Sosyal Medya

YaÅŸam

Utanç mektubu

Yeni Şafak, Gülen'in fahri başkanı olduğu Barış Adaları Enstitüsü'nün ABD'deki yabancı ülke temsilcilerine gönderdiği mektubu ele geçirdi. Türkiye hakkında karalamalarla dolu mektupta '90 yıllık demokrasi krizde" deniliyor.



Türkiye'nin 2015 yılında BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Kurulu Geçici Üyesi olması için New York'ta temaslarda bulunan DışiÅŸleri Bakanı Ahmet DavutoÄŸlu'nun gündeme getirdiÄŸi paralel yapının ihanet mektubu ortaya çıktı. Gülen Cemaati'nin yalanlamaya çalıştığı 4 sayfalık Ä°ngilizce mektupta, Türkiye aleyhine ağır iddialara yer veriliyor.

Fethullah Gülen'in onursal baÅŸkanı olduÄŸu paralel yapıya ait 'Barış Adaları Enstitüsü' tarafından ABD'deki yabancı ülke temsilciliklerine ve düÅŸünce kuruluÅŸlarına gönderilen mektupta Türkiye'de demokrasinin tehlikede olduÄŸu iddia ediliyor. ABD'deki paralel yapının dinler arası diyalog faaliyetlerini yürüten Barış Adaları Enstitüsü Küresel Ä°liÅŸkiler Direktörü Mehmet Kılıç'ın imzasını taşıyan ihanet belgesinde, Fethullah Gülen'den, 'onursal baÅŸkanımız' diye söz ediliyor.

KARA PROPAGANDA

Türkiye'nin 24 Nisan sözde Ermeni soykırımı için Ermeni giriÅŸimlerini önlemek amacıyla yoÄŸun lobi faaliyetleri yürüttüÄŸü sırada ABD'deki yabancı ülke temsilciliklerine gönderilen mektupta, Türkiye, ağır bir dille karalanıyor. Türkiye'nin ABD'deki yabancı ülke yetkililerine kara propagandanın yapıldığı mektupta, Türkiye özgürlüklerin kısıtlandığı ve boÄŸazına kadar yolsuzluk ve rüÅŸvete batmış bir ülke olarak gösterilmeye çalışılıyor. BaÅŸbakan ErdoÄŸan hakkında asılsız iddialara yer verilen paralel yapının ihanet belgesinde, '90 yıllık demokrasi krizle karşı karşıya' deniliyor.

LOBİLERE ŞİKAYET

Mektupta, 24 Nisan öncesinde ABD'de ülkemiz aleyhine yoÄŸun bir lobi faaliyetinin yürütüldüÄŸü bir sırada Türkiye, ABD'deki yabancı temsilcilik ve lobilere ÅŸikayet ediliyor. Türkiye'nin, BM Güvenlik Konseyi Geçici ÜyeliÄŸi'ne adaylık için yoÄŸun bir lobi faaliyeti yürüttüÄŸü bir sırada gönderilen mektup, bu çabalara sekte vurmayı amaçlıyor.

ASILSIZ Ä°THAMLAR

Ä°hanet mektubunda Türkiye'yi karalamak ve BaÅŸbakan ErdoÄŸan'ı kötü göstermek için gerçek dışı iddialar sıralanıyor. '90 yıllık demokrasi krizle karşı karşıya' denilerek, 27 yıllık tek parti dönemi demokrasi süreci olarak gösteriliyor. Türkiye, yolsuzluk ve rüÅŸvet ülkesi olarak gösterilirken, hakkında hiçbir yolsuzluk soruÅŸturması olmayan BaÅŸbakan ErdoÄŸan ise olarak bizzat yolsuzluÄŸun içinde olmakla itham ediliyor.

17 Aralık yargı darbesi savunuldu

Türkiye'yi ÅŸikayet eden mektubun ilk giriÅŸinde, 17 Aralık'ta hükümete yönelik yargı darbesi giriÅŸimi, paralel yapıya baÄŸlı güvenlik personelinin hazırladığı tutanaklar ve sahte delilere raÄŸmen adeta doÄŸruymuÅŸ gibi anlatılıyor. Yargı tarafından haklarında kesin hüküm verilmeyen ÅŸahıslar suçlu ilan ediliyor. Mektubun ikinci bölümünde ise 17 Aralık operasyonuna karşı dik duran Hükümetin tavrı eleÅŸtiriliyor.

