PKK: AK Parti'yi düşürmek istiyorlar

Åžu anda AKP Hükümeti siyasal zeminini yitirip iÅŸlevini kaybederken, dış güçler her zaman olduÄŸu gibi kendilerine baÄŸlı ve çıkarlarına uygun bir politika izleyecek yeni bir iktidar blokunu Türkiye'de hükümet yapmak istemektedir. Ancak AKP iç ve dış siyasal zeminini ve toplumsal desteÄŸini kaybederken, dış güçler ve onların Türkiye'deki uzantıları yeni bir iktidar bloku oluÅŸturup kendi hegemonyalarını saÄŸlama konusunda zorlanmaktadır. Çünkü halklar OrtadoÄŸu genelinde olduÄŸu gibi eski hegemonik baskıcı güçleri etkisizleÅŸtirirken, yeni bir hegemonik baskıcı gücün iktidar olmasını istememektedir” dedi.

Dış güçler ve iÅŸbirlikçilerinin AKP’nin iktidarı dağılırken, bu dağılmanın kontrollü olması için büyük çaba gösterdiÄŸini de belirtilen deklarasyona ÅŸöyle devam edildi: “Bu güçlerin halkın toplumsal muhalefetinin radikal demokratik karaktere kavuÅŸmasını istememeleri, halkın muhalefeti ve direniÅŸini kendi iktidarcı hegemonik amaçlarına akıtmak için çaba içine girmeleri bu gerçekliÄŸi göstermektedir. Halkın direniÅŸinden sadece AKP Hükümeti deÄŸil, dış güçler ve onun içerideki uzantıları olan Fetullahçılar, CHP ve MHP de ürkmekte ve korkmaktadır.

Mevcut süreç eski hegemonyanın dağıldığı, hükümetin de siyasal gücünü yitirdiÄŸi, ama yeni bir hegemonik iktidarın kurulmasının da halklar tarafından kabul edilmediÄŸi bir siyasal ortamı ifade etmektedir. Bu durum demokrasi güçleri ve halkların sürece müdahil olarak radikal demokratik bir hamle yapmalarına imkan vermektedir. BaÅŸta Kürtlerin ve Alevilerin varlık ve özgürlük sorunları olmak üzere, tüm toplumsal ve siyasal sorunların köklü bir demokratikleÅŸme olmadan çözülmesi mümkün deÄŸildir. Bu nedenle dış güçler ve onların içteki uzantıları hiçbir soruna çözüm bulamamaktadır. Bu da siyasal, sosyal ve ekonomik sorunların ağırlaÅŸmasını beraberinde getirmektedir. Ä°ÅŸte bu ortam demokrasi güçlerinin ve halkların sürece devrimci demokratik bir müdahale yapıp Türkiye'yi demokratikleÅŸtirmesine oldukça meÅŸru bir zemin ve fırsat sunmaktadır.

Sorunların ağırlaÅŸtığı bir süreçte iç ve dış hegemonik güçler demokratik devrimci güçlerin etkili hale gelmemesi için CHP ve Fetullahçılar üzerinden AKP Hükümetini tedricen aşıp yeni hegemonik bir hükümet kurmayı hedeflemektedir. Halk güçleri dış güçlerin yeni hegemonik ve antidemokratik bir iktidarı halkın başına musallat etmesine müsaade etmemeli ve buna fırsat vermemelidir. Türkiye halkları, Kürt Halk Önderi’nin baÅŸlattığı sürece yüzde 80 oranında destek veriyorsa, bu desteÄŸi demokratik Türkiye'nin gerçekleÅŸtirilmesine vermektedir. Halklarımız radikal demokratikleÅŸme istiyorsa, demokrasi güçlerinin bu isteÄŸe doÄŸru cevap verme sorumluluÄŸu vardır. Bu hem siyasi hem de ahlaki bir sorumluluktur. Halklarımız bu sorumluluÄŸu üstlenen güçlere sahip çıkacak ve onların yürüteceÄŸi mücadelenin içinde güçlü biçimde yer alacaktır.”

‘SORUNLARI ÇÖZMEK Ä°ÇÄ°N PROGRAM OLUÅžTURULMALI’

Bu nedenle demokrasi güçlerinin bir araya gelip, Türkiye’nin demokratikleÅŸme ve özgürlük sorunlarını köklü biçimde çözecek bir program oluÅŸturması gerektiÄŸi ve bu program etrafında demokrasi güçlerinin ittifakını yaratacak, Türkiye’nin tam demokratikleÅŸmesi için demokratik siyasal mücadelenin yükseltilmesi gerektiÄŸi de vurgulandı.

“Türkiye'nin mevcut siyasal ortamında demokrasi güçlerinin bir program etrafında ittifak oluÅŸturarak siyasal mücadeleyi halk güçleriyle birlikte yürütmekten baÅŸka sorunlara çözüm bulmaları ve Türkiye'yi demokratik istikrara kavuÅŸturmaları mümkün deÄŸildir” denilen deklarasyonda, “Kürt halkının ve Türkiye'deki demokrasi güçlerinin ağır bedeller vererek yürüttüÄŸü özgürlük ve demokrasi mücadelesi böyle bir Türkiye'yi gerçekleÅŸtirecek birikim ve tecrübeye sahiptir.

Radikal demokratik güçlerin etrafında ittifak kurup mücadeleyi yükselteceÄŸi Türkiye'yi demokratikleÅŸtirme programı esas olarak aÅŸağıdaki çerçevede olabilir. KuÅŸkusuz ortaya koyduklarımız gerçek demokrasinin önünü açacak ve gerçekleÅŸmesini saÄŸlayacak öneriler niteliÄŸindedir. Bu önerileri tüm demokrasi güçleri tartışmalı ve Türkiye'nin demokratikleÅŸmesini saÄŸlayacak gerçek bir demokratik program ortaya çıkarmalıdır” denildi.

‘DEMOKRASÄ°NÄ°N ÖNÜNÜ AÇACAK NÄ°TELÄ°KTE ÖNERÄ°LER’

-Farklılıkları tekleÅŸtiren ve asimile eden her türlü anlayış ortadan kaldırılarak Türkiye'deki tüm farklı etnik, dinsel ve sosyal toplulukların tam düÅŸünce, ifade ve örgütlenme özgürlüÄŸüyle kendi kendilerini demokratik ve özgür yönetmelerini saÄŸlamak.

-Kadın erkek farklılığına dayalı eÅŸitliÄŸin kabul edilerek toplumsal cinsiyetçiliÄŸi tümden ortadan kaldırıp kadın özgürlüÄŸüne dayalı bir özgürlük anlayışı ve ahlaki-politik toplum gerçeÄŸini ortaya çıkarmak.

-Egemen sınıflar tarafından yıkılan adalet ve eÅŸitlik anlayışının yarattığı tüm tahribatları gidererek toplumsal adalet ve eÅŸitliÄŸi saÄŸlayacak hukuku toplumsal ahlakı temel alarak yeniden yaratmak.

-Baskıcı, sömürücü, hegemonik güçlerin toplumlar üzerindeki hakimiyetini kurmak için zindanlara doldurdukları tüm siyasi tutsakların serbest bırakılmasını saÄŸlamak.

-Hakikatleri AraÅŸtırma Komisyonu kurularak Mustafa Suphi’lerin katledilmesi, Åžeyh Sait ve Seyit Rıza’nın idamıyla sonuçlanan saldırılar baÅŸta olmak üzere bugüne kadarki tüm siyasi cinayetler ve darbeleri araÅŸtırarak gerçekleri açığa çıkarma temelinde toplumsal barışın saÄŸlamak.

-Halkın demokrasi ve özgürlük mücadelesini bastırmak için kurulmuÅŸ tüm sivil ya da resmi özel savaÅŸ kurumlarının dağıtılması; terörle mücadele altında oluÅŸturulmuÅŸ özel birlikleri ve koruculuÄŸu laÄŸvederek toplumların iradesi, örgütlenmesi ve özgürlüÄŸü önündeki tüm engelleri kaldırmak.

-Kürt halkının ve Alevi toplumunun sorunları baÅŸta olmak üzere, tüm etnik ve inanç topluluklarının gerçek demokratikleÅŸme içinde haklarına kavuÅŸmalarını saÄŸlayacak bir programın oluÅŸturulmasını ilkesel olarak Türkiye halklarına deklare etmek. Bu tür sorunların çözümü için Kürtler ve Alevilerle diÄŸer etnik ve dinsel toplulukların temsilcilerini muhatap alarak müzakere temelinde ve demokratik zihniyetle sorunları demokratik çözüme kavuÅŸturmak.

-EÄŸitimin tüm farklı dil ve lehçelerin ihtiyaçlarını da karşılayacak biçimde bilimsel demokratik temelde yeniden yapılandırılması

-SaÄŸlığın toplumcu anlayışla demokratik temelde yeniden yapılandırılması ve tüm saÄŸlık hizmetlerin karşılık beklenmeden gerçekleÅŸtirilmesi.

-Ekonomik alanı da toplumsal ve siyasal alan gibi demokratik toplumcu karaktere kavuÅŸturmak. Hem topluluklar ekonomisinin hem özel iÅŸletmelerin oluÅŸturduÄŸu ekonomik faaliyetlerin tam ÅŸeffaf olması temelinde toplumun en demokratik yaÅŸam alanı olan ekonomik alanı toplumun çıkarlarını koruyacak biçimde anayasal ve yasal güvenceye kavuÅŸturmak. Ekonominin ekolojik ilkelere uyması zorunluluÄŸunu ilkesel olarak kabul etmek.

-Ekonomik alanda tekelciliÄŸin tamamen önüne geçecek yasaları çıkarmak.

-Emekçilerin örgütlenme ve sendikalaÅŸma özgürlüÄŸünü tam saÄŸlamak.

KCK Yürütme Konseyi Deklarasyonu’nda “Bu çerçevede tüm farklı toplulukların özgünlüÄŸünün ve özgürlüÄŸünün kabul edildiÄŸi ve bireysel demokratik hakların güvenceye kavuÅŸturulduÄŸu radikal demokratik bir anayasa yapılarak devletin yeniden yapılandırılması için mücadele etmek” dedi.