Organ bağışında hurafeyle mücadele

SaÄŸlık Bakanlığı verilerine göre Türkiye’de 54 bin diyaliz hastası var. Bunların 23 bini organ bağışı bekliyor. Yapılan bağışlar ise yeterli deÄŸil. ÇoÄŸu hasta; bir anlamda  insanların öldükten sonra bağışlamaktan imtina ettiÄŸi organlarıyla kurtulabilecekken bu organlar sahipleriyle birlikte topraÄŸa dönüÅŸüyor.

Organ bağışına, DoÄŸu bölgelerinde ise farklı bir nedenden dolayı sıcak bakılmıyor. Dinde yeri bulunmayan ve hurafe olarak deÄŸerlendirilen bu durum organ bağışının önündeki en büyük engellerden biri. Bağışlanan organlar ile iÅŸlenen günaha, organlarını bağışlayan kiÅŸinin ortak olup olmayacağı sorusu insanları organ bağışından uzaklaÅŸtırıyor.

Hurafeye karşı eğitim

Yapılan araÅŸtırmalar sonucu ortaya çıkan bu durum karşısında SaÄŸlık Bakanlığı’nın çözümü eÄŸitim çalışmaları.

Diyarbakır Ä°l SaÄŸlık MüdürlüÄŸü Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi’ne baÄŸlı 12 il var. Bu iller; Diyarbakır, Batman, Elazığ, Mardin, Adıyaman, Malatya, Bitlis, Şırnak,  Hakkâri, Van, Åžanlıurfa ve Siirt. Ä°lk eÄŸitim çalışmaları Diyarbakır’da yapıldı.

Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi ile Diyarbakır Ä°l MüftülüÄŸü’nün ortak çalışması sonucu bugüne kadar dördü merkezi olmak üzere 17 ilçede 700’ü aÅŸkın din adamına eÄŸitim verildi. Bu eÄŸitimin sonucunda 40 imam canlı organ bağışında bulundu. EÄŸitim çalışmalarından verim alan SaÄŸlık MüdürlüÄŸü bu yılın başından itibaren MüftülüÄŸe baÄŸlı Kur’an Kursu öÄŸretmen ve öÄŸrencilerine de eÄŸitim vermeye baÅŸladı.

EÄŸitim ve ikna

Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesine baÄŸlı Diclekent mahallesinde Mehmet Ümit Balcı Camisinde verilen eÄŸitimde Kur’an kursu öÄŸrencileri ve ailelerine organ bağışının niye bu kadar önemli olduÄŸu anlatıldı. Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinatörü Sema Yavuz Ertem eÄŸitim çalışmalarında karşılaÅŸtıkları sorunları karşılıklı konuÅŸarak çözüme kavuÅŸturduklarını ve farklı düÅŸünen insanların örneklerle ikna edildiÄŸini söylüyor: “Benim organlarım baÅŸkasına takıldığında o organlarla günah iÅŸleyecek diyorlar. Veya gözümle günaha bakacaklar, kalbimle farklı ÅŸeyler hissedecekler diyorlar ki oldukça yanlış bir düÅŸünce. Oysaki giden ruhtur, geriye kalan tendir. MahÅŸer gününde zaten o organlar sahibi olduÄŸu kiÅŸiye iade edilecek. Organlar kiÅŸinin yaptığı günahlardan sorumlu deÄŸil. Herkes kendi yaptığından sorumludur. Bu ÅŸekildeki yanlış inançlar yavaÅŸ yavaÅŸ yıkılıyor. EÄŸitim çalışmalarımız iyi gidiyor, devam edeceÄŸiz çalışmalara.”

Gün geçtikçe bağış artıyor

Din görevlileri ve Kur’an kursu öÄŸrencilerinin dışında Doku ve Organ Nakli Bölge Koordinasyon Merkezi’nin toplumun çeÅŸitli kesimleri üzerinde yaptığı eÄŸitim çalışmaları organ bağışlarını olumlu yönde etkilemiÅŸ. Bu durum SaÄŸlık Bakanlığı’nın verilerinde göze çarpıyor.

2007 ile 2012 arasında canlı organ bağışçısı toplamda 5 bin iken, 2013 yılı canlı organ bağışçı sayısı 3 bin 361’e ulaÅŸmış.

Bölgede nakil merkezlerinde organ bekleme listelerine kayıtlı 800 civarında hasta olduÄŸu düÅŸünüldüÄŸünde rakamın önemi ortaya çıkıyor.