KANITLAMA ÇABASI

BaÅŸbakan'ın kendisini ve hükümetini hedef alan operasyona karşı verdiÄŸi refleksin ÅŸikayet edildiÄŸi mektupta, paralel yapıya yönelik ErdoÄŸan'ın söylemleri eleÅŸtiriliyor ve giriÅŸimin bir darbe giriÅŸimi olmadığı kanıtlanmaya çalışılıyor. Darbe giriÅŸiminde bulunan paralel yapıya baÄŸlı devlet görevlilerinin görev yerlerinin deÄŸiÅŸtirilmesini, görevden alma olarak ÅŸikayet eden mektupta, yargıçlar ve polislerin delil gösterilmeden görevden alındıkları iddiası bulunuyor.

SÄ°YASET YAPMIYORMUÅž

Mektubun 3. maddesinde, Gülen'i siyasete karşı bir güç olarak gören enstitü yetkilisi kendilerini hizmet hareketi olarak deÄŸerlendiriyor. Mehmet Kılıç imzalı mektupta, Gülen Cemaati'nin hiçbir ÅŸekilde politik bir aday ya da parti arayışı içinde olmadığı vurgulanıyor. Buna gerekçe olarak da katılımcı ve gönüllülerinin politik spekturum çevresinden geldiÄŸi vurgulanıyor. Darbe giriÅŸimine kılıf bulan paralel yapının sözcüsü, 17 Aralık darbe giriÅŸimini, yolsuzluk ve güçler ayrılığını korumak adına yapılan bir operasyon olarak savunuyor.

Gülen'in yeni karargahı Brüksel

Ä°hanet belgesinin, Amerika'daki OrtadoÄŸu ve Türkiye ile ilgilenen sivil toplum örgütlerine, Temsilciler Meclisi ve Senato'nun bazı üyelerine, Amerika'da baÅŸta Yahudi lobilerinin finanse ettiÄŸi kuruluÅŸlar olmak üzere düÅŸünce kuruluÅŸlarına gönderildiÄŸi öÄŸrenildi. Gülen Cemaati'nin önümüzdeki günlerde ABD'deki eylem planına benzer bir eylem planını da Brüksel üzerinden gerçekleÅŸtireceÄŸi öÄŸrenildi. Paralel yapının, Avrupa Konseyi ile Avrupa Parlamentosu'ndaki milletvekillerine ve Avrupa'daki lobilere 18 Nisan'dan itibaren mektupları göndermeyi planladığı öÄŸrenildi.

Pensilvanya'nın rolü yokmuÅŸ

Fethullah Gülen'in 17 Aralık darbe giriÅŸiminde bir rolü olmadığı iddia edilen ÅŸikayet mektubunda, Gülen'in avukatlarının ÅŸikayetleri de yer alıyor. Mektupta yer alan en dikkat çekici ve inandırıcılıktan uzak bölüm ise Gülen'in operasyonu yapan paralel yapının hiçbir elemanını tanımadığı iddiası. DiÄŸer taraftan 1999'dan bu yana ABD'de yaÅŸamını sürdüren Gülen'in Türkiye'deki tek isteÄŸinin ise hükümetin ÅŸeffaf ve hesap verebilir olması ve hukukun egemen olması olduÄŸu ileri sürülüyor.Ä°hanet belgesinde, Hükümet ile ilgili iddialar için 2 yıldan bu yana Türkiye aleyhtarı yazıları kaleme alan medya kurumları referans gösteriliyor. Bu referanslara mektupta yer veren yapının dış baÄŸlantıları ve Gezi Parkı sürecinden bu yana durduÄŸu yer de bir ölçüde deÅŸifre oluyor. Mektubu kaleme alan Kılıç, New York Times, WSJ, Washington Post'un haberlerine dikkat çekiyor. Basın özgürlüÄŸünün kısıtlandığından bahseden Kılıç, Türkiye'deki basından örnekler vererek kendi yazısında çeliÅŸkilere düÅŸüyor.

Bakan DavutoÄŸlu gündeme getirdi

DışiÅŸleri Bakanı Ahmet DavutoÄŸlu, Türkiye'nin 2015 yılında BirleÅŸmiÅŸ Milletler Genel Kurulu Geçici Üyesi olması için New York'ta temaslarda bulunduÄŸu sırada Gülen Cemaati'nin Türkiye aleyhine kara kampanya yürüttüÄŸünü açıkladı. Yabancı yetkililerin Washington ve New York'ta dağıtılan ÅŸikâyet mektuplarını kendisine ilettiÄŸini belirten DavutoÄŸlu, 'Beni en çok üzen hususlardan bir tanesi mektupla Türkiye'nin birçok yetkiliye ÅŸikâyet edilmiÅŸ olmasıdır. Biz geçmiÅŸte bu okullara her türlü desteÄŸi verdik. Benim yurt dışına gidip de, okulları ziyaret etmediÄŸim hiçbir örnek yok. Her zaman Sayın CumhurbaÅŸkanımız ve BaÅŸbakanımızla çok kısa süreli ziyaretlerde bile destek verdik. Bu okulların bütün sorunlarını çözmeye çalıştık' dedi.

Çok ağır ithamlar

Gülen Cemaati'nin ABD'deki dinlerarası diyalog çalışmalarını yürüttüÄŸü Barış Adaları Enstitüsü Küresel Ä°liÅŸkiler Merkezi Direktörü Mehmet Kılıç imzasını taşıyan mektup, baÅŸtan sona ağır ithamlar içeriyor. Ä°ÅŸte o mektuptan bazı bölümler:

- 17 Aralık'ta Ä°stanbul BaÅŸ Savcısının talimatı ile Türk polisi iç iÅŸleri, ekonomi ve ÅŸehircilik bakanlarının oÄŸulları, Ä°ranlı-Azeri iÅŸ adamı Rıza Sarraf ve Halkbank genel müdürü Süleyman Aslan tutuklandı.

- Polis baskınları sırasında Süleyman Aslan'ın evinde ayakkabı kutusu içinde 4,5 milyon dolar ve kitaplıkta 10 milyon TL (yaklaşık 5 milyon dolar) bulundu. Benzer ÅŸekilde iç iÅŸleri bakanının oÄŸlunun evinde önemli miktarda nakit para ve yedi adet elektronik çelik kasa bulundu.

-Ayrıca polis soruÅŸturma sırasında içiÅŸleri, ekonomi ve AB bakanlarının Azeri iÅŸadamı Rıza Sarraf'tan milyonlarca dolar rüÅŸvet aldığına dair fotoÄŸraf, video görüntüsü, telefon görüÅŸmeleri ve ödeme makbuzları buldu.

-Ä°ktidar soruÅŸturma içinde yer alan yüzlerce emniyet müdürü ve polis memurunu görevden aldı ve soruÅŸturma dosyaları herhangi bir doÄŸrulanmış gerekçe gösterilmeden soruÅŸturmayı yürüten savcılardan alındı. Her ne kadar Üst Mahkeme reddettiyse de, hükümet polis memurlarının herhangi bir soruÅŸturma halinde, siyasi liderlerin kendisi dahil olsa bile, siyasi yönetimi haberdar etmelerini zorunlu kıldı Medya'nın polise eriÅŸimi ciddi oranda kısıtlandı. Ä°ktidarın tüm bu hareketleri kamuoyunda tepki aldı.

- Sizlerin de muhtemelen fark ettiÄŸi gibi Türkiye'deki geniÅŸ çaplı yolsuzluk soruÅŸturması dünya genelinde New York Times, Wall Street, Washington Post ve baÅŸka birçok ABD yayını tarafından birinci sayfa haberi oldu. Åžu ana kadar skandallar üç bakanın ve AK Partili beÅŸ milletvekilinin istifası, iktidarın soruÅŸturmalara müdahalesi ve yargıyı, savcıyı, polisi ve basını bastırması ile sonuçlandı.

- Türkiye her zaman OrtadoÄŸu için bir anayasal demokrasi modeli olarak görüldü. Ancak bu 90 yıllık demokrasi ÅŸu an büyük bir kriz ile yüz yüze. Üç bakanın oÄŸlunun ve bizzat BaÅŸbakanın kendisinin karışmış olduÄŸu bu dört ayrı yolsuzluk soruÅŸturması hükümet kanadından toplu tepki ile karşılandı; insan hakları, basın özgürlüÄŸü, ifade özgürlüÄŸü açıkça Türk demokrasisinin altını kazılarak açıkça hukuk devleti çöküÅŸe yaklaÅŸtırdı.

- Dikkatleri skandallardan uzaklaÅŸtırmak için AK Parti üyeleri ve yönetimi Barış Adaları Enstitüsü Onursal BaÅŸkanı Fethullah Gülen'i itibarsızlaÅŸtırmaya çalıştı. Bu nedenle sizin de kaygılarınızı giderebilmek ve aklınıza gelmiÅŸ olabilecek sorulara cevap saÄŸlayabilmek amacıyla size tüm bu geliÅŸmelere yönelik kısa bir özet gönderiyoruz.

-Vaktinizin deÄŸerli ve sınırlı olmasına binaen Türkiye'de bu son geliÅŸmeleri özetleyen, kaygılarınızı karşılayacak belki de bazı sorularınıza cevap oluÅŸturacak bu bilgi notunun ofisiniz için oldukça faydalı olacağına eminiz.

- Teveccühünüz için teÅŸekkür eder uygun olduÄŸunuz bir zaman için cevabınızı bekleriz.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.