Güncel
Emperyalizmin yüzleri
Ali Haydar Haksal / Milli Gazete
Dünyamızı kuÅŸatan ve etkisi altına alan kutuplu bir emperyalizm var. DoÄŸu ve batı. ÖÄŸrencilik yıllarımızda bunlar “kızıl” ve “kara” olarak adlandırılmıştı. Rusya ve Amerika. Dünyayı asıl yöneten büyük sermayeler. Devletler de onların güdümünde. Silâh, otomotiv, teknoloji sektörü, biliÅŸim ve daha nice kollar. Bunların etkisi oldukça fazla.
Ä°deolojilerin çöktüÄŸü ve etkisinin azaldığı, yok olduÄŸu bir süreçte bulunuyoruz. Fakat gene de kutupların renklerini veya bakışlarını onlar belirliyor.
Bir milleti etki altına almak için onların öncelikle dönüÅŸümünü saÄŸlamak gerekiyor. Ülkelerin iÅŸgallerinde ve sonuçlarında deÄŸiÅŸen yapılar ile karşı karşıya kalıyoruz.
En yakın zamanda Amerika Afganistan’dan çekildi. Girerken de çıkarken de büyük yıkımlar oluÅŸturdu. Çıkarken, sanki bir sevimlilik oluÅŸturma adına onları özgür bırakmış gibi bir görünüm verdi. Asıl amacı, Afganistan’da kaldığı süre içerisinde, deyim yerindeyse gereken tahsilâtlarını, alacaklarını aldı ve öyle çekildi. Yüklü bir miktarda servetlerini talan etti. Bu, asıl önemli olanıydı. Çünkü Amerika emperyalizmi, hem boÅŸ durmuyor, hem de yıkımlar oluÅŸturduktan sonra kendini sevimli kılma rollerine bürünüyor. Müslüman toplumlar da ne yazık ki bu yüzlere aldanıyorlar. Sürekli olarak tuzaklardan bir türlü kurtulamıyorlar.
Amerika’daki Ä°kiz Kulelerin faturasını, büyük sermaye sahibi olan sadece Suudi Arabistan gibi ülkelere fatura etmedi. Bir ülkeyi hem iÅŸgal ediyor hem de masraflarını iÅŸgal ettiÄŸi ülkelere yüklüyor. Bu durum Afganistan için de geçerli. Alacaklarını aldıktan sonra çekiliyorlar.
Benzer bir durum da Irak’ta yaÅŸandı. Irak hem iÅŸgal edildi hem de gelirlerine ipotek konuldu. Yakasını bir türlü kurtaramıyor. Emperyalizmin beslenme alanlarıdır bunlar.
En büyük sorun da çekildiÄŸi yerlerde derin tahribat ve sarsıntılar oluÅŸturacak izler bırakması. Bunlar da kalıcı oluyor. Afganistan’dan çekilirken modernizmin tohumlarını ekti. Bir milletin içine kurt düÅŸürdü, o kemirmeye devam ediyor. Asıl çatışma ÅŸimdi baÅŸladı. Bu da özellikle kadınlar üzerinden yürütülüyor.
Emperyalizmden kurtulan Türkiye, modernizmin tuzağına düÅŸtüÄŸünden beri bunalımda. Bir türlü toparlanılmadığı gibi giderek de derinleÅŸiyor sorunlar.
Günümüz cinayetlerinin artışı, soygunların ve doymazlığın sınırsızlığı, halk arasında uçurumların büyümesi bunun bir sonucu.
Sosyolojik olarak büyük bir deÄŸiÅŸim yaÅŸanıyor. Dindar kesimlerin burjuva modernizm kıskacındaki hâlleri ortada. Bir doymazlık ve acımasızlık var. Merhamet duyuları köreldi.
Ä°ÅŸin bir tuhaf yanı da emperyalizmin tahrip ettiÄŸi yerleri onarma, sorunlarını giderme de Müslümanlara kalıyor. Büyük tahribat yapıp çekildikten sonra kendi kendisini onarma adına büyük bir çabaya giriÅŸiliyor. Sivil toplum örgütleri bu konuda seferberdirler. Sonuçta gene ceremesini Müslümanlar çekiyor.
Emperyalizm çok yüzlüdür. Bir yandan hami, yani koruyucu ve hatta sevimli görünmek için yanında görünür ama asıl amacı sömürüyü sürdürmedir.
Müslümanlar kapitalizmin, onun yaÅŸama biçimi olan modenizmin tuzağında hayatlarını tüketiyorlar. MeÅŸguliyet alanları artık kendi ilkeleri, hayat anlayışları deÄŸildir. Tüketim, baÅŸ döndürücü olarak sürüp gidiyor. Tüketilen ne ve kime ait? Hangi sektörde Müslümanlar var?
Afganistan uzun süre iç kavgasında modernizm ile ilgili olanı olacak. Genellikle, dikkatlerin çekildiÄŸi ve üzerinde durulduÄŸu asıl sorun kadın ve çocuk cinayetleri. Dahası mafya örgütleri ve kumar sektörü. Bir milletin bastırılma duygusunun ağır basmasına neden oluyor bunlar. Bu kadar kadın ve çocuk cinayetleri ile istismarlar artarken, bu insanlar hangi kültüre mensupturlar, hangi terbiyeden geçmiÅŸlerdir? Büyük sermaye sahiplerinin doyumsuzluÄŸunun sınırları nedir? Hani eÄŸitilmiÅŸ bilgi sahibi olunmuÅŸ, okuma yazma oranları çok yüksek? Neden sorunlar bu denli katmerleniyor ve neden artıyor? Önce soru sormayı bilelim, sonra konuÅŸalım.
Henüz yorum yapılmamış.