Yatırımın yeni adresi Afrika

Yılda 600 milyar Amerikan doları harcayan bir milyar tüketici, her yıl yüzde 5 ekonomik büyüme, kaliteli ve lüks mallara göz dikmiÅŸ olan, dünya çapında en hızlı geliÅŸen bir orta sınıf… Tüm bunlar dünyanın henüz iÅŸlenmemiÅŸ topraklarının yüzde 60’ına sahip Afrika kıtasında… .

Avrupa’nın bu rakamların sadece rüyasını görebileceÄŸine iÅŸaret ediliyor. Afrika kıtası ise Köln’de düzenlenen Africa Finance and Investment Forum (AFIF) toplantısında bu rakamlardan övünçle bahsediyor. Hükümetlere baÄŸlı olmayan kuruluÅŸların (EMRC) BaÅŸkanı ve Köln’deki toplantıyı düzenleyenlerden Monty Jones, "Afrika’nın yıldızı parlamış durumda. Kara kıtanın ÅŸimdiye kadarki geliÅŸmeleri uykuda geçirmiÅŸ olduÄŸunu ise teslim etmek gerekiyor. Ancak ÅŸimdi atak yapmış durumda. Afrika’ya gelecek yatırımcılar için ÅŸimdi tam uygun zaman" ÅŸeklinde konuÅŸtu.

BM’nin bir raporuna göre bu yıl içinde Tanzanya, Zambiya ve Angola’da yapılacak ham madde üretim çalışmaları kara kıtanın ekonomik büyümesine katkıda bulunacak. Afrika’da geçen on yıl içinde hane başına yurtiçi gayrı milli hasıla ortalama olarak ikiye katlandı. Önümüzdeki beÅŸ yıl içinde dünyanın en hızlı geliÅŸen 10 ekonomik gücünden 7’si Afrika’da olacak. Bu açıdan bakıldığında yatırımcılar için baÅŸarı ÅŸansı iyi görünüyor. Çin, Hindistan ve Brezilya bu durumu çoktan gördüler. Birçokları bu geliÅŸmeler karşısında Avrupa’nın ne yaptığını merak ediyor.

Monty Jones

Hükümetlere baÄŸlı olmayan kuruluÅŸların (EMRC) BaÅŸkanı ve Köln’deki toplantıyı düzenleyenlerden Monty Jones bu konuda ÅŸöyle konuÅŸuyor: "Avrupa'dan bunca uzak olan Avustralya ve Yeni Zelanda’nın Avrupa’ya, tüm Afrika ülkelerinin hepsinden daha fazla ihracat yapıyor olması beni üzüyor. Oysa ki Avrupa ile aslında komÅŸuyuz. Afrika’nın Avrupa ile iliÅŸkilerini yoÄŸunlaÅŸtırması gerekiyor. Avrupa’nın da bunu istediÄŸinden eminim. Bu, Avrupa için de avantaj olacaktır."

Alman firmaları temkinli

Alman Yatırım ve Kalkınma Kurumu'nun (DEG) Yönetim Kurulu Sözcüsü Bruno Wenn, Afrika’da var olduÄŸu iddia edilen yolsuzlukların ve ÅŸeffaf olmayan yapılanmaların Alman firmalarının temkinli davranmasına yol açtığını belirtiyor ancak bu durumun tam olarak gerçekleri yansıtmadığını da söylüyor.

Wenn, "Afrika'da yolsuzluk sanıldığı kadar yüksek deÄŸil. Uluslararası Åžeffaflık Örgütü Transparency International’ın istatistiklerine göz atılacak olursa, o zaman Afrika’nın genel olarak BRIC devletlerinden daha iyi konumda olduÄŸu ortaya çıkıyor. Bu saptamalar bizi biraz düÅŸündürmeli!" ifadelerini kullanıyor.

Alman firmalarının daha ziyade Afrika'da kalifiye olmayan iÅŸgücü konusunda rahatsız oldukları belirtiliyor. Alman yatırımcıyı çekimser yapan ikinci sebebin ise Afrika'daki enerji, su ve kanalizasyon gibi iyi iÅŸlemeyen bir alt yapının varlığı.

Sevkiyatlar için elzem olan limanların ise çoÄŸu kez güvenilir olmadığı belirtiliyor. Ancak Alman Yatırım ve Kalkınma Kurumu'nun (DEG) Yönetim Kurulu Sözcüsü Bruno Wenn, tüm bu sorunlara raÄŸmen Alman yatırımcıların Afrika’ya ilgilerinin arttığını vurguluyor: “Gittikçe artan sayıda Alman firması, Afrika’nın gelecekte nasıl bir piyasa olabileceÄŸi yönünde kafa yoruyor. Bu, daha önceleri üzerinde pek düÅŸünülmeyen yeni bir konu. Önceleri Afrika hep ham madde sevk eden bir piyasa olarak algılanıyordu. Ancak Afrika’nın mal satışları için gittikçe artan boyutta pazar haline geldiÄŸi konusu yeni bir saptama.”