Oyun ve eÄŸlence

Daha çocuklukta tanışırız oyun ile. Oyuncaklarını hazır bulan bir çocuk deÄŸil isek çocuk aklımıza dayanarak önümüze çıkan her ÅŸeyi oyuncaklaÅŸtırmaya çalışırız. OyuncaklaÅŸtırma içinde oyunun kendisini saklar. Çocuk yaÅŸta dünyanın çıplak yüzüyle karşı karşıya gelmenin zorluÄŸu bellidir. Realitenin insanı sarsan bir yanı da vardır. Dünyaya gelir gelmez bütün bunlarla baÅŸ etmeye kalkmak hiç kolay deÄŸil. Oyun sayesinde dünyayı tanıma ve çözme sadedinde çocukluktan ergenliÄŸe doÄŸru bir eÅŸik vardır. Hiç kimse ömrün hazırlık sınıfı olmaksızın yetiÅŸkin haliyle hayatın orta yerine düÅŸmez. Bu hazırlık sınıfını okumadan direkt hayata atılmak insana yaÅŸanmamış zamanların kahredici boÅŸluÄŸunu fazlasıyla ödetecektir.

Oyun hayata alışma temrinidir. Bu sayede hayatın gerçek yüzünü de tanımış oluruz. YaÅŸam kesitlerini tiyatro sahnesine benzer sahnelerle oyunlaÅŸtırırız. Bu kurgu çocuÄŸun hayata adaptasyon sürecini saÄŸlıklı bir ÅŸekilde atlatmayı saÄŸlar. Oyunu yoÄŸunluklu olarak hayata kattığımız çocukluk çağı ile birlikte gençlik çağı da ayaklarını yerden kesen fırtınaları oyunla dengelemeye çalışır. Gençlik insan ömrünün hayata karşı en fazla aldanış yaÅŸadığı bir evredir. Dinamizmin zirvesini yaÅŸadığı bu dönemde gençler yaÅŸama sarhoÅŸluÄŸunu oyunla sürdürmek isterler. Onlar için oyunun yanında bir de eÄŸlence vardır.

Oyun bir kurgunun içerisinde aktif bir ÅŸekilde bulunmayı gerekli kılar. Åžayet oyunun gerektiÄŸi rolleri ve de kuralları yerine getirmezseniz oyun kurucu sizi oyunun dışına atma hakkına sahiptir. Oyundan memnun deÄŸilseniz, ikide bir ortada bir entrika olduÄŸundan ÅŸikâyet ediyorsanız o vakit hiç durmayacak bu oyunu bozacaksınız. EÄŸlence pasif olarak da sahanın kenarından da elde edilip havasına girilebilecek bir ÅŸeydir. YaÅŸanan ve kurgulanan bir ÅŸey siz hiç içine dâhil olmasanız da kıyısında köÅŸesinde bulunarak sizi eÄŸlendirebilir.

EÄŸlenmek hoÅŸ vakit geçirmek dairesinde her zaman bir organizenin içinde bulunmayı gerektirmez. Öte yandan Kur’an-ı Kerim’in beyanı üzere oyun ve eÄŸlence dünyanın temel esprisidir. Oyunun da eÄŸlencenin de reel hayatın görüntüsünü deÄŸiÅŸtirip dönüÅŸtüren, hatta kimi zaman bu görüntüyü tahrif eden bir tarafı vardır. Çocukların oynadıkları oyun onları nasıl bir dünyanın içerisine çekiyor ebeveynin bunu çok iyi bilmesi ve gözlemlemesi gerekiyor. Gençlerin de kendilerini içinde buldukları eÄŸlence ortamlarını iyi tahlil ve tetkik etmeleri ÅŸarttır. EÄŸlencenin kimi zaman nefes nefese atmosferi içerisinde kendilerini havaya kaptırıp nasıl bir dünyanın insanı haline geldiklerinin farkına varmayan gençlerin, kaptıkları cereyan hiç de geçiÅŸtirilecek gibi deÄŸildir.

Oyun da eÄŸlence de çocukların ve gençlerin dilini gayet iyi bilir. Bu dili kullanarak onları kendi kurduÄŸu panayıra çağırır. Ne ile oynuyorsanız dünya ile sahici iletiÅŸiminiz ona baÄŸlı olarak ÅŸekillenecek, sizi ne eÄŸlendiriyorsa onun bahçesi etrafında toplanmayı tercih etmeyi uygun göreceksiniz. Bu anlamda oyun ve eÄŸlence baÅŸlı başına iki maharetli öÄŸretmendir. Ä°kisi de etrafı duvarlarla çevrili olmadığı için derslerine girdiÄŸi öÄŸrencilere bol bol özgürlük ve kolaylık vaat eder. Örgün eÄŸitimin eÄŸitimcileri kimi zaman disiplin kurallarını öyle bir abartırlar ki çocukların ve gençlerin en büyük ideali özgürlük ve kolaylık haline gelir. Oyun öÄŸretmeninin de eÄŸlence öÄŸretmeninin de kendi öÄŸrencilerini eÄŸitirken hiç ihlal etmedikleri iki prensip: Özgürlük ve kolaylıktır. ÖzgürlüÄŸün ülkesinde kolaylık yolu takip edilerek gidilir.

Kolay, zoru oyunlaÅŸtırır. Cevabın üzerindeki gereksiz yükleri kaldırır. Özgürlük genç adamın benliÄŸinden özünün fışkırmasıdır. Ä°nsana özgürlük yoluyla sunulan serbesti aynı zamanda bu iÅŸin okul önlerine kadar iÅŸportacılığını yapan simsarları bertaraf eder. Özgürlük de kolaylık da çocuklarımıza ve gençlerimize baÅŸta en yakın çevresi, ebeveyni ve öÄŸretmenleri tarafından verilmeli ki sahte özgürlük ve kolaylığın yanı sıra son tarihi geçmiÅŸ özgürlük ve kolaylığın müÅŸterisi olmasınlar.