İş bitti…

Rusya düÄŸmeye bastı ve Ukrayna düÅŸtü.. Bu ifâde abartılı gelebilir. Denilebilir ki daha Kiev idâresi ayakta. Rusya sâdece Dombass’ta mahdut bir coÄŸrafyada, o da dolaylı olarak kontrolü saÄŸladı. BahsettiÄŸim Ukrayna’nın kaderi. GeliÅŸmeler daha evvel de yazmış ve çeÅŸitli zeminlerde dile getirmiÅŸ olduÄŸum üzere seyretti. DoÄŸrusu, Rusya’nın ilk merhalede Ukrayna’yı toptan iÅŸgâl etmesini beklemiyordum. Dombass’taki hâkimiyet ilk adımdı. Belki Rusya, bahar sonu veyâ yaz başı itibârıyla Harkov’a doÄŸru operasyonunu geniÅŸletebilir. Dahası, uygulayacağı hava ve deniz ablukasıyla Ukrayna’ya pes ettirebilir; anayasalarına kadar girmiÅŸ olan NATO ve AB üyeliÄŸi idealini tasfiye etmesine yol açabilir. Zelenski’nin siyâsal ikbâli de sona ermiÅŸ görünüyor. Ya hizâya gelecek veyâ yerini Rusya ile uyumlu baÅŸka bir lider ve kadrosuna bırakacak. Ukrayna’da AB ve NATO hayâli kuranların yapabileceÄŸi bir ÅŸey artık kalmadı.

Rusya ve NATO arasında süregiden, tırmanan gerilimin ilk raundunu kesin olarak Rusya kazandı. Batı’da, Beyaz Rusya ve Ukrayna’yı içine alan, doÄŸuda ise Kazakistan ve özerkliÄŸi elinden alınmış Tataristan Cumhûriyeti ile tamamlanan bir sert çekirdek coÄŸrafyadaki Rus hâkimiyeti kesin olarak saÄŸlanmış oldu. Putin bu kadarıyla iktifâ edecek görünmüyor. Bir sonraki merhalede, bütünlüklü güvenlik doktrini üzerinden DoÄŸu Avrupa’da konuÅŸlandırılmış ve doÄŸrudan Rusya’yı hedefleyen füze sistemlerinin teminatlı bir ÅŸekilde geri çekilmesi için basıncı arttıracaktır. Bu da mücâdelenin ikinci raunduna iÅŸâret ediyor. Bu raund biraz daha farklı seyredecek. Ukrayna bir NATO mensubu deÄŸildi. Hâliyle doÄŸrudan NATO-Rusya gerilimini tetikleyecek deÄŸildi. Bu defâ gerilim, eÄŸer durdurulamazsa doÄŸrudan daha doÄŸrudan bir NATO-Rusya karşılaÅŸmasına sahne olacaktır. Sürecin iki ihtimâli taşıdığını düÅŸünüyorum. Rusya’nın baskısı, ya aralarındaki ihtilâfları sona erdirip Batı dünyâsını pekiÅŸtirecek veyâ bu ihtilâfları daha da derinleÅŸtirecek. Kısmetse tâkip edeceÄŸiz..

Ukrayna gerilimi, geride pekiÅŸmiÅŸ bir Rus hâkimiyeti ve hem kendi içinde hem de aralarındaki iliÅŸkilerde tel tel dökülen bir AB ve NATO bıraktı. Putin’in yaptığı târihî kıymeti hâiz, tesirli konuÅŸma ile buna mukabil olarak Biden’ın yaptığı o ezik konuÅŸmayı mukayese etmek bile durumu kavramak için kâfî gelecektir. Rusya’nın kendisine uygulanacak mâlî baskıların nelere yol açabileceÄŸini inceden inceye hesaplamış olduÄŸu ve göze aldığı anlaşılıyor. Bana kalırsa, artık Biden’ın da düÅŸüÅŸü hızlandı. “ABD geri dönüyor” ÅŸiârı ile yola çıkan Biden, tam aksine, Afganistan’dan çekilerek evvelâ Asya’dan dışlanmış oldu. Atlantik iliÅŸkilerini ayaÄŸa kaldıracağını vadetti. Ukrayna’da kelimenin tam mânâsıyla çuvalladı. Enerji kaynaklarını dönüÅŸtürmek adına bir iddia geliÅŸtirdi. Pekâlâ.. Bunun yolu ciddi ciddi bir silâhsızlanmadan ve sürdürülebilir bir barışın tesisinden geçerdi. Öyle yapmadı. Dünyâyı, SoÄŸuk SavaÅŸ’a benzer bir iklime soktu.. Yol açtığı gerilim, karbon bazlı enerji kaynaklarını ellerinde tutan çevrelere ve silâh üreticisi ÅŸirketlere yaradı. Dahası petrol ve doÄŸal gaz üreticisi Rusya’nın cebini doldurdu ve direncini arttırdı..

DoÄŸrusu artık ciddî ciddî Biden sonrası ABD’nin nasıl ÅŸekilleneceÄŸini düÅŸünüyorum. Biden’ın baÅŸarısız siyâsetleri, ardındaki kamuoyu desteÄŸini hızla eritiyor. Kongre yenileme seçimlerinde kaybederse topal ördek konumuna düÅŸecek. Ardından gelecek BaÅŸkanlık seçimini kazanması ise mûcize olacak.

Biden’ın yerini Trump veyâ Trump benzeri bir baÅŸkanın doldurması ihtimâli, doÄŸrusu zihnimde kâbus benzeri senaryoların uçuÅŸmasına yol açıyor. Biden’ı petrol ÅŸirketleri ve silâh sanayii desteklememiÅŸti. Onlar ağırlıklı olarak, YeÅŸil siyâsetlere küçümseyici ve aÅŸağılayıcı bir bakışa sâhip olan Trump’ın arkasındaydı. Buna raÄŸmen, Biden onların deÄŸirmenine su taşımaktan geri kalmadı. Åžimdi eÄŸer Trump geri gelecek olursa, o eski kapanmacı siyâsetleri güden Trump olmayacağını öngörebiliyorum. EndiÅŸe verici olan da bu...