Mehmet Beyhan: Geleceği Düşünmek

Nasıl bir dünyada yaÅŸamak istersiniz? diye bir soru bize sorulsa, sanırım hepimiz ‘’adaletin hâkim olduÄŸu bir dünyada yaÅŸamak istediÄŸimizi’’ söyleriz. Hiçbirimiz herkesin herkesle savaÅŸtığı anarÅŸik bir dünyada yaÅŸamak istemez. Ancak dünyaya baktığımızda anarÅŸik bir durum olduÄŸunu görürüz.

Bunun birçok nedeni olabilir ama biz bu yazımızda dört hususa dikkat çekeceÄŸiz. Birincisi, kültürel ve deÄŸerlerin farklı olmasıdır. Ä°kincisi, her devlet somut çıkarını korumak için mücadele eder. Üçüncüsü, devletler için neden sonuç iliÅŸkisi son derece karmaşıktır. Dördüncüsü, uluslararası düzen ile adalet arasında derin bir kopukluk yaÅŸanmaktadır.

Adaletin olmadığı bir dünya sisteminde insanlığın geleceÄŸi güvende olamaz. Mesela adalet olsaydı, Ä°srail tüm dünyanın gözü önünde soykırım iÅŸleyemeye devam edemezdi. Ä°srail’in saldırganlığı durdurulmadıkça önce bölge ülkelerinin sonra hiçbir ülkenin geleceÄŸi güvende olamaz.

Bugün Ä°srail’in vahÅŸetini destekleyenlerin, gün gelecek, Ä°srail başına bela olacaktır. Bakınız bu bir kehanet deÄŸildir. Bu, tarihin bize öÄŸrettiÄŸi, Ä°LAHÄ° ADALETÄ°N ÅŸaÅŸmaz terazisidir. Bunun için ya Ä°srail durdurulacak ya da Ä°srail, tüm insanlığın başına belâ olacaktır.

Peki, İsrail nasıl durdurulur?

Tarih boyunca, ülkeler baÅŸka ülkeleri saldırıdan caydırmak için ittifaklar kurdular. Bir saldırı ihtimaline karşı, misilleme tehdidiyle ülkelerini saldırıdan korudular. Onun için batı destekli Ä°srail’e karşı bölge ülkeleri ortak hareket ettiklerinde Ä°srail vahÅŸeti duracaktır. Unutulmamalıdır ki Ä°srail, bölge ülkelerinin dağınıklığından cesaret almaktadır.

Bölge ülkeleri, Ä°srail’e karşı birleÅŸtikleri ölçüde geleceklerini güvence altına alabilirler. Bugün birçok Arap iktidarları ile halkları arasında derin duygusal bir kopukluk yaÅŸamaktalar. Bunun temel nedeni, Ä°srail’e karşı pasif olmalarından kaynaklanmaktadır.

Hâlbuki mevcut Arap liderleri, Ä°srail tehdidine karşı tavır aldıkları gün, halkları tehdidin nasıl oluÅŸtuÄŸuna bakmadan her türlü fedakârlığa katlanacaklardır. Bunun iki sebebi vardır. Bunlardan biri, üzerinde yaÅŸayıp kök saldıkları toprakların tehdit altında olması, ikincisi, bir medeniyete, bir bütüne ait olma duygusudur.

Toplumları bir arada tutan ÅŸey ortak deÄŸerlerdir ve Ä°srail, hiçbir deÄŸere saygı göstermektedir. Ä°srail, sadece savunmasız masum insanlara deÄŸil, ambülanslara, okullara, camilere, kiliselere, hastanelere, kısacası insanlığın bütün ortak deÄŸerlerine ve geleceÄŸine saldırmaktadır.

Toplumların geleceÄŸini liderlerin alacağı kararlar belirler. Bu nedenle liderlerin alacağı kararlar felaketler getirebildiÄŸi kadar emsalsiz fırsatlar da saÄŸlar. O hâlde felâketler de fırsatlar da yönetici liderlerin siyasi becerilerine göre ÅŸekillenecektir.

Filistin zor ÅŸartlarda varlığını sürdürme mücadelesi verirken, bizlerin de Ä°srail sorununu insanlığın sorunu hâline getirmek için, onların gözyaşı kadar ter, kanı kadar mürekkep akıttığımızda geleceÄŸimizi koruyabiliriz.

Bunun için, Filistin’de iÅŸlenen vahÅŸeti, tüm insanlığın vicdanına ve aklına yansıtacak belgeseller, filmler, paneller, organize edebiliriz. Ä°nanın, Ä°srail’i asıl korkutacak ve durduracak bu tür çabalar olacaktır.

Bu nedenle ABD’de Rümeysa Öztürk kızımızı göz altına aldılar. Bunu iyi anlamalı ve iyi görmeliyiz. Rümeysa ne kimseye silah çekti ne taÅŸ attı ne de hakaret etti, sadece Ä°srail vahÅŸetini yazdı. Her zaman vurguladığımız gibi, ‘’gelecek belirsizliklerle dolu olsa da adalet ve merhamet için çabalayanlardan yana ÅŸekilleneceÄŸi kesindir.’’