha düÅŸük olan petrol türevi dizelle çalıştırıyor